Buradasınız
İşçiler Sefaköy’de Kampanya Etkinliğimizde Buluştu

İşçilerin birliğini savunan mücadele örgütümüz UİD-DER, “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya HAYIR!” konulu bir kampanya örgütlüyor. 14 Aralık Pazar günü Sefaköy temsilciliği olarak kampanya üzerine bir etkinlik yaptık. Etkinliğimize, farklı sektörlerden işçilerin yanı sıra, direnişte olan BEDAŞ ve Ülker işçileri, çeşitli siyasi parti ve demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri ve İranlı sosyalist mülteci işçiler katıldılar.
Etkinliğe katılan işçilerle birlikte, UİD-DER’li işçilerin hazırladığı videoları ve sunumları izledik. Sunumda, asgari ücretin belirlenmesindeki sahtekârlıklar ve işçi ailelerinin bu parayla geçinmesinin mümkün olmadığı anlatıldı. İşçilerden alınan vergilerle saraylar yapıldığı dile getirildi, işçilerin hayatındaki gerçekler gözler önüne serildi. Video röportajlarda dinlediğimiz işçiler, düşük ücretler yüzünden daha uzun saatler çalışmak zorunda kaldıklarını, taşeron çalışmanın köle gibi çalışmak olduğunu ifade ettiler. Bu sorunların artık herkesin sorunu olduğunu ve böyle bir kampanya düzenlediği için kampanyayı desteklediklerini söyleyip UİD-DER’e teşekkür ettiler. Sunum sırasında okunan duygulu şiirlerle mücadele inancımızı tazeledik. UİD-DER müzik grubunun söylediği şarkılara hep birlikte eşlik edip, coşkumuza güç kattık.
Etkinlik sonrasında farklı işyerlerinde çalışan ama aynı sorunları yaşayan işçiler olarak bir araya gelip sohbetler ettik. Sohbette, işçilerin hangi sektörden olursa olsun aynı sorunlara karşı birlikte mücadele etmekten başka çareleri olmadığı üzerinde duruldu. İşçilerin yanı sıra etkinliğe katılan öğrenciler de geleceğin işçileri ve işçi ailelerinin evlatları olarak bu sorunların öğrencileri de yakından ilgilendirdiğini ifade ettiler. Öğrenciler olarak bu kampanyanın üniversitelere de taşınması için destek olacaklarını belirttiler.
Etkinliğimize katılan dostlarımızdan bazılarının kampanyamıza dair düşünceleri şunlar oldu:
78’liler Girişimi Sözcüsü Celalettin Can: UİD-DER’in taşeronluğa karşı, düşük ücretlere ve uzayan iş saatlerine karşı başlattığı kampanyanın çok yararlı olduğuna inanıyorum. Sınıfa dönük bir kampanya olduğuna inanıyorum. Bu kampanyanın başarılı geçmesini diliyor ve destekliyorum. Sefaköy gibi işçilerin yoğun olduğu bir bölgede gerçekten bozulmamış, kendi haklarına sahip çıkan, yapay arayışlar içerisinde olmayan, dümdüz bir devrimciliği tercih eden, canlı, dinamik, inançlı bir işçi grubuyla beraber olmak hoş bir duyguydu. Her zaman da gelmek lazım. Size başarılar diliyorum. Bu çalışmaları büyütmek lazım. Geniş emekçi kesimlerle ilişki ve ittifak yöntemlerini genişletip yaymak lazım. Emekçilere ulaşmak için uygun ve yararlı bir kampanya. AKP hükümetini teşhir edecek ve gerçek yüzünü ortaya koyacak bir kampanya.
TKP 1920 İstanbul İl Başkanı Yusuf Türkoğlu: Ben UİD-DER’i mücadele alanlarında tanıdım. Buraya gelmekten çok onur duydum. Etkinlik sırasında videolardaki Sungurlar ve 15-16 Haziran direnişi görüntülerini izlerken ve müzik grubunu dinlerken 1980 öncesi Maden-İş Sendikası’nı, Sungurlar’ı, 15-16 Haziranları hatırladım. Bunun için de arkadaşlara çok teşekkür ediyorum. Sabah da Dora Otel işçilerinin eylemindeydim ve Dora işçilerinin sizlere selamını getirdim. Ayrıca mücadelelerinin sizler tarafından desteklenmesini istiyorlar.
BEDAŞ Direnişçisi Mehmet Ali: Bugün yapılan etkinlik müthiş güzeldi. Ben şu ana kadar UİD-DER’in yapmış olduğu iki etkinliğe katıldım ve bir yürüyüşünde bulundum. UİD-DER’in işçilere ilgisi ve yaklaşım tarzı tebrik edilecek düzeyde güzel bir durum. Bugünkü etkinliği izlerken de çok mutlu oldum. Her şey çok güzeldi. Özellikle işçilerle yapılan röportajlar ve işçilerle ilgili paylaşılan gözlemler, deneyimler önemliydi. Bunun yanı sıra yapılan müzik dinletisi de etkinliğe güzellik kattı. Söylenen işçi şarkıları bildiğimiz, sevdiğimiz şarkılar. Direnişçi bir işçi ve sendikacı bir babanın oğlu olarak yabancısı olmadığımız bu tarz işçi marşlarını ve etkinliği severek dinledim ve izledim. Kampanyanızı destekliyorum. Yapmış olduğunuz bu etkinlikten sonra çok bilinçlendim. Ve burada öğrendiklerimi asgari ücretle çalışan arkadaşlarıma, tanıdığım işçi dostlarıma, çevremde bulunan herkese taşıyarak bunun çalışmasını yapacağım.
Son Eklenenler
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...
- Türkiye’de siyasal gelişmelerin hızlandığı, her bakımdan zorlu, her bakımdan ağır bir süreçten geçiyoruz. İşçi ve emekçiler, emekliler, gençler olarak enflasyonun hız kesmesini, hayat pahalılığının son bulmasını, geçim derdinin hafiflemesini...
- Sosyal medya platformlarında her gün yeni bir trend beliriyor, insanlar yeni bir akımın peşinden koşturuluyor. Dün “lokma dünyası”, yakın zamanda “Dubai çikolatası” peşinde koşan insanlar, yarın farklı bir yiyecek ya da akımla tüketim sarmalına...
- Toplumun itirazının güçlenmesi, işçi sınıfının kendi talepleriyle, kendi örgütleriyle, kendi mücadele yöntemleriyle sahneye çıkmasıyla mümkün olabilir. Bunun yolu işçi sınıfının sendikal ve siyasal örgütlülüğünün, bilinç düzeyinin ve dolayısıyla...