Buradasınız
İşsizliğe ve Yoksulluğa Karşı İsyan Dalgası Büyüyor
İşçilerin, emekçilerin, gençlerin kapitalist sömürü düzenine ve bu düzenin yarattığı sorunlara karşı öfkesi büyüyor. Dünya meydanlarında işçi sınıfının öfkeli sesi, talepleri, özlemleri yankılanıyor. Ne baskılar ne yasaklar ne de polis-asker şiddeti, yoksulluk ve adaletsizlikten sıtkı sıyrılmış emekçileri evlerine döndürmeye yetiyor.
İran
İran’da benzin fiyatlarına yapılan %50’lik zam, yoksulluğun, baskı ve yasakların, egemenlerin yalanlarının bunalttığı İranlı işçi ve emekçiler için bardağı taşıran son damla oldu. Ülkenin dört bir yanında kadınıyla erkeğiyle işçiler, emekçiler, gençler sokaklara döküldü!
15 Kasımdan itibaren başkent Tahran başta olmak üzere pek çok büyük kentte güçlü protesto gösterileri düzenlendi. Emekçiler ana yollardaki trafiği durdurarak zamların geri çekilmesini talep etti. Tebriz Üniversitesi öğrencileri derslere girmek yerine “Zamlara Hayır!” pankartlarıyla kampüsü eylem alanına çevirdi. Tıpkı Irak ve Lübnan egemenleri gibi İranlı egemenler de protesto gösterilerinin büyüyüp yayılmasından korktular. İnsanların birbiriyle iletişimini önlemek için internet erişimini kestiler. Polis protesto gösterilerine katılan emekçilere saldırdı. Saldırılar sonucu bir emekçi yaşamını yitirdi, onlarca kişi yaralandı, yüzlerce insan gözaltına alındı. İranlı egemenler, canlarından bezdirdikleri halkı, benzin zamlarıyla elde edilecek gelirin yoksul ailelere dağıtılacağını söyleyerek kandırmaya çalışıyorlar! Fakat her geçen güne yeni zamlarla uyanan ve hayatı giderek daha da zorlaşan İranlı emekçiler, bu yalanlara kanmayacaklarını, saldırılar karşısında yılmayacaklarını ifade ediyorlar. Adalet ve özgürlük istediklerini haykırıyorlar.
Bolivya
Bolivyalı sömürücü egemenler, işçi ve emekçilerin haklarına saldırmak ve gasp etmek için yeni bir darbe tezgâhladılar. Latin Amerika ülkesi Bolivya’da seçimler olmuş ve işçilerin, emekçilerin, yerlilerin desteklediği Evo Morales yeniden başkan seçilmişti. Fakat ABD’nin desteğini arkasına alan tekelci burjuvazi ile sağcı muhalefet seçimlerde “hile” yapıldığını ileri sürerek 20 Ekimde sokağa döküldü. Morales sonuçları tartışmalı olan seçimlerin tekrar edileceğini, seçim kurulu üyelerinin değiştirileceğini söylese de eylemler son bulmadı ve ordu Bolivya’da bir darbe gerçekleştirdi. 14 yıldır iktidar koltuğunda oturan Morales zorla istifa ettirildi ve Meksika’ya iltica etti. Senatör Jeanine Anez ise kendisini başkan ilan etti. Anez, yüzde 65’inden fazlasını yerli halkın oluşturduğu Bolivya’da yerliler için şu ifadeleri kullanan birisi: “Yerlilerin şeytani ayinlerinden kurtulmuş bir Bolivya hayal ediyorum, şehirler ‘Kızılderililer’ için uygun değil, onlar dağlarda yaşasa daha iyi olur.”
Gerçekleşen darbeye karşı Bolivya’da kitleler sokağa çıktı. On binlerce emekçi darbeyi protesto ediyor, darbeciler ise protesto gösterilerine şiddetle karşılık veriyor. Kolluk kuvvetlerinin saldırıları sonucu şimdiye kadar 14 kişi yaşamını yitirdi, yüzlercesi yaralandı. Kendini başkan ilan eden Anez’in ilk icraatı ise protesto gösterilerine saldıran ordu mensuplarını cezai yaptırımlardan muaf tutan bir kararname yayınlamak oldu. Ülkenin bugün geldiği noktada 14 yıl boyunca iktidarda bulunan ve emekçilerin yarasına merhem olamayan Morales hükümetinin de suçu bulunuyor. Açlığa ve sefalete itilen Bolivyalı emekçiler tüm dünya emekçileri gibi ancak ve ancak kendi birliklerini sağladıkları ve kendi sınıf çıkarları için mücadele ettikleri takdirde sorunlarından kurtulabilecekler.
Şili
Şili’de 6 Ekimde ulaşıma yapılan zam, bardağı taşıran son damla olmuştu ve emekçiler gelir eşitsizliğine, yoksulluğa karşı sokaklara dökülmüştü. Bunun üzerine egemenler sokağa çıkma yasağı ilan etmiş, polis 20’den fazla emekçiyi katletmişti. Ancak Şilili emekçiler pes etmedi, yılgınlığa düşmedi! 25 Ekimde 1 milyondan fazla emekçinin katıldığı, ülke tarihinin en büyük protesto gösterisinin ardından Devlet Başkanı Pinera 8 bakanı görevden almak zorunda kaldı. İkiyüzlüce “yıllardır sorunların yığıldığı ve biz de dâhil çeşitli hükümetlerin bu durumun büyüklüğünü idrak edemediği doğrudur. Bu konuda ileri görüşlü olamadığımızı kabul ediyor ve bu nedenle özür diliyorum” açıklamaları yaptı. Açlık ve yoksullukla boğuşan Şilili işçi ve emekçilerse, servetine servet katan milyarder başkan Pinera’nın bu yalanlarına kanmadı!
Protestoların yanı sıra Şili ekonomisinde oldukça önemli bir yere sahip olan bakır madenlerinde çalışan işçiler grevler gerçekleştirdiler. Şilili emekçilerin kararlılığı karşısında hükümet bir “ekonomik yardım paketi” hazırlamak zorunda kaldı. Ancak işçi ve emekçiler bu geçici paketlerin sorunlarını çözmeyeceğini biliyorlar.
8 Kasımda başkent Santiago’da ikinci büyük protesto gösterisi düzenlendi. İtalya Meydanında toplanan emekçiler taleplerini yineledi. Emekçiler, diktatör Pinochet döneminde uygulamaya konmuş anayasanın değişmesini de istiyorlar. Halkın taleplerinin dikkate alındığı, demokratik hakların genişletildiği, yeni bir anayasa hazırlanmasını istediler. Şilili emekçilerin mücadelesi sonucunda 10 Kasımda yeni bir anayasasın hazırlanacağını ve referandum ile halkın onayına sunulacağı açıklandı. Ancak emekçiler anayasanın daha demokratik şekilde, kendilerinin de sürece katılımıyla hazırlanmasını istiyorlar. Şilili işçiler kararlılıklarını 12 Kasımda bu kez genel grevle ortaya koydular. Sendikaların çağrısıyla ve ülke genelinde liman, maden, inşaat, bankacılık, sağlık, eğitim gibi sektörlerden işçilerin geniş katılımıyla gerçekleşen grevde, hem kamu hem de özel sektör işçilerinin birliğine vurgu yapıldı. Şilili emekçiler, tüm taleplerinin karşılanması için mücadelelerini daha da büyüteceklerini haykırıyorlar.
Lübnan
Lübnan’da 17 Ekimde sokağa çıkan emekçiler Şilili ve Iraklı emekçiler gibi yoksulluğu, hayat pahalılığını ve yolsuzluğu protesto ediyorlar. Hükümetin istifa etmesini isteyen emekçiler parlamentodaki koltukların mezhepsel kotalara göre belirlenmesine de karşı çıkıyorlar. Protesto gösterilerini baskıyla ve şiddetle engelleyemeyen hükümet bir reform paketi açıkladı ancak emekçileri evlerine dönmeye ikna edemedi. Kitlesel protestolar nedeniyle Başbakan Hariri istifa etmek zorunda kaldı. Protesto gösterilerine devam eden Lübnanlı emekçiler tüm kabinenin istifa etmesini talep ediyorlar. Genç işsizliğin yüzde 30’un üstünde olduğu Lübnan’da öğrenciler daha fazla iş imkânı ve gelecek kaygısı olmadan yaşamak istiyorlar. Her yaştan insanın katıldığı protesto gösterilerinde yıllarca mezhepsel ayrımlarla birbirine düşürülen işçi ve emekçiler, kol kola girerek “Mezhepsel Ayrımlara Hayır!” diyorlar. Ekonomik krizin etkilerini hep beraber yaşayan işçi ve emekçiler buna karşı da hep beraber mücadele etmeleri gerektiğini belirtiyorlar.
İngiltere
Dünyanın en büyük fastfood restoran zinciri olan McDonalds’ta işçiler maaşlarının arttırılması ve iş güvencesi talebiyle İngiltere’nin başkenti Londra’da greve gitti. 12 Kasımda, Uluslararası Gıda İşçileri Sendikası tarafından örgütlenen küresel eylem günü vesilesiyle diğer ülkelerden de pek çok işçi greve katıldı. “Yoksulluk Maaşına Hayır!” diyen işçiler, ABD, Fransa, Almanya, Brezilya, Belçika ve Şili’de de çeşitli eylemler gerçekleştirdi.
Esnek ve güvencesiz çalışma koşulları dayatılan işçiler haftalık sabit bir çalışma sürelerinin olmadığını, vardiyaların işçilerin bilgisi dışında değiştirilebildiğini ve bunun önceden bildirilmediğini dile getiriyorlar. Birçoğu üniversite ve lise öğrencisi olan genç işçiler, zaten saat ücretlerinin çok düşük olduğunu, 18 yaş altı çalışanlar için daha da düşük ücret verildiğini söylüyorlar. İşçiler, saat ücretlerinin 15 sterline yükseltilmesini, 18 yaş altı çalışanlara uygulanan daha düşük ücret politikasına son verilmesini, vardiyaların 4 haftalık belirlenmesini ve bildirilmesini, haftalık çalışma sürelerinin en fazla 40 saate sabitlenmesini ve Fırıncılar, Gıda ve Birleşik İşçiler Sendikası BFAWU’nun tanınmasını talep ediyorlar. Tam zamanlı çalışan işçilerin dahi kira ve faturalarını ödeyebilecek ücret alamadıklarını ifade eden işçiler, bu koşulların artık kabul edilemeyeceğini belirtiyorlar.
“Biz Güçlüydük Sendikamız Vardı”
- Fransa’da Demiryolu İşçileri İş Bıraktı
- Gürcistan’da Binlerce Maden İşçisi İşsiz Bırakıldı
- İspanya’da Emekçiler: Bizim Üzerimizde Çamur, Sizin Elinizde Kan Var!
- İngiltere’de On Binler Filistin Halkı İçin Yeniden Meydanlara Çıktı
- İspanya’da Sel Felaketinde Can Kaybı Yükseliyor
- Dünya İşçi Sınıfının Yoksulluğa, Hak Gasplarına ve Emperyalist Savaşa Karşı Mücadelesi Devam Ediyor!
- Yunanistan Liman İşçileri İsrail’e Silah Sevkiyatını Engelledi
- İtalya’da Ulaşım, Liman ve Otomotiv İşçileri Grev Yaptı
- İspanya’da Emekçiler Yüksek Kiralara Karşı Meydanlara Çıktı
- Avrupa İşçi Sınıfı Emperyalist Savaşı Protestoya Devam Ediyor
- Savaşın Birinci Yılında Dünya İşçi Sınıfı “Emperyalist Savaşa Hayır’ Diyor
- ABD’de Liman İşçilerinden Kitlesel Grev
- Fransa’da İşçiler Greve Gitti
- İsrail’in Gazze ve Lübnan’daki Saldırıları Dünyanın Dört Bir Yanında Protesto Edildi
- İşçiler Yoksullaştırma Politikalarına Karşı Mücadele Ediyor
- İran’da Maden Faciası: Kapitalizm Can Almaya Devam Ediyor
- ABD’de Binlerce Otel İşçisi Greve Gitti
- Dünya İşçi Sınıfı, Düşmanlaştırma Politikalarına, Hak Gasplarına ve Saldırılara Karşı Mücadeleyi Büyütüyor
- İngiltere’de İşçi Sınıfı Irkçılığa Geçit Vermiyor!
- Doro-Çiba: Hiroşima’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşlara Hayır!
Son Eklenenler
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...
- Gebze’de bulunan Grid Solutions ve Schneider Elektrik, İstanbul’da bulunan Hitachi Energy ve Bursa’da bulunan Arıtaş Kriyojenik fabrikaları için Birleşik Metal-İş Sendikası ile MESS arasında yürütülen toplu iş sözleşmelerinde anlaşma sağlanamaması...
- Gün geçmiyor ki her gün bir öncekine rahmet okutacak, canımızı yakan bir olay olmasın. Sistemin iyice çürümesi ve tarifsiz bir bataklığa dönmesiyle birlikte, bu çürümüşlük toplumda derin yaralar açıyor. Bunun sonuçlarından bir yenisi de İzmir’de...
- Bir film sahnesi: İngiltere’de bir madenci bandosu, Rodrigo’nun gitar konçertosunu çalmaktadır. Madencilerin emektar ellerinden ahenkli melodiler akıp giderken arka planda hükümet tarafından kapatılmak istenen bir madenle ilgili toplantılar, yürüyen...
- Bugün 18 Kasım. Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli bir yer tutan Netaş Grevinin yıldönümü… Netaş işçileri, 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin baskı koşullarında bile işçilerin örgütlülüğünün patronları alt edebilecek güçte olduğunu...
- UİD-DER, grevlerinin 81. gününde MKB Rondo işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım” pankartı ile grev yerine yürüyen işçiler; “MKB İşçisi Yalnız Değildir”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması”...