Buradasınız
İstanbul’da 1 Mayıs: On Binler Hak Gasplarına ve Baskılara Hayır Dedi!

İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs Türkiye’nin dört bir yanında coşkuyla kutlandı. İstanbul’da 1 Mayıs mitinginin adresi Bakırköy Halk Pazarı idi. DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin çağrısıyla düzenlenen mitinge çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütü katıldı. On binlerce kişinin toplandığı alanda iktidarın işçi ve emekçi düşmanı politikalarına, baskı ve yasaklara yönelik öfke öne çıktı.
1 Mayıs’a katılmak üzere sabahın erken saatlerinden itibaren yola çıkan işçi ve emekçiler, Marmara Forum, Dikilitaş ve E5 İncirli olmak üzere üç ayrı noktada toplandı. DİSK’e bağlı sendikalar, UİD-DER’in de yer aldığı Marmara Forum önünde bir araya geldi. Her üç kolda da çok sayıda meslek örgütü, siyasi parti ve demokratik kitle örgütü yer aldı. Sendika kortejleri dışındaki tüm kortejlerde kadınların yoğun katılımı belirgin biçimde dikkat çekti. Emekçi kadınlar taleplerini yansıtan döviz ve sloganlarla tüm kortejlere canlılık kattılar. Aynı şekilde okullarından, üniversitelerinden, işyerlerinden gençler de 1 Mayıs’a coşku kattılar.
İşçi kortejlerinde hükümetin işçi düşmanı politikalarına, “reform” adı altında hayata geçirilmek istenen saldırılara karşı öfkeli sloganlar haykırıldı. İşyeri pankartlarıyla 1 Mayıs’a katılan Birleşik Metal-İş üyesi metal işçileri, Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz pankartı ve Vergi Adaleti İstiyoruz, Yaşa Taktığınız Emeklilik Hakkımızı İstiyoruz, Herkese İş Güvencesi, Herkese Sendika, Zorunlu BES’e Hayır, Sendikal Barajlar Kaldırılsın gibi dövizler taşıdı. Lastik-İş sendikası üyesi işçilerse sık sık “Dünya Yerinden Oynar İşçiler Birlik Olsa” sloganını attı. Mitinge yoğun katılım gösteren CHP’nin kortejinde “İş, Ekmek, Hürriyet, İşsizliğe Son” gibi slogan ve dövizler dikkat çekerken, aynı şekilde kalabalık olan HDP kortejinde ise siyasi baskılara yönelik öfke dile getirildi. EYT’liler 1 Mayıs’ta da gasp edilen emeklilik haklarını istedi. Sinema emekçileri, iş cinayetleri karşısında adalet arayan işçi aileleri, Çorlu tren kazası katliamında hayatını kaybedenlerin aileleri, KHK ile işten atılanlar, kapitalizme öfkeli anti-kapitalist Müslümanlar, Aleviler, yöre derneklerinde örgütlü emekçiler ve daha pek çok kesimden insan 1 Mayıs’ta işçi sınıfının kardeşlik bayrağı altında toplandı.
Kortejlerin tümü alana giremeden alan doldu. Kürsüden Urfa’daki 1 Mayıs kutlamaları için Maraş’tan yola çıkan ve trafik kazası geçirerek hayatını kaybeden 5 işçinin ailelerine ve işçi sınıfına başsağlığı, yaralı işçilere acil şifalar dilendi. İş cinayetleri için adalet istendi. Önlem almayarak işçilerin ölümüne yol açan patronlar alkışlarla protesto edildi.
Ardından 31 Martta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu kısa bir selamlama konuşması yaptı. Program başlarken Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanında işçi sınıfının mücadele ve birlik günü olan 1 Mayıs’ta bir araya gelmiş işçiler, emekçiler selamlandı. “İş, Adalet ve Özgürlük için 1 Mayıs” teması ile oluşturulmuş kürsüden “İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek” sloganları atıldı. “Güzel Günler Göreceğiz Çocuklar” şarkısının hep birlikte söylenmesinin ve Grup Vardiya’nın ezgilerinin ardından DİSK Korosu Türkiye İşçi Sınıfına Selam, 1 Mayıs ve Enternasyonal marşlarını seslendirdi.
Coşkuyla söylenen marşların ardından 1 Mayıs tertip komitesi adına DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu söz aldı. Çerkezoğlu sözlerine Cahit Sıtkı Tarancı’nın “Memleket İsterim” şiiriyle başladı. “Emeğin, demokrasinin, barışın ve kardeşliğin egemen olacağı bir memleketin mücadelesini verenlere selam olsun. Dünyanın dört bir yanında 1 Mayıs meydanlarını dolduran yüzünü hiç görmediğimiz, adını bilmediğimiz milyonlarca sınıf kardeşimize selam olsun! Türkiye’nin bütün 1 Mayıs meydanlarında özgürlük için buluşanlara, ‘Zorbalar kalmaz gider’ diyenlere selam olsun” sözleriyle kitleyi selamladı.
“1 Mayısın Birlik, Mücadele ve Dayanışma ruhuyla birbirimize söz verelim. Bir kişinin ağzından çıkan sözünün ‘ferman’ sayıldığı bir düzene karşı demokrasiyi, adaleti ve özgürlükleri kazanacak mıyız? Ekonomik krizin ortasında, bizler işsizlikle ve yoksullukla mücadele ederken bir avuç patronun bekasını savunan bu düzene son verecek miyiz? Bu adaletsiz düzene karşı ayağa kalkacak mıyız? Zorunlu BES adı verilen tefecilik sistemine dur diyecek miyiz? İşçi ve emekçilere hayat pahalılığını, vergileri; sermayedarlara ise teşvik kredilerini reva gören iktidarın yakasına yapışacak mıyız?” diye soran Çerkezoğlu, kitleden coşkulu yanıtlar aldı. “İşte işçi sınıfının sözleşmesi budur, işte 1 Mayıs budur!” dedi. Çerkezoğlu yapılması gerekenleri ve taleplerini ise şöyle sıraladı: “Kriz bahanesiyle işten çıkarmalar yasaklanmalıdır. Çalışma saatleri düşürülmeli, sendikal örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılmalıdır. Sendikal nedenli işten çıkarmalar engellenmelidir. Haksız hukuksuz KHK’lar ile, güvenlik soruşturmaları ile işlerinden edilenler görevine iade edilmelidir. Grev hakkı tam ve eksiksiz olarak tanınmalıdır…”
Çerkezoğlu’nun ardından KESK Genel Başkanı Aysun Gezen söz aldı. Gezen, konuşmasında ülkenin içine itildiği ekonomik krize ve neo-liberal saldırılara dikkat çekti. OHAL düzeni ve KHK’larla kamu emekçilerinin işten atılmasına tepki gösterdi. Gezen’in ardından TMMOB ve TTB adına da konuşmalar yapıldı. Mitingin devamında tertip komitesinin ortak açıklaması Türkçe ve Kürtçe olmak üzere iki dilde okundu. Konuşmaların ardından miting sloganlar ve ezgilerle sona erdi.
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...
- Bombalarla yerle bir edilen Gazze’de artık ne sokak kaldı ne okul ne hastane… Ölüm çok, açlık derin… Açlığın ne olduğunu bilenler, “Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin” der. Çünkü açlık, insanın canının yavaş yavaş çekilmesidir, gözünün gördüğüne...
- İzmir Gaziemir Serbest Bölgede üretim yapan Digel Tekstil fabrikasında, sendikalı çalışmak istedikleri için işten atılan 15 işçinin direnişi devam ediyor. 14 Ağustosta TEKSİF Ege Bölge Temsilciliğinde, direnişçi işçiler ve sendika temsilcileri bir...
- İsrail devleti, Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürerek savaşın alevlerini büyütmeye devam ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki işçi ve emekçiler ise emperyalist savaşa karşı öfkelerini dile getiriyor, savaşın ortasında kalan sınıf...
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...
- Geçtiğimiz ay Emekçi Kadın köşemizde, 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis adlı genç bir doktorun annelerin hayatını kurtaran mücadelesine yer vermiştik. Zorluklara, engellere, baskılara rağmen doğru bildiği yolda yürüyerek kadınların ve bebeklerin...
- Bundan 1162 yıl önce, 863’te köleler Abbasi İmparatorluğuna isyan ettiler ve bataklığın ortasında bir şehir kurdular. Bu şehrin adı El-Muhtare idi, yani “Özgürlük Kenti”… Bu bölge, Dicle ve Fırat nehirlerinin Basra Körfezine dökülmeden önce...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecinde iktidarın ilk zam teklifi 2026 yılının ilk 6 ayı için yüzde 10, ikinci 6 ayı için yüzde 6; 2027’nin ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 4 olmuştu. İkinci...
- Kamu emekçilerinin 2026–27 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. Yaklaşık 6 milyon kamu emekçisi var ve aileleri ile birlikte düşünüldüğünde 20 milyon insanı ilgilendiren bir süreç başladı. Kamu işvereni yani devlet, 2026’nın...
- İşçi Dayanışması’nın sayfalarında dünyadan işçi mücadelelerine, yüz milyonlarca işçinin katıldığı grevlere, farklı millet ve inançlardan yüz binlerce emekçinin bir araya geldiği Filistin’le dayanışma eylemlerine, ülkeden ülkeye yayılan emekçi...