Buradasınız
Japonya’nın Savaş Hazırlıkları Çiftçileri Vurdu

Dünya kapitalist sisteminin en tepesindeki güç olan ABD’nin Çin’i kuşatma hamleleri ve Japonya’nın ABD’ye verdiği destek Japon çiftçileri vurmaya devam ediyor. 6 Şubat depremlerinin ardından UİD-DER aracılığıyla Türkiyeli ve Suriyeli emekçilerle dayanışma gösteren Japonya’dan Doro-Çiba sendikasıysa Kişida hükümetinin savaş planlarına karşı mücadelesini sürdürüyor. Bu mücadelenin bir ayağını Çiba eyaletinde bulunan Narita Havaalanının genişletilmesine ve militarist amaçlarla kullanılmasına karşı yürüyen mücadele oluşturuyor. Doro-Çiba, Hoşino Savunma Komitesi ve pek çok demokratik kitle örgütü, Narita Havaalanının genişletilmesi amacıyla toprakları işgal edilen çiftçilerin oluşturduğu Havaalanına Karşı Muhalefet Birliğini destekliyor. Doro-Çiba aracılığıyla UİD-DER’e ulaşan Havaalanına Karşı Muhalefet Birliği, Türkiyeli depremzedelerle dayanışma içinde olduklarını dile getirerek, 15 Şubatta Narita Havaalanı yakınında gerçekleştirdikleri eylemle ilgili bilgi verdi.
Nesillerdir bölgede çiftçilik yapan ancak Narita Havaalanına inşa edilecek üçüncü pistin inşası için organik tarım yaptığı topraklarından çıkarılmak istenen Takao Şito,15 Şubatta zorla topraklarından tahliye edilmek istendi. Bu haksızlığa karşı yıllardır mücadele eden Şito, topraklarının zorla istimlak edilmesinin zulüm olduğunu belirterek Japon emekçilerden destek istedi. Bunun üzerine Havaalanına Karşı Muhalefet Birliği bir protesto eylemi gerçekleştirdi. Ancak polis eylem yapan çiftçilere saldırdı. Gece yarısı zorla tahliye için bölgeye gelen polise tepki gösteren çiftçiler, “topraklarımızı size teslim etmeyeceğiz” diyerek polise direndi.
1960’lı yıllarda dönemin Japon hükümeti, Narita bölgesinde büyük bir sivil havaalanı inşa edileceğini duyurdu. Ancak bu havaalanının “sivil” olmadığı, ABD askeri kargo ve bombardıman uçakları tarafından kullanılabilecek şekilde uzun pistlere sahip olacağı, geniş tarım arazilerini tahrip edeceği ortaya çıktı. İkinci Dünya Savaşının ağır tahribatını, çetin deneyimlerini yaşamış Japonya halkı bu havaalanının inşasına karşı çıktı. Bölgedeki çiftçiler inşaatı engellemek, tarım arazilerini, geçim kaynaklarını savunmak için Havaalanına Karşı Muhalefet Birliğini örgütlediler. Ancak hükümet halkın taleplerini hiçe saydı ve havaalanını inşa etti. Havaalanı 1978’de tek pistle kullanıma açıldı, 2002’de inşa edilen ikinci pist de açıldı. Bugün iktidarda bulunan Kişida hükümeti üçüncü pisti açmak istiyor. Buna karşılık çiftçiler özellikle Covid-19 pandemisinden sonra havacılık sektöründeki gerilemeye bağlı olarak ek bir piste ihtiyaç duyulmadığını belirtiyorlar. Narita Havaalanının Tokyo’ya 60 kilometre uzaklıkta olduğunu, Tokyo’ya daha yakın olan uluslararası Haneda Havaalanının ihtiyacı karşıladığını belirten çiftçiler, asıl amacın farklı olduğunu dile getiriyorlar. Yeni pistin, ABD’nin başta Japonya olmak üzere bölgedeki ortaklarıyla birlikte Çin’e karşı kışkırttığı savaşa hazırlığın bir parçası olduğunu vurguluyorlar. Nitekim ABD Uluslararası Stratejik Araştırmalar Merkezinin yayınladığı raporlarda Çin’e karşı Japonya’daki sivil havaalanlarına erişimin öneminden bahsediliyor.
Narita Havaalanı protestoları on yıllardır devam ediyor. Nitekim 15 Şubatta protestolara katılanlar, 1960’lı yıllarda yapılan ve iki kişinin katledildiği protestolara atıfla kırmızı, mavi ve beyaz miğferler giydiler. Narita Havaalanının açıldığı 1978’de ise havaalanının açılışına 4 gün kala kontrol kulesine giren emekçiler ve sosyalistler oradaki ekipmanları tahrip ettiler ve açılışı iki ay geciktirdiler. İki ay sonraki açılışta 6 bin protestocuya karşılık 14 bin polis görevlendirildi. Japon emekçiler bugün de Narita Havaalanına yeni pist eklenmesine karşı mücadele ediyorlar. “Savaşa ve neoliberalizme karşı mücadelemizi sürdüreceğiz” diyorlar. Naritalı çiftçilerin mücadelesini destekleyen Doro-Çiba Sendikasıysa havaalanına uçak yakıtı aktarılmasını engellemek için bir mücadele kampanyası yürütüyor.
Japon hükümetinin Narita Havaalanı konusundaki ısrarı ve Türkiye’de gerçekleşen 6 Şubat depremleri gösteriyor ki egemenler insanları kitleler halinde öldüren savaşlara büyük kaynaklar ayırırken, insanların yaşamını umursamıyorlar. Doğal afetleri felakete, çıkar mücadelelerini milyonların öldüğü savaşlara çeviriyorlar. Türkiye’den Japonya’ya, Peru’dan Amerika’ya insanlığın düşmanları olan kapitalist efendilere karşı işçilerin uluslararası mücadelesini güçlendirmek boynumuzun borcudur.
A violent clash erupted on Wednesday evening near a runway at Narita International Airport, approx. 60km east of Tokyo, between police riot squads and scores of far-left activists who support farmers refusing to cede their lands. Ongoing incident. Little media coverage. #成田闘争 https://t.co/VAfX8tovUG
— Thoton Akimoto ソトン秋元 (@AkimotoThn) February 15, 2023
- Yunanistan’da İş Cinayeti Grev ve Eylemlerle Protesto Edildi
- Fransa’da Disneyland İşçileri Grevde!
- Avrupa İşçi Sınıfı Kitlesel Grev ve Eylemlerle Hak Gasplarına Hayır Diyor!
- Hiroşima’da G7 Zirvesi Protestoları: “Savaş Zirvesine Hayır!”
- Arjantin’de On Binler Haykırdı: IMF ile Birlikte Defolun!
- Peru’da Madenci Katliamı: 27 İşçi Can Verdi!
- Dünya İşçi Sınıfı Farklı Dillerde Aynı Şeyi Haykırdı: Sömürüye Son!
- Fransa’dan 1 Mayıs Mesajı
- İran’da İşçiler Grevde: “Kahrolsun Diktatör!”
- Fransa’da Emekçiler İsyanda, Gençler Sokakta! Neden?
- Doro Çiba’dan UİD-DER’e 1 Mayıs ve 14 Mayıs Mesajı
- İngiltere’de Pratisyen Hekimler Greve Çıktı
- Fransa’da İsyan Sürüyor: “Yasayı Geri Çek!”
- Hindistan İşçi Sınıfı Mücadeleye Devam Ediyor
- Kapitalizm: Felaket, Yıkım, Enkaz Düzeni!
- 19 Mayıs G7 Hiroşima Zirvesini Ezmek İçin Mücadele Çağrısı
- Meksika’da Göçmenler Yangında Ölüme Terk Edildi!
- Çekya’da Emeklilik Hakkı İçin Mücadele
- Fransa’da İşçi Sınıfı Macron’a Meydan Okuyor!
- İran’da Kız Öğrencilerin Zehirlenmesi Bize Neyi Gösteriyor?
Son Eklenenler
- Türkiye’nin çeşitli illerinde üretim yapan Şirikçioğlu Tekstil’de işçiler 2017 yılından bu yana sendikal mücadele yürütüyor. İşçiler çalışma koşullarının düzeltilmesi, ücretlerinin yükseltilmesi ve iş güvenliği önlemlerinin alınması talebiyle HAK-İŞ...
- İşçi sınıfımızın üç yürek işçisini Haziran ayında kaybettik. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet, 2 Haziran 1970’te Orhan Kemal, 2 Haziran 1991’de ise Ahmed Arif’in güzel yüreği artık atmaz oldu, söylenecek sözleri yarım kaldı. Fakat kalemlerini...
- Ben metal sektöründe çalışan bir işçiydim. İşçiydim diyorum çünkü hakkımızı aradığımız için işten çıkarıldık. İşveren biz işçilerin ve temsilcilerimizin taleplerini karşılamamak için her yola başvuruyordu. Sorunları çözmek bir yana daha fazla baskı...
- Seçimlerden önce siyasi iktidar türlü vaatler sıralamış, 24 Nisan-31 Mayıs tarihleri arasında kullanılan doğalgazın tamamının ve gelecek yıl Mayıs ayına kadar kullanılacak gazın ise ay bazında 25 metreküplük kısmının ücretsiz olacağını duyurmuştu. “...
- İşçi ve emekçileri ilgilendiren tüm alanlarda devasa bir sorunlar yumağı her geçen gün büyüyor. Ama bunlar seçim meydanlarında gündem olmadı. Sorunların üstü milliyetçilikle, hamasetle örtülmeye çalışıldı.
- Yunanistan'da Pire Emek Merkezi’nin çağrısıyla düzenlenen ve binlerce emekçinin, çeşitli sendikalardan temsilcilerin ve işçilerin katıldığı yürüyüşte “iş cinayetleri durdurulsun” denildi.
- Fransa’da Disneyland Paris işçileri artan hayat pahalılığına ve düşük ücretlere karşı ücret artışı ve çalışma koşullarının düzeltilmesi talebiyle 30 Mayısta iş durdurdu.
- İşçi ve emekçilerin ezici çoğunluğu gidişattan endişeli, hoşnutsuz, sorunların çözülmesini, ekonominin düzelmesini istiyor. Ama öte yandan çok sayıda işçi ve emekçi sorunlarımızın kaynağında olan, hoşnutsuzluğumuzun nedeni olan mevcut iktidara oy...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı bir şirkette çöp işinde çalışan bir işçiyim. Dışarıdan bakıldığında, belediyede çalıştığımız için, insanların gözünde güzel bir işimiz var gibi algılanıyor ve sohbetlerde de dile getiriliyor. Ama işin iç yüzü...
- Bağımsız Maden İş Sendikası Genel Başkanı Gökay Çakır ve sendika yöneticileri Soma Yeni Anadolu Madencilik’te üyelerine yönelik baskı, mobbing ve EYT kapsamındaki ayrımcılığa karşı maden önünde açıklama yapmak istediler. Ancak jandarma tarafından...
- Zorlu bir seçim sürecini geride bıraktık. Seçim sonuçlarının olumsuz etkilerini asıl olarak önümüzdeki dönemde yaşayacağız. Ancak şimdiden toplumun çoğunluğunda giderek baskın hale gelen bir duygunun açığa çıktığını görüyoruz: Umutsuzluk. Tek adam...
- Toplum örgütsüz olsa bile kendisi örgütlü olan bir işçi umutsuzluğa düşmez. Umutsuzluğun panzehirinin örgütlülük olduğunu, sadece istemekle baskı ve zorbalığın son bulmayacağını, bunun için sorumluluk almak ve mücadele etmek gerektiğini bilir....
- İnsanların, toplumların bir tarihi vardır, sınıfların da öyle. Ve bu tarih geleceğe yürürken o sınıflara yol gösterir. Dünya işçi sınıfının bir parçası olan Türkiye işçi sınıfımızın tarihi de bugüne ve geleceğe ışık tutan, unutulmaması gereken...