Buradasınız
Kadınlar 25 Kasımda Eşitlik ve Özgürlük Talep Etti
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Gününde kadınlar pek çok kentte meydanlarda buluştular, yürüyüşler düzenlediler, fabrika ve grev çadırlarında açıklamalar gerçekleştirdiler. Kadınlar eylemlerde “savaşa, şiddete, yoksulluğa hayır” dediler.
24 Kasımda Gebze’de Petrol-İş’in örgütlü olduğu çeşitli işyerlerinde açıklamalar gerçekleştirildi. İşçi kadınlar kadın ve erkek işçiler olarak sömürüye, şiddete, savaşa karşı mücadele edeceklerini vurguladılar. “Son yıllarda kadınların yasal kazanımları tırpanlanıyor ve eşitsizliği derinleştiren politikalar esas alınıyor. Kadına yönelik şiddeti sona erdirmek için kadın erkek bütün işçiler birlikte mücadele etmeli ve dayanışma içinde olmalıyız” dediler.
25 Kasım Kadın Platformunun çağrısıyla 25 Kasımda İstanbul Mecidiyeköy’de buluşan kadınlar, Taksim’e doğru yürüyüşe geçtiler. Yürüyüşte yol boyunca “Kadın Cinayetleri Politiktir”, “Yaşasın Kadın Dayanışması”, “Kadın, Yaşam, Özgürlük” sloganları atıldı. Polis, kadınların Taksim ve Beşiktaş’a yürüyüşüne engel oldu. Kadınlar barikat kuran, yürüyüşe engel olan polisi protesto ettiler.
DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, bir grup kadın temsilciyle birlikte 135 gündür grevde olan Corning Optik işçileriyle buluştu. Fabrika önünde yapılan açıklamada, “Kadınlar savaşın ve sömürünün yarattığı tahribattan ve şiddetten daha fazla etkileniyor. Savaşın yarattığı her türlü şiddete maruz bırakılan Filistinli kız kardeşlerimizi selamlıyoruz. Özgür, eşit, laik ve şiddetsiz bir yaşam için haklarımıza sahip çıkıyoruz. İstanbul Sözleşmesine dokunma, 6284’ü uygula ve ILO 190’ı onayla” denilerek talepler sıralandı.
Çerkezoğlu, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanının kısa süre önce yaptığı açıklamayı eleştirdi. Kadınların talebi doğrultusunda yarı zamanlı, esnek, evden ve kısmi çalışma ile ilgili düzenleme yaptıklarını ifade eden Bakana tepki gösterdi. “Bakanın söylediklerinin tersine kadınlar eşitlik istiyor, kadınlar çalışma hayatına eşit koşullarda katılmak istiyor” diyen Çerkezoğlu, şöyle konuştu: Çalışma hayatına katılmamızın önündeki en temel engel olan yaşlı ve çocuk bakımı işlerini kadınlar üzerinden alacak sosyal politikalar istiyoruz. İşyerlerine yakın alanlarda 24 saat açık kreş istiyoruz. Erkeklerle eşit koşullarda eşit işe eşit ücret aldığımız, çalışma hayatındaki bütün ayrımcılıkların son bulduğu bir çalışma yaşamı istiyoruz. Kadın işçilerin ücretinin bir ek gelir olarak görülmesinden vazgeçilmesini istiyoruz.” Grev alanında “Yaşasın Kadın Dayanışması”, “Corning İşçisi Yalnız Değildir” sloganları atıldı.
KESK üyeleri çalıştıkları kamu işyerlerinde “savaşa ve şiddete dur de” kokartları taktılar. Kent meydanlarında yapılan açıklamalarda KESK üyesi kadınlar, “tırmandırılan militarizm ve savaşlar kadına yönelik şiddetin etkilerinin çok daha ağır yaşanmasına neden oluyor. Savaşlarda birçok kadın ve çocuk yerinden yurdundan ediliyor, geçim olanaklarından mahrum bırakılıyor, yaşanan şiddete bir de milliyetçilik, ırkçılık ve yabancı düşmanlığı ekleniyor. Bunlara mahkûm değiliz” dediler. KESK’in Ankara’da yaptığı basın açıklamasında “6 Şubat depreminin ardından 9 aydan fazla zaman geçti. Deprem bölgesinde kadınlar en temel ihtiyaçlarına hâlâ ulaşamıyor. Güvensiz konutlarda, çadır kentlerde, konteynerlerde yaşamlarını sürdürmeye çalışan binlerce kadın, türlü sağlık sorunlarıyla mücadele ediyor. Yıkıntıların arasında yeni bir kent kurmaya çalışıyor. Kentleri yeniden kuracak olan kadınlar bir araya geleceğiz, mücadeleye devam edeceğiz” dediler. Kadınlar hep birlikte “Unutmak Yok, Affetmek Yok, Helalleşmek Yok!” dediler.
98 gündür sendika hakkı için direnişte olan Tarım-Sen üyesi Agrobay işçileri 25 Kasım vesilesiyle düzenledikleri yürüyüşte “emeğimizin için, haklarımız için serada, fabrikada, işyerinde, evde, sokakta her yerde bizden çalınan her şeyi geri alana kadar direneceğiz” dediler.
Yalnız Taştan Duvar Olmaz
- BİRTEK-SEN Genel Başkanının Tutuklanması Protesto Edildi
- Antep Başpınar İşçileriyle Dayanışma Eylemleri
- Ağız ve Diş Sağlığı Çalışanları İş Bıraktı
- Chinatool ve Green Transfo Grevlerinde Anlaşma Sağlandı
- Digel Tekstil İşçileri: Sendikalı Çalışmak İstiyoruz!
- Çayırhan İşçilerinin Ankara Yürüyüşü Sona Erdi
- Antep: İşçiye Yine Baskı ve Yasak!
- Antep’te Tekstil İşçilerinin Düşük Zamlara Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Çayırhan İşçileri Özelleştirmeye Karşı Ankara’ya Yürüyüş Başlattı
- KFC ve Pizza Hut İşçileri Haklarını Arıyor
- Chinatool Otomotiv İşçileri Greve Çıktı
- İzBB ve Turkcell Global Bilgi İşçileri İşten Atma Saldırısına Karşı Mücadele Ediyor
- Tekstil İşçileri Sendika Düşmanlığına, Beltur İşçileri Düşük Ücretlere Karşı Mücadele Ediyor
- “Rehabilitasyonda Patronlar Kâr Peşinde, Öğretmenler Geçim Derdinde!”
- “Patronlara Değil Eğitime Bütçe!” Eylemi
- Kamu Emekçileri Sefalet Ücretine Karşı İş Bıraktı
- Sendikal Baskılara, Ücret Gaspına, Şiddete Karşı Eylemler
- Polonez İşçileri Fabrika Önünde Kazanımlarını Kutladı
- Perfetti Van Melle’de Direniş Kazanımla Sonuçlandı
- Sefalet Dayatmasına Karşı Eylemler Sürüyor
Son Eklenenler
- Yaşanan depremlerin, yangınların, sellerin bir felakete veya katliama dönüşmesinin sebebi patronların kâr düzeni ve kâr hırslarıdır. Dolayısıyla bu yaşananlar sınıfsaldır. Tek tek kişilerin sorunu değil, bir bütün olarak işçi sınıfının sorunudur,...
- Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen 16 Şubatta ikinci kez gözaltına alındıktan sonra 17 Şubatta savcılık tarafından ifadesi alınmadan, tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi ve tutuklandı. Türkmen’...
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...
- Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri (ADSH) ve devlet hastanelerinde çalışan diş hekimleri ve sağlık çalışanları “Yüksek MHRS sayıları, kısıtlı süreler, eksik istihdam, sağlıksız ve güvenli olmayan birimler, düşük...
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.