Buradasınız
Kartal’da 1 Mayıs’a Davet
Aydınlı’dan bir tekstil işçisi
1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER’in çalışmaları devam ediyor. 1 Mayıs’ın anlam ve önemini anlatmak ve işçileri 1 Mayıs’a davet etmek için çabalıyoruz. Bu temelde Kartal merkezinde bir kez daha standımızı kurduk. İşçilere “Ücretler Yükseltilsin, İş Saatleri Kısaltılsın!” kampanyamızı anlattık ve onları 1 Mayıs’a sahip çıkmaya davet ettik.
Standımız öğle saatlerinden akşam saatlerine kadar sürdü. Standımız okul çıkış saatine denk geldiği için öğrenci arkadaşlarımızla da sohbet ettik. Biz kampanyamızdan bahsettiğimizde karşılık olarak genellikle benzer şeyler söylüyorlardı: “Ben işçi değilim ki, öğrenciyim” veya “Ben gitsem ne değişecek ki? İşçiler gitsin.” Biz de onlara aileleri, dostları ve çevrelerindeki insanlar için ama özellikle de geleceğin işçisi olarak kendileri için alana çıkmaları gerektiğinden bahsettik. Tabi ki 1 Mayıs’ın anlam ve önemini bilen öğrenciler de vardı. Bir öğrenci, “Ben öğrenciyim ama benim iyi bir eğitim görmem babamın aldığı paraya bağlı. Bu yüzden ben babamla birlikte 1 Mayıs alanındaki yerimi alacağım” dedi. Bu söyledikleri aslında işçi ailelerinin de 1 Mayıs’a neden katılmaları gerektiğini özetliyordu.
Her stantta olduğu gibi Kartal’daki stantta da “İş Saatleri Düşürülsün, Ücretler Yükseltilsin” talebimizin çok anlamlı ve yerinde bir talep olduğunu söyleyen işçiler oldu. Gelin hep beraber 1 Mayıs alanında haykıralım; ÜCRETLER YÜKSELTİLSİN, İŞ SAATLERİ KISALTILSIN!
Dayanışma
Kartal’da İşçiler Anlatıyor
Son Eklenenler
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...
- Adnan Yücel, Yeryüzü Aşkın Yüzü Oluncaya Dek şiirinde “saraylar, saltanatlar çöker, kan susar bir gün, zulüm biter” der. Yeryüzünde “aşkın” yani özgürlüğün, barışın, mutluluğun hâkim olacağı günler için ve o günlere kadar mücadelenin devam edeceğini...
- Bugün dünyanın pek çok yerinde savaş naraları yankılanıyor. Filistin, Ukrayna, Suriye, Lübnan, Yemen ve daha birçok ülkede emperyalist savaşların getirdiği yıkımlara, acılara, ölümlere tanık oluyoruz. Şimdilik televizyon ekranlarında, gazetelerde...
- Portekizli yazar Jose Saramago “Körlük” romanında toplumsal körlüğü, bu kitabın devamı olan “Görmek” romanında ise ezilenler gerçekleri görmeye başladıklarında neler olduğunu anlatır. “Körlük” romanı 1933-1974 yılları arasında Portekiz’de hüküm...