Buradasınız
Kıraç ve İş Kazaları
Kıraç’tan bir metal işçisi

Selam dostlar, Kıraç on binlerce işçinin iş ve can güvenliği olmadan çalıştığı bir sanayi bölgesidir. Sendikalı işyerinin yok denecek kadar az olması ve işçilerin büyük bir kısmının örgütsüz oluşu, patronların saldırılarını tam gaz sürdürmelerine olanak tanımaktadır. Kıraç bölgesinin en önemli sorunlarından bir tanesi de iş kazalarıdır.
Daha genç yaşta işe başlayan işçiler, psikolojik baskılar bir tarafa, fiziki açıdan da ciddi kayıplar vermektedir. Patronların aç gözlülüğü yüzünden işçiler birbirleriyle yoğun bir rekabetle çalışmaktadır. Daha da acı tarafı ise, insanlar gece vardiyalarında sabahlara kadar yarış atı gibi koşturulmaktadır. Bu yoğun bir temponun üzerine bir de iş stresi ve uykusuzluk eklenince iş kazaları kaçınamaz hale gelmektedir.
Patronlar ise iş kazalarının önlenmesi için önlem almak bir tarafa, iş kazası geçiren işçilerden de kurtulmanın hesabını yapmaktadır. Yaşamış olduğumuz birçok örnekte gördüğümüz şey, iş kazası geçiren işçilerin SGK yerine genelde anlaşmalı özel hastanelere götürülmesidir. Kıraç bölgesinde iş kazası geçiren işçilerin çoğu Kolon Hastanesine götürülmektedir. Patronların genel taktikleri, işçiye “benim hatam yüzünden oldu” vb ifadelerin yazılı olduğu kâğıtlar imzalatılmasıdır. Hastane patronla anlaşmalı olduğu için genelde iş kazası tutanağı tutmamakta ya da adli vaka olarak tutanak tutmaktadır. Bu yolla binlerce işçi iş kazası kayıtlarına geçmemektedir. Aynı zamanda iş kazası geçiren işçinin ailesi psikolojik baskı altına alınarak, “bakın tüm masrafları üstleniyoruz” havası yaratılmaktadır. Oysa unutulan bir gerçek var, aslında iş kazası geçiren işçinin masraflarını SGK karşılamaktadır.
“Bak bize sahip çıkıyor” düşüncesiyle işçi aileleri iş kazası tutanağı tutmayı ayıp olarak görüyor. Oysa iş kazası geçiren bir işçi için iş kazası tutanağı tutturmak hayati bir önem taşımaktadır. Bir defa asıl ayıbı, iş güvenliği önlemi almayarak ve kaza geçiren kişiyi SGK hastanesine götürmeyerek patronlar yapıyor. İlerde bir hak talep edebilmek ve iş kazası ödeneği alabilmek için mutlaka bu tutanağın tutulması şarttır. Ağır yaralanan ya da sakat kalan işçi, aynı zamanda ölen işçinin yakınları, tazminat talep edebilmek için baştan uyanık olmalı ve patronların süslü laflarına kanmamalıdır. Aksi takdirde genç yaşta vücudumuzun bir parçasını kaybettiğimiz gibi iş güvencemiz de elimizden alınmakta, aynı zamanda eskiden yaptığımız işi de bir daha bulamaz duruma düşmekteyiz.
İş kazası ve işçi ölümlerinin kader olmadığını, patronların açgözlülüğünün sonucu olduğunu iyice bilince çıkarmak ve iş kazası geçiren arkadaşlarımıza sahip çıkmak gerekiyor. Biz işçilerin örgütsüzlüğünü fırsat bilen patronlar aç kurtlar gibi kolumuzu bacağımızı çekip almaktalar. Buna dur demek hepimizin sorumluluğudur.
THY Grevi Üzerine
Şansa Yaşıyorum
Son Eklenenler
- Düşük ücretler, iş güvenliği önlemlerinin alınmaması ve ağır çalışma koşulları nedeniyle işçilerin yaşadığı sorunlar büyüyor. Çalışma yaşamını düzenleyen yasalar yalnızca kâğıt üzerinde kalıyor, patronlar hiçbir yaptırıma maruz kalmadan hukuksuz...
- Sosyal medyaya, Türkiye’nin geleneksel sermaye kesimlerinin önde gelenlerinden olan bir annenin paylaşımı düştü.
- Birleşik Metal-İş ve Türk Metal sendikaları 4 Eylülde sendika genel merkezlerinde basın toplantıları yaparak TİS tekliflerini açıkladılar.
- Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye yönelik saldırıları artarak sürüyor. 2 Eylülde İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, CHP İstanbul 38. Olağan İl Kongresini iptal etti. İl Başkanı Özgür Çelik’i ve yönetimi görevden alarak yerine kayyum atadı.
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara Adalet Bakanlığı önünde, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atılan emekçilerin görevlerine iade edilmesi talebiyle basın açıklaması düzenledi.
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...