Buradasınız
“Ne Zaman İşe Dönüyorsun? İyileşmedin mi Daha? Hadi”
Sarıgazi’den bir işçi

Öfkeyle söze başlıyor. Ben daha karıma, kızıma bir kahvaltı dahi hazırlamış değilim. Burada 480 kişiye üç öğün yemek yetiştirmeye çalışıyoruz.
“Biz” ile söze başlaması dikkatimi çekiyor. Bütün mutfak çalışanlarını dâhil ediyor söze. Herkesin iş kazası geçirme riski var. Islak zeminde ayağı kaymış ve sol kolu kaynayan kazana girmiş iki yıl önce.
—Ne hissettin?
—Ne olacak, “bundan sonra çoluk çocuğun rızkını kazanabilecek miyim?” düşüncesi acılarımla yarışıyordu, kaygılanıyordum. “İyileşebilecek miyim?” diye kafamdan geçiriyordum. Bir yandan da dua ediyordum. Alsam alsam üç beş kuruş tazminat, o da verirlerse. Acım bir yandan, düşünceler bir yandan. Hastaneye yatsam, elde yok avuçta yok. Eh gittik hastaneye… Ne arayan var, ne soran. Sonradan öğreniyorum, raporluyum diye işten atamıyorlar. İnadına atılana kadar çıkmayacağım işten. Kolum dirseğe kadar yanmış. Eşim, annem, çevrem “takma kafana” diyor ama işverenden tık yok. Ellerinden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyor çevrem. Bir telefon geldi. Geçmiş olsun dileklerini beklemiyordum doğrusu. Öyle de oldu. “İşe ne zaman döneceksin?” diye soruyor patron. İçimden ana avrat küfretmek geldi. Ama bir kızıma bakıyorum, bir eşime… Kafamda ev kirası dönüyor. Yediğimiz, içtiğimiz. Velhasıl işe döndüm. “Niye ayağın kaydı, niye bastığın yere dikkat etmiyorsun?” diye sordular. On kişinin çalışması gereken yerde altı kişi çalışıyoruz… Koştur Allah koştur. Kime anlatacağız?
Derneğimizden ve kampanyamızdan söz açıyoruz işçi kardeşimize. Gözlerinde bir parıltı… İnanmakta güçlük çekiyor ve sevincini saklayamıyor. Sadece soruyor.
—Bizi anlayacaklar mı?
—Biz anlatacağız.
—Kazanacak mıyız? Kazanacak mıyız?
İnsanlarımız Neden Ölüyor?
Tepemizde Leş Kargaları Uçuşuyor!
Son Eklenenler
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...