Buradasınız
Nükleer Santrallerin Kapatılması İçin Deri İşçileri Konaşlı’daydı
Aydınlı’dan deri işçileri

11 Martta Japonya’da yaşanan deprem ve ardından gelen tsunami 30 bin can aldı. Ardından Fukuşima Daiiçi nükleer santralinin rektörlerinden sızan radyasyon tüm dünyayı tehdit etmeye başladı. Radyasyonun yayılması demek yüz binlerce insanın ölmesi, sakat kalması, kanser olması ve daha birçok kalıcı hastalıklara yol açması demektir.
Daha geçen hafta Amerika’da gerçekleşen 5,9 şiddetindeki deprem sonucunda 12 tane nükleer santral kırmızı alarm verdi. Brezilya’da ise Amazon ormanlarının ortasına dünyanın en büyük üçüncü nükleer santrali yapılmak isteniyor. Ama ne uğruna? Tüm ormanı ve orada yaşayan yerlileri katletmek uğruna, insanlığı yok etmek uğruna yapılıyor tüm bunlar.
Nükleer santrallere karşı Japon işçi ve emekçi kardeşlerimiz “Tüm Nükleer Santraller Derhal Kapatılsın” diye bir imza kampanyası başlattılar. Biz UİD-DER’li işçiler olarak Japonya’daki işçi kardeşlerimizle dayanışma içersinde olmak için imza kampanyasına katıldık. Tuzla Temsilciliğinde bulunan deri işçileri olarak Konaşlı’da standımızı açtık. İmza kampanyasına birçok işçi arkadaşımız yoğun ilgi gösterdi. Ayrıca işçi arkadaşlarımızı 27 Ağustos günü yapacağımız açık hava sinema gösterimine ve 11 Eylülde düzenlenecek olan “12 Eylül’ü Lanetleme” mitingine davet ettik. Daha sonra kahveleri dolaştık ve birçok deri işçisi arkadaşımızla karşılaştık. Çoğu arkadaşımız nükleere karşı olduğunu dile getirerek hemen imzaladı. Ama bazı arkadaşlarımız da “ben imzalamam, nükleere karşı değilim, nükleer santraller olmasa nasıl enerji üretilecek” dedi. Biz de “çocuğunun sakat doğmasını ister misin, kanser olmak ister misin” diye sorduk. “O zaman sen bunlara da karşı değilsindir” dedik. Arkadaş da “olur mu öle şey canım, kim bunları ister” dedi. Biz “işte nükleer santraller bunlar pahasına kuruluyor ve bir kaza halinde bulunduğu yerde hiçbir canlı bırakmıyor. Bizler de mücadeleci işçiler olarak nükleer santrallerin kapatılması için elimizden gelen her şeyi yapacağız ve insanlığın yok olmasına izin vermeyeceğiz” dedik. Yoksa bu kapitalist sistem içinde sonumuz hiç aydınlık değil.
Baharı Karşılamak
Son Eklenenler
- Düşük ücretler, iş güvenliği önlemlerinin alınmaması ve ağır çalışma koşulları nedeniyle işçilerin yaşadığı sorunlar büyüyor. Çalışma yaşamını düzenleyen yasalar yalnızca kâğıt üzerinde kalıyor, patronlar hiçbir yaptırıma maruz kalmadan hukuksuz...
- Sosyal medyaya, Türkiye’nin geleneksel sermaye kesimlerinin önde gelenlerinden olan bir annenin paylaşımı düştü.
- Birleşik Metal-İş ve Türk Metal sendikaları 4 Eylülde sendika genel merkezlerinde basın toplantıları yaparak TİS tekliflerini açıkladılar.
- Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye yönelik saldırıları artarak sürüyor. 2 Eylülde İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, CHP İstanbul 38. Olağan İl Kongresini iptal etti. İl Başkanı Özgür Çelik’i ve yönetimi görevden alarak yerine kayyum atadı.
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara Adalet Bakanlığı önünde, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atılan emekçilerin görevlerine iade edilmesi talebiyle basın açıklaması düzenledi.
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...