Buradasınız
UİD-DER’le Tanışmak
Dudullu’dan bir tekstil işçisi
Bir gün tesadüf sonucu bir mitinge denk geldim. Tam da konuşmaların yapıldığı sırada merak edip bir köşede oturup dinlemeye başladım. Bu sırada temiz yüzlü bir çocuk elinde bültenle geziyor, insanlarla sohbet ediyordu. Bülten dikkatimi çekti ve o arkadaş yanıma gelip benimle de sohbet etmeye başladı. Konuşmalarında gayet samimi ve içtendi. Anlattıklarına duyduğu inancı gözlerindeki ışıltıdan fark edebiliyordum. O an, tanımadığım bu insan bana yakın geldi. Beni derneğe davet etti. Gerçekten de bahsettiği derneğin nasıl bir yer olduğunu merak etmiştim. Derneğe gitmeden önce oturup bir çay içme teklifini kabul ettim. Sıcacık çaylarımızı yudumlarken sıcacık bir sohbet yaptık. Sohbetimizde UİD-DER’in nasıl bir yer olduğunu, işçileri nasıl bilinçlendirdiğini ve bunu yaptıkları etkinliklerle nasıl güçlendirdiklerini anlattı bana. Bu sohbet güvenimi iyice pekiştirmişti ve bu güven duygusuyla derneğe gitmeyi kabul ettim. Dernek gerçekten de güven veren bir yerdi. Arkadaşlar beni ilk kez görmelerine rağmen işle ilgili tüm sıkıntılarımı dinlediler ve sanki ailemden birileriymiş gibi çözüm üretmeye çalıştılar.
Bu ilk günün ardından gerisi geldi zaten. Etkinlikler, piknik ve 1 Mayıs… Sonrasında da çalışmalara katıldım. Burada haklarımı, bu sistem karşısında nasıl bir duruş sergilemem gerektiğini öğrendim. UİD-DER’e duyduğum güven her geçen gün artarak büyüdü. UİD-DER sayesinde hayatta daha sağlam duran, kendine güvenli bir işçi oldum. Bir sorunum ya da işyerinde içinden çıkamadığım bir durum olduğunda artık birden fazla beynim var. Sırtımı gönül rahatlığıyla dayayabileceğim, patron karşısında tek olmadığımı hissettiren işçi arkadaşlarım var.
Şimdi ben de etrafımdaki işçi kardeşlerimin bu güzellikleri yaşaması için, haklarını öğrenip sömürüye boyun eğmemesi, onurlu bir mücadeleye dâhil olması için çalışıyorum. Derneğe kattığım her insan benim için bir inci tanesi değerindedir. Çünkü UİD-DER ailesine katılan her işçi arkadaş, işçi sınıfının mücadelesini büyüten kavga kardeşi demektir.
Son Eklenenler
- İstanbul Çatalca’da bulunan Polonez’de işçilerin sendika hakkı için mücadelesi sürüyor. Ancak işçilerin sendikal örgütlenme hakkını yok sayan şirket yönetimi önce baskı uyguladı, sonra işçileri işten attı, son olarak da 27 Temmuzda polisi işçilerin...
- Bugün milyarlarca insan kapitalizmin yarattığı pek çok sorunla cebelleşiyor. İşsizlik, yoksulluk, iklim krizi, göç krizi, emperyalist savaşlar… Dünya üzerinde yaklaşık 300 milyon göçmen var. Türkiye’de Amerika’da, İspanya’da İngiltere’de ve daha...
- Geçtiğimiz günlerde Asya’nın en zengin ailesi olan Ambaniler’in Martta başlayan 4 aylık düğün maratonunda 250 milyon dolar harcadıklarına dair bir haber okudum. Mukesh Ambani’nin oğlu Anant’ın evlendirildiği şatafatlı düğüne dünyanın her yerinden...
- İstanbul 112 Ambulans çalışanları ve SES İstanbul Şubeleri, 26 Temmuz Cuma günü Avrupa İl Ambulans Servisi Başhekimliği binası önünde, yaşanan sorunlara çözüm bulunması talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan basın açıklamasına 112...
- Otoriter, faşist rejimlerin iktidarda olduğu dönemlerde toplumsal değerler aşındırılır, insanlar yalnızlaştırılır, bencillik ve bireycilik daha fazla öne çıkar. Zulme ve haksızlığa karşı çıkmak aptalca, kişisel çıkarları ön planda tutmak, bunun için...
- Kemal Türkler anılırken yaşadığı dönemle ve mücadele arkadaşlarıyla, sınıf mücadelesinde elde ettikleri kazanımlarla anılıyor. Bize öyle önemli bir miras bırakmış ki katledilişinin 44. senesinde bizler onu hâlâ aramızda ve kavgamızda hissediyoruz....
- İstanbul Çatalca’da bulunan, sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş et ürünleri üretimi yapılan Polonez’de baskılar ve hukuksuzluklar artıyor, işçiler de sendikal haklarına sahip çıkmaya devam ediyor. Tekgıda-İş Sendikasının yeterli çoğunluğu sağlayarak...
- Siyasi iktidar Türkiye’nin dört bir yanını maden şirketlerine peşkeş çekmeye devam ediyor. Son olarak Emsa Enerji ve Madencilik şirketi Tokat’ta 30’dan fazla köyün yaylası ve su havzası olan Sorhun Obasında altın aramak için sondaj çalışmalarına...
- Sermaye sınıfının sendika düşmanlığına ve ücret gasplarına karşı işçilerin ve emekçilerin mücadeleleri sürüyor. İstanbul Çatalca’da Polonez işçileri patronun sendika düşmanlığına karşı direnişe geçti. Şişli Belediyesi işçileri ücretlerinin eksiksiz...
- “Fabrikadaki çoğu kadın 600-700 işçiye haklarının ellerinden gideceğini anlattığımızda protestoya katılmayı tereddütsüz kabul ettiler. Fabrikada sendikasız işçi yoktu. Kadınlar erkeklerden daha bilinçliydi. Sınıfsal olarak da meseleyi biliyorlardı....
- Başka dilde bir şarkı söylendiğinde sözlerini anlamayız. Yine de şarkıda akan hisler yüreğimize kolaylıkla işler. Elbette müziğin gücü ve evrenselliğidir bu. Ancak esas güç, egemenlerin ne yaparlarsa yapsınlar önüne geçemeyecekleri duygudaşlık...
- DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in Genel Başkanı, Türkiye işçi sınıfının unutulmaz önderi Kemal Türkler, katledilişinin 44’üncü yılında Topkapı Mezarlığındaki mezarı başında anıldı. 22 Temmuzda gerçekleştirilen anmaya DİSK’e bağlı sendikaların üye ve...
- Türkiye işçi hareketinin yükselişe geçtiği 1960-1980 arası dönemi düşündüğümüzde bu yükselişe büyük katkısı olan Maden-İş geleneğini ve Maden-İş Genel Başkanı Kemal Türkler’i anmamak olmaz. Kemal Türkler, bu dönemin sembolü haline gelmiş isimlerden...