Buradasınız
Tuzla’da İşçilerle “Ücretler Yükseltilsin, İş Saatleri Kısaltılsın” Söyleşisi
“Ücretler Yükseltilsin, İş Saatleri Kısaltılsın!” kampanyamız ve 1 Mayıs konusunda, Tuzla’da ilaç sektöründe çalışan iki işçi ve petrokimya sektöründe çalışan bir işçi sorularımızı cevapladı.
UİD-DER: Günde kaç saat çalışıyorsunuz?
Şafak, ilaç fabrikasında işçi: İş yerimizde üç vardiya var ve 8 saat çalışıyorum. Önceden günde 12 saat çalışıyordum.
Ramazan, ilaç fabrikasında işçi: Ben günde 12 saat çalışıyordum. Vardiya sistemine geçince 8 saate düştü, ama üç vardiya var.
İsmet, petrokimya işçi: Günde 12 saat çalışıyorum.
Haftada ve ayda kaç saat fazla mesai yapıyorsunuz? Fazla Mesailer zorunlu mu yoksa siz isteyerek mi kalıyorsunuz?
Şafak: İş yerinde sistem yeni değişti. Önceden ayda 120 saat fazla mesai yapıyorduk. Fazla mesailer zorunlu tutuluyordu. Fazla mesai taraftarı değilim. Zaten normalde çalışma saatleri çok uzun. Bir de fazla mesai yaparsak insanda sosyal hayat diye bir şey kalmaz.
Ramazan: Şu anda fazla mesai yok. Çünkü üç vardiya var. Fabrika hiç durmuyor. Bu vardiya sistemine geçmeden önce ortalama haftada 30 saat, ayda 120 saat fazla mesaiye kalıyorduk.
İsmet: Fazla mesailere zorunlu olarak bırakılıyoruz. Cumartesi günleri bile 12 saat çalışıyoruz ve bu normal çalışma sayılıyor. Kalmayınca ona göre muamele uyguluyorlar. İlk olarak uyarı geliyor. Geçenlerde bir arkadaşımın çocuğu hastaydı. İzin istedi. “Fazla mesaiye kalmak istemiyorum” dedi. Usta, “kalacaksın yoksa yarın gelme” dedi. İşten atmakla tehdit etti.
Aldığınız ücretle geçinebiliyor musunuz?
İsmet: Sizce mümkün mü? Asgari ücret alıyorum. Maaşlardan aşırı kesintiler yapılıyor. Açlık sınırının altında yaşıyoruz. Tabi ki geçinmek imkânsız!
Dışarıda milyonlarca işsiz varken, üç işçinin yapacağı işi neden bir kişi yapıyor? Bu normal mi?
Ramazan: Kesinlikle normal değil ve adaletsiz bir şey. Patronlar kendi çıkarları için yapıyorlar. Üç kişiye ücret vermektense aynı işi bir kişiye yaptırıyorlar ve bir maaş ödüyorlar.
İsmet: Patronların politikası bu… İşçinin onlar için bir önemi yok. İşçi kolunu mu kaybetmiş önemsemezler. Ahmet gitmiş, Mehmet gelmiş ne fark eder? Önemli olan onlar için kârlarıdır. İşçiler de “işten atılırım” korkusuyla çalışıyorlar. Patronların tek amacı sermayelerini yükseltmek ve az giderle çok kazanç elde etmek.
Önümüz 1 Mayıs, işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü. UİD-DER “iş saatleri kısaltılsın, ücretler yükseltilsin” adıyla bir kampanya yürütüyor. Bu konuda düşüncenizi alabilir miyiz?
Şafak: Keşke dediğiniz gibi olabilse. İnsanca bir yaşam için bunun kesinlikle olması gerekiyor.
Ramazan: Bunu istemeyenin aklından şüphe etmek lazım! İnsanca bir hayat için bu mutlaka gerekli. Kötü koşullara mutlaka ses çıkarmamız gerekiyor. Bunu yapmazsak olmaz. Aksi takdirde birileri bizi istediği gibi yönlendirir.
İsmet: Türkiye’de çalışma saatleri çok uzun ama bunun karşılığında geçinecek bir ücret alamıyoruz. Zaten patronlar bizlerin sosyal hayatlarının olmasını önemsemiyorlar. Sadece fabrikalarda çalışmamız isteniyor. Normal çalışma 8 saat olmalı. Bu yüzden kampanyanız çok anlamlı olacaktır.
Kampanyamızı yaygınlaştırmak için siz ne yapmak istersiniz?
İsmet: Herkesin kendi işyerinde bunu gündeme getirmesi ve yaygınlaştırması gerekiyor. Programlı ve aktif bir çalışma yürütülmeli.
Kampanyamızdaki talepleri haykırmak için 1 Mayıs’ta yerimizi alacağız. Sizi, ailenizi ve çevrenizi yanımızda görmek isteriz. Bize destek vermek için ne gibi çalışmalar yapmak istersiniz?
Şafak: Daha önce 1 Mayıs’a katıldım. Mutlaka katılmak gerekir. Ben bu 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılacağım ve kuzenlerimi de getireceğim.
İsmet: Mutlaka katılacağım. İstanbul’a yeni geldim. Daha önce Fransa’da 1 Mayıs’a katıldım. Ama işçilerin sorunları ve işçilere yönelik saldırılar dünyanın her yerinde aynı. Taşeronlaştırma, sosyal hak gaspları, örgütsüzleştirme, sendikasızlaştırma, iş güvenliğinin olmaması gibi… İşçiler ancak birleşerek ve bir araya gelerek başarıya ulaşabilir. Alanlarda birlik olmazsak patronlar diyecek ki “işçiler daha burada birlik olamıyorlar, işyerlerinde mi bir şeyler yapacaklar?” Bu yüzden 1 Mayıs’a katılmak ve alanlarda birlik olmak çok önemli. 1 Mayıs’a sadece işyerlerimizde yaşadığımız sorunlar için değil demokratik sorunlarımız, Kürt sorunu, Ermeni sorunu, kadına şiddet sorunu ve daha birçok sorun için de katılmak gerekir.
UİD-DER: Teşekkürler.
İşsizlik Böyle Azalıyor!
Son Eklenenler
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...