Buradasınız
Kumarla Köşeyi Dönenler Neye Dönüyor?
Gebze’den bir petrokimya işçisi
Günümüzde fabrikalarda, işyerlerinde “kolay yoldan para kazanma” hayaliyle şans ve bahis oyunları oynamak gitgide yaygınlaştı. Teknolojiyle birlikte kumarhane herkesin cebine girdi. Her molada, her köşede tüm başlar cep telefonlarına eğiliyor, değişik adlar altında kumar, bahis oyunları oynanıyor. Eskiden, “tüm kötülüklerin anası” diye adlandırılan başlıca kötülüklerden sayılan, aile dağıttığı, yuva yıktığı söylenen, uzak durulan kumar şimdilerde herkesin birbirini teşvik ettiği bir “kurtuluş yolu” olarak görülüyor.
Ekonomik yıkımın bedelini işçi sınıfına ödeten iktidar ve patronlar bizi sefalet koşullarında yaşamaya mahkûm ediyorlar. Sefalete düşürülen insan bir çıkış görmediğinde her türlü çareye başvurabilir. Bu durumun farkında olan sermaye sahipleri, milyonlarca işçinin umudunu kumar, bahis, kripto para gibi şans oyunlarına bağlaması için her şeyi yapıyorlar. Böylece pervasızca sömürdükleri, sırtından büyük kârlar kazandıkları işçileri başka bir tuzağa düşürerek bu yolla da kasalarını doldurmayı başarıyorlar. “Şansın varsa köşeyi dönersin” gibi argümanlarla emekçileri kolay yoldan zengin olma hayallerine sürüklüyorlar. Sınıf atlamanın, bireysel kurtuluşun mümkün olabileceği yanılsamasına itiyorlar. İşçilerin örgütlenerek haklarını aramalarını engelleyerek onları sahte hayallerle oyalıyor, kendileri rahatlarına bakıyorlar.
Para parayı çeker derler. Para sermaye sınıfında olduğundan, onlar kumar, bahis oyunları oynatarak milyarlar elde ederken, işçilerse para kaybediyor. Ama sorun biraz para kaybetmekle sınırlı kalmıyor. Kumar illetine bulaşan pek çok kişi borç batağına saplanıyor. Ailesinin huzuru, psikolojisi altüst oluyor. Bireysel kurtuluş hayalleriyle oyalanan işçiler gitgide yozlaşıyor, doğruluk, dürüstlük, alın teriyle para kazanma gibi erdemleri kaybediyor. Çoluk çocuğunun rızkını, arkadaşlarından “borç” diyerek aldığı parayı da kumarda kaybeden, geri ödemeyen güvenilmez, düzenbaz insanlara dönüşüyorlar. İçinden geçtiğimiz dönemde bu durumun yaygınlaşması, böyle insanların sayısının artması ise tesadüf değildir. Sefalete neden olanlarla bu kötülükleri en tepeden en aşağıya kadar dizginsizce kışkırtıp besleyenler aynıdır.
Bir düşünelim. Umutların buralarda tüketilmesi, kumarın yaygınlaşması kimin çıkarına? Bugün yaşanan kriz sürecinde işsizliği, sefaleti, açlığı biz işçi ve emekçiler yaşıyoruz. Acıyı, kederi biz çekiyoruz. Patronlar ise lüks, sefahat ve bolluk içindeki yaşamlarına devam ediyorlar. İşçilerin bir araya gelmesi, birleşmesi, birinin diğerinin derdine ortak olması onların asla işine gelmez. Herkesin bireysel menfaat peşine düşmesini isterler. Kumarı işçilerin, emekçilerin önüne kurtuluş yolu olarak sürerken ne yaptıklarını çok iyi biliyorlar. İşçileri bir araya gelip mücadele etmekten alıkoyan, bireysel kurtuluş yollarında umutlarını tüketen kumarın yıkıcı sonuçlarını biz yaşıyoruz, onlar sadece kârlarına bakıyorlar. Bize kurdukları tuzaklar sayesinde düzenlerini sürdürüyorlar.
Aldatmacalara kanmayalım. İşçiler birlik olsa dünya yerinden oynar, yepyeni bir yaşam kurulur. İşçiler bölünüp parçalanırsa toplumsal ilişkiler çürür, insanlık için tehlike büyür. Biz işçilerin gerçek kurtuluşu, bütün ülkelerin işçilerinin birleşmesi ve tek yumruk olarak kapitalist düzeni yerle bir etmesine bağlıdır. Sefaletten kurtulmak, refaha kavuşmak için tek çaremiz birlik olmak, örgütlenmek ve mücadele etmektir.
- Kumarla Köşeyi Dönenler Neye Dönüyor?
- Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Örgütlü Mücadeleye
- “Geçinemiyorsan Memleketine Dön”
- Neden Hayattan Sıkılıyoruz?
- Rakip Değiliz
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- Sağlık Alanında Birleşik Mücadele Şart!
- İyi ki Varsın UİD-DER
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- Çocuklar Öldürülmesin Şeker de Yiyebilsinler
- Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
- İlk Adımlarını Direnişte Atan, “Eylem” Adını Alan Çocuklarımız
- “Kim Uğraşacak Şimdi” Deme, Aradığın Çözüm Sende…
- “Hayal Vergisi” de İster misin?
- Bu Akşam Yemekte Tağşişli Gıda Var!
- “Bir Yemeklik Bamya”
- Kim Viral Olmalı?
- Sınıfına Ters Düşme!
- Asıl Hırsız Kim?
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın sahte enflasyon verilerine dayanarak 2025 yılı için kamu emekçilerine yaptığı yüzde 11,54 oranındaki zam, kamu emekçileri tarafından ülke genelinde protesto edildi. 13 Ocakta iş durduran KESK, Birleşik Kamu-İş, Hür-Sen, ASİM-Sen...
- Aylardır uzmanların, siyasetçilerin, patronların hatta uluslararası finans kuruluşlarının yaptığı tartışma, analiz ve hesaplamaların sonunda 2025 yılı için asgari ücret 22 bin 104 lira olarak açıklandı. Bu açıklamayı, Türkiye İşveren Sendikaları...
- Günümüzde fabrikalarda, işyerlerinde “kolay yoldan para kazanma” hayaliyle şans ve bahis oyunları oynamak gitgide yaygınlaştı. Teknolojiyle birlikte kumarhane herkesin cebine girdi. Her molada, her köşede tüm başlar cep telefonlarına eğiliyor,...
- Balıkesir Gönen’de bulunan Arıtaş Kriyojenik’te 19 Aralıkta başlayan grev 10 Ocakta anlaşmayla sonuçlandı. DİSK/Emekli-Sen 11 Ocakta Türkiye genelinde İzmir’den Trabzon’a, İstanbul’dan Denizli’ye pek çok ilde “TÜİK Verileri Kirli ve Yalan; Açlık,...
- Aralık ayında Birleşik Metal-İş sendikasının örgütlü olduğu Hitachi Energy, GE Grid Solutions, Schneider Elekrik, Arıtaş Kriyojenik ve Green Transfo fabrikalarında peşi sıra grevler başladı. Çok geçmeden de sermaye sınıfının tatlı kârlarını düşünen...
- İzmir Buca’da sendikal baskıların ve işten atma saldırısının devam ettiği Telus önünde direniş başladı. Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri ve ardından Metropol İnşaat adlı taşeron şirketler bünyesinde çalışan inşaat...
- Yeni bir yılın, 2025’in ilk günlerini yaşıyoruz. Ama işçi ve emekçilerin yüreğinde “yeni” olanın getirdiği heyecan ve umut yerine büyüyen endişeler ve kasvet var. Takvim yaprakları hariç hayatımızda değişen tek şey yaratılan ekonomik yıkımın...
- Her Aralık ayında izlediğimiz asgari ücret tiyatrosu bu yıl çok daha trajik bir şekilde sonuçlandı. Resmi enflasyonun, TÜİK’in uydurma rakamlarıyla bile yüzde 47 olduğu, ENAG’a göre yüzde 87 olduğu bir süreçte asgari ücrete sadece yüzde 30 zam...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 2024-2026 dönemi için yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine Schneider Elektrik’in Manisa ve Kocaeli...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde, İZENERJİ, İZELMAN, Ege Şehir Planlama, İZFAŞ şirketlerinde çalışan DİSK/Genel-İş Sendikasında örgütlü işçiler maaş, yılsonu ikramiye ve eğitim alacakları ödemelerinin geç ve eksik yapılmasını protesto etmek...
- UİD-DER’li emekçi kadınlar olarak, bir grup Polonez direnişçisi kadın kardeşimizle güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Direnişçi bir ablamız “bize hep ‘aman kurulu düzenimiz bozulmasın’ düşüncesini bellettiler” dedi. Bu söz üzerine uzunca sohbet ettik...
- Polonez işçileri 173 gün süren mücadelelerinin kazanımla sonuçlanmasının ardından fabrika önünde kurdukları direniş çadırını halaylarla, sloganlarla kaldırdılar. 7 Ocakta direniş alanında zaferlerini kutlayan işçiler, davul zurna eşliğinde halaylar...
- İktidar ve sermaye sınıfının saldırıları böylesine ağırken işçilerin birlik olamayacağını düşünmek kime yarar sağlar? Bu düşünce doğru bir akıl yürütme yöntemi olabilir mi? Karşımızdaki yıkım tablosu, işçilerin birleşmek dışında bir çıkış yolu...