Buradasınız
Sosyal-İş’ten Sendikal Örgütlenme Üzerine Rapor
Basın açıklaması 26 Eylül Çarşamba günü saat 11.00’da Sosyal-İş Sendikası Genel Merkezi’nde gerçekleştirildi. Ebetürk konuşmasına sendikaların mevcut durumuna değinerek başladı. Ebetürk, yeni yasa tasarısıyla neler hedeflendiğini anlattı. Son zamanlarda medyada, Çalışma Bakanlığı’yla yapılan görüşmeler sonucunda yasa tasarısı üzerinde “mutabakat” sağlandığının ifade edildiğini belirten Ebetürk, DİSK’in bu toplantıya kesinlikle katılmadığını ve bu yasaya hem usulden hem de esastan karşı olduklarını ifade etti.
12 Eylül’ün Türkiye’de sendikal örgütlenmeye ağır bir darbe vurduğunu belirten Ebetürk, yıllar içinde sendikalı işçi sayısının yüzde 20’lerden yüzde 5,9’a gerilediğini dile getirdi. Ebetürk şöyle konuştu: “Bu açıdan bakıldığında sendikal hak ve özgürlükleri geliştiren, güvence altına alan bir mevzuata ve bu mevzuatın gerçek anlamda uygulanmasına ihtiyaç vardır. Ancak Meclis’te görüşülmeyi bekleyen Toplu İş İlişkileri Yasa Tasarısı, bu ihtiyacı karşılamaktan fersah fersah uzaktır.” AKP hükümetinin “işçilere müjde” diye sunduğu tasarının aslında işçiler açısından ciddi hak kayıpları doğurduğunu ifade eden Metin Ebetürk, hazırladıkları raporda bu tasarının ortaya çıkaracağı sorunları sıraladı.
İşkolu-işyeri barajlarının, grev yasaklarının, yetki itirazı sorununun, grev erteleme ve grev hakkının kötüye kullanılmasının, toplu sözleşmenin içeriği ve uygulanması noktasındaki sorunların yeni Toplu İş İlişkileri Yasa Tasarısı ile devam edeceği ifade edildi. Metin Ebetürk, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Tasarının yasalaşması ve ilk 4 yıl yüzde 1, sonraki 2 yıl yüzde 2 ve ardından yüzde 3 işkolu barajının uygulanması ile birlikte, hali hazırda toplu iş sözleşmesi imzalayan birçok sendika, barajın altında kalacaktır. Zaten oldukça sınırlı olan toplu sözleşme düzeyi daha da gerileyecektir. ILO normları ve ILO’nun uyarıları doğrultusunda tümüyle kaldırılması gereken barajlar sürdürülerek, Türkiye’de sendikal örgütlenmeye bir darbe daha vurulacaktır. Talebimiz açık ve nettir. Asgari olarak ILO sözleşmeleri, norm ve standartları ile uyumlu, yasaksız-barajsız bir sendikal mevzuat istiyoruz, sendikalaşma, toplu pazarlık ve grev hakkının gerçek anlamda güvenceye kavuşturulmasını talep ediyoruz. Bu taleplerimiz ışığında her türlü mücadeleyi yürütmekten geri durmayacağımızı da ilan ediyoruz.”
İspanya: “Devrim Devrim!”
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- ASM Çalışanları İş Bıraktı: “Eziyet Yönetmeliğine” Hayır!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Patronların Elindeki Koz: Sendika Yetkisine İtiraz
- Sağlık Çalışanlarından Eylem: “Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!”
- Türk-İş’ten Ankara Mitingi: “Zordayız, Geçinemiyoruz”
- Sağlık Emekçileri: Eziyet Yönetmeliği İstemiyoruz
- DİSK: “Sendikal Hakların Önündeki Engeller Kaldırılsın!”
- Fernas İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- DİSK Ankara’da İşçi Buluşması Gerçekleştirdi
- Madencilerin Ankara Yürüyüşü, Öğretmenlerin Hak Gasplarına Karşı Mücadelesi Sürüyor
- DİSK’li İşçiler İstanbul’dan Seslendi: “Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet İstiyoruz!”
- Türk-İş’ten Eş Zamanlı Eylemler
- DİSK’li İşçiler Mersin’de “Gelirde Adalet, Vergide Adalet” Dedi
- Polonez İşçileri Saldırılara Rağmen Mücadeleye Devam Ediyor
- Sendikaların Eylemleri Devam Ediyor
- Türk-İş’ten Türkiye Genelinde Eylemler
- İstanbul’dan Antep’e İşçiler Hakları İçin Mücadeleye Devam Ediyor
- Belediye İşçileri Saldırılara Karşı Mücadele Ediyor
Son Eklenenler
- Bir film sahnesi: İngiltere’de bir madenci bandosu, Rodrigo’nun gitar konçertosunu çalmaktadır. Madencilerin emektar ellerinden ahenkli melodiler akıp giderken arka planda hükümet tarafından kapatılmak istenen bir madenle ilgili toplantılar, yürüyen...
- Bugün 18 Kasım. Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli bir yer tutan Netaş Grevinin yıldönümü… Netaş işçileri, 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin baskı koşullarında bile işçilerin örgütlülüğünün patronları alt edebilecek güçte olduğunu...
- UİD-DER, grevlerinin 81. gününde MKB Rondo işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım” pankartı ile grev yerine yürüyen işçiler; “MKB İşçisi Yalnız Değildir”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması”...
- Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ilk olarak 2001 yılında gündeme getirildi ancak AKP iktidarı 2018’de işçilerin iradelerinin dışında bu sistemi zorunlu hale getirdi. 2018 yılından beridir işçilerin maaşlarından her ay bu kandırmacaya para...
- As Plastik işçileri grevlerinin 58. gününde İstanbul Marmarapark AVM’de As Plastik ile iş ilişkileri olan Mavi Jeans önünde basın açıklaması yaptı. Toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması halinde 26 Kasımda greve çıkacak olan DİSK/Genel-İş...
- 100 küsur günü geride bırakan Polonez direnişine, kadın işçilerin kararlılığı damgasını basıyor. Sendikaları Tekgıda-İş’te örgütlenen işçiler sendika düşmanı patronları tarafından işlerinden atıldılar. Direnişe geçtiler, işlerine örgütlü bir biçimde...
- Geçtiğimiz günlerde İzmir’in Selçuk ilçesinde baraka gibi bir evde, elektrikli sobanın devrilmesiyle çıkan yangında en büyüğü 5 yaşında olmak üzere 5 kardeş hayatını kaybetti. Bu sırada hurda toplamaya giden anne eve döndüğünde çocuklarının cansız...
- Narin, Leyla, Sıla ve niceleri. Haberlerde duyuyoruz onların adlarını. Bir süre gündemde kalıyorlar, sonra unutuluveriyorlar. Oysa hafızayı diri tutmak gerekir mücadeleyi sürdürebilmek için. Bizler de bu mektubu, yaşananları unutmamak, unutturmamak...
- Son zamanlarda pek çok insanın aklında, dilinde aynı sorular var: Biz nasıl bir toplum olduk böyle? Nasıl olur da insanlar bu kadar kötü olabilir? Teşbihte hata olmaz derler. Toprağı düşünelim. Toprakta her zaman zehirli bitkiler yetişebilir. Ama bu...
- İşyerinde, mahallede, parkta, sokakta, kahvede… Sohbetler döner dolaşır hep aynı soruya bağlanır: “Ne olacak bu memleketin hali?” Soru bakidir, cevabı ise yaşadığımız koşullara, ait olduğumuz sınıfa göre değişiklik gösterir. Çünkü işçi ve...
- Şair “Kuşların vurulduğu zamandır şimdi” demiş. Gerçekten de haksızın haklı, hırsızın namuslu, haydudun yiğit sayıldığı zamandır şimdi. Her gün yeni bir “bu kadarı nasıl olur?” sorusuyla başlıyoruz güne. Geçtiğimiz günlerde Bursa’da bir tekstil...
- Yaklaşık iki ay boyunca hakları için mücadele eden, bu süreçte polisin ve jandarmanın saldırısına maruz kalan, gözaltına alınan Fernas işçilerinden biri arkadaşlarından birinin çocuğunun ilk adımını direniş alanında attığını söylemişti. Bir başka...
- Bir an için hafızamızı kaybettiğimizi düşünelim. Annemizin, babamızın, kardeşlerimizin, evlatlarımızın kim olduğunu, nereli olduğumuzu, yaşadığımız evi, ne iş yaptığımızı hatırlamadığımızı hayal edelim. Bütün yüzlerin, sokakların yabancı olduğunu...