Buradasınız
İzmir Konak Kadın Doğum Hastanesi 63 İşçiyi İşten Attı
İzmir Konak Kadın Doğum Hastanesi’nde taşeron şirket işçisi olarak çalışan 63 işçi, 31 Aralıkta işten atıldı. Yeni yıla işsiz giren 34 kadın 29 erkek işçi, 1 Ocakta hastane önünde eylem yaptılar.
Konak Kadın Doğum Hastanesi’nde, 2012 yılının son gününde, taşeron firmalarla ihale yapıldı. Eski taşeron şirket ihaleyi kaybetti. İhaleyi alan yeni taşeron şirket, yıllardır aynı hastanede çalışan 63 işçiye, “Bütün haklarınızı bırakın bizim firmamızda çalışın” dedi. Yıllardır aynı hastanede çalışan, kıdem ve ihbar tazminat haklarını kaybetmek istemeyen 63 işçi, taşeron şirketin imzalatmak istediği “bütün haklarımı aldım” yazan kâğıtları imzalamadı. İşçiler, var olan haklarını kaybetmeden çalışmaya devam etmek istediklerini söylediler. Taşeron şirket patronu, haklarına sahip çıkan 63 işçiyi kapı önüne koyarak işsizliğin kucağına attı.
2013 yılına işsiz giren 63 işçi, hastanenin önünde basın açıklaması yaptı. İşten atılan işçilerden biri olan Mustafa Gülçetin şunları söyledi: “Hastanedeki temizlik kadrosunu elinde bulunduran taşeron firma yeni ihaleyi alamadı. Bu nedenle ihaleyi alan bir başka taşeron firma, çalışma şartı olarak çalıştığımız yıllarda kazandığımız hakların hepsini bırakmamızı ve kendi şirketlerine gelmemizi istedi. Biz onca yıl çalışmışız, bizden haklarımızı bırakmamızı istiyorlar. Bu isteklerini kabul etmeyince bizi işten çıkardılar. Hakkımızı savunuyoruz diye kapı dışarı edildik. Ne yazık ki yeni yıla işsiz girdik. Sorunumuzun bir an önce çözülmesini ve işimizin başına dönmeyi istiyoruz.”
İşsiz kalanlardan Gülsüm Şahinbaş, açıklama sırasında baygınlık geçirerek bir anda yere yığıldı. Arkadaşları tarafından kaldırılıp sedyeye konulan Şahinbaş, işten çıkarıldığı Konak Doğum Hastanesi’ne kaldırıldı. Bir çocuk annesi Gülsüm Şahinbaş, eşi Hasan Şahinbaş’ın da aynı hastanede çalışırken geçtiğimiz yıl işten atıldığını ifade etti.
İşten çıkartılan işçilerden Aziz Önal ise, kendilerini işten atan taşeron şirkete ve hastane yönetimine öfkesini şu sözlerle dile getirdi: “İhaleyi alan yeni taşeron firma, ipi boynumuza geçirdi, bizi intihar etmeye mahkûm etti. Burada herkes 800 liraya çalışıyor. Elektrik, su faturası, ev kirası derken ayın sonunu zor getiriyoruz. Çocuklarımızı zor okutuyoruz. İşimiz de yok artık. Hastane yönetimi de sahip çıkmıyor bize. Bu hastaneye 10 yıl, 20 yıl hizmet veren işçileri çıkartıyorlar. Bizim sesimizi kim duyacak?”
“Savaş Tanrısı”
- Patronların Hak Arayan İşçiye Tahammülü Yok
- Xiaomi Salcomp’ta İşten Atmalar Protesto Edildi
- Hacettepe Üniversitesi’nde İşten Atma Saldırısı
- Ezberler ve Gerçekler: “İş Çok, İş Beğenen Yok!”
- Cumhuriyet Gazetesinde Sendikalı İşçi Kıyımı
- Esenyurt’ta A101 İşçisi Kod 46 ile İşten Atıldı
- 65 İşçiyi Daha İşten Çıkardılar
- Ekmekçioğulları Metal’de İşten Atma Saldırısı
- Özer Elektrik’te İşten Atmalar Protesto Edildi
- İşten Çıkarma Yasağı İşten Çıkarmayı Engelliyor mu?
- Akwel’de İşten Atmalara Karşı İş Durdurma Eylemi
- TPI Kompozıt’te İşten Atma Saldırısı
- VIP Tekstil’de İşten Atmalar Protesto Edildi
- DERİTEKS, Üyelerinin İşten Atılmasını Protesto Etti
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...