Buradasınız
GSS: Yalan Rüzgârından Yalan Kasırgasına
Kartal’dan bir kadın işçi
Pek çok insan hatırlayacaktır; yıllar evvel televizyonlarda yayınlanan bir dizi vardı. Adı Yalan Rüzgârı idi. Bu dizideki kahramanlar birbirlerine yalanlar söylüyor, birbirlerini aldatıyordu. Diziyi izleyenler “pes artık, bu kadar da olmaz” diyor, heyecanla gelecek bölümü bekliyorlardı. Yalan Rüzgârı’nın başladığı saatlerde herkes evinde oluyor, sokaklar sessizleşiyordu. Doğrusu AKP’nin referandum afişlerini gördüğümde aklıma bu dizi geldi. İktidardakilerin referandum kampanyası adeta bir Yalan Rüzgârı gibi. Hatta ne rüzgârı, adeta her şeyi önüne katıp sürükleyen bir yalan kasırgası gibi!
Mesela AKP’nin referandum afişlerinde, televizyonların kamu spotlarında bir “müjde” var. Aylık 53 lira karşılığında herkese sağlık güvencesi sağlanacağı müjdeleniyor. Afişlerdeki yüzler, reklamlardaki yaşlı insanlar huzur içinde gülüyor. Gerçekleri bilmesek “yaşasın, sadece 53 liraya hepimiz bu insanlar gibi sağlıklı, huzurlu ve mutlu olacağız” demek işten bile değil. Oysa bu “müjde”nin arkasında referandumda “evet” oylarını arttırmak için büyük bir kandırmaca var. AKP, sistemin tıkanması üzerine yoksulların başına bela olan GSS uygulamasında birkaç küçük değişiklik yapmak zorunda kaldı. Bu değişiklikleri alladı pulladı “müjde” diye pazarladı. Meşhur deyimle “yerseniz” buyurun!
Aslında gerçek şu: Zorunlu Genel Sağlık Sigortası uygulaması herkese sağlık sigortası sağlanacağı propagandasıyla 2012’nin Ocak ayında getirildi. Bu tarihten Aralık 2016’ya kadar yaklaşık 25 milyon insana gelir testi yapıldı. Bu insanların bir kısmının geliri çok düşük olduğundan prim desteği sağlandı. Ancak bu insanların pek çoğu çok yoksul oldukları için prim borçlarını ödeyemediler. Borçları birikenler sağlık hizmetlerinden yararlanamazken devlet yoksulların yakasına yapışmaya ve bu parayı onlardan almaya kararlı olduğunu gösterdi. Sağlık sigortası umudu biriken borç yüküyle kâbusa dönüştü, sağlık hizmeti hayal oldu. GSS prim borcunu ödeyemeyen 5 milyon insan var. Aylık geliri asgari ücretin üçte birinden az olduğu için devlet tarafından prim desteği sağlanan 6 milyon 683 bin kişi var. Bu koyu bir sefalet tablosu değil mi? Afişlerin, reklamların, kamu spotlarının yalan söylediği açık değil mi? Sağlık hizmeti son derece kalitesiz olmasına rağmen, primimizi ödesek de 14 ayrı kalem katkı-katılım payı ve ilave ücret ödediğimizse hiç dile getirilmiyor.
Şimdi, prim borcunu ödeyemeyeceği belli olan milyonlarca insan “yeniden yapılandırma” adı altında devlete prim ödemeye zorlanıyor. Sözde ödenememiş eski borçlar yeniden hesaplanacak, hesaplanan yeni borcun 1 Nisan tarihinden itibaren 12 ay içerisinde peşin veya taksitle ödenmesi halinde faiz uygulanmayacak ve bu defa gelire göre artan bir rakam üzerinden değil, 53 liralık sabit prim miktarı üzerinden sağlık sigortası sağlanacak. Sağlık hizmetinin ücretsiz olması gerekirken, en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamayan, karnını doyuramayan insanlardan her ay 53 lira prim alınacak. Üstelik “borçlarını” ödemeleri de istenecek. İşte size “müjde”!
İşçi ve emekçiler olarak kendimizi bu yalan kasırgasından kurtarmak için sayılı saatlerin kaldığı referandumda HAYIR dememiz çok önemli!
Yarınlara Merhaba Demek İçin HAYIR!
- Çorlu Tren Katliamı Davası Sonuçlandı: “Üst Düzey Sorumlular da Yargılanmalı”
- İş Cinayetlerine, Düşük Ücretlere, Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Sağlık Çalışanlarından Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- 2024: Emeklilere Zulüm Yılı
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Tahsin İncirci Yaşamını Yitirdi, Besteleri Yaşayacak
- Faruk Türkoğlu Sonsuzluğa Uğurlandı
- “Emekli Boş Durmasın, Çalışsın Diyenlerdir” Bu Toplumun Sırtına Yük!
- 84 Yaşında Bir İnsan Neden İş Arar?
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Kuruldu
- Sel Gider Kum Kalır
- İlet’ten İliç’e Mükellefiyetten Bugüne
- Bizim Çocuklarımız Onlar
- “Eşimle Birlikte Kahvaltı Ancak Yıllık İzinde”
Son Eklenenler
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...