Buradasınız
DİSK: Taşeron İşçilere Ayrımsız-Koşulsuz Kadro!
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
DİSK, hükümetin taşerona kadro açıklamalarıyla ilgili görüş ve taleplerini duyurmak üzere bir basın toplantısı gerçekleştirdi. DİSK Genel Merkezinde yapılan toplantıya DİSK Genel Başkanı Kani Beko, Disk Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, DİSK Genel Başkanı Yardımcısı Cafer Konca ve DİSK Yönetim Kurulu Üyesi Kanber Saygılı, DİSK’e bağlı sendikaların ve şubelerinin yöneticileri katıldı.
DİSK’in taşeron işçilerin durumuyla ilgili görüşlerini DİSK Genel Başkanı Kani Beko açıkladı. Konuşmasına başlarken, taşeron çalışma biçiminin AKP iktidara geldikten sonra kamuda ve belediyelerde esas istihdam biçimi haline geldiğini hatırlatan Kani Beko, yüz binlerce taşeron işçisinin yıllardır akla, mantığa, hukuka ve insan haklarına aykırı biçimde çalıştırıldığını, taşeron şirketlere kamudan büyük bir gelir transferi sağlandığını ifade etti.
En baştan beri DİSK’in tüm taşeron işçilerine ayrımsız, kayıtsız, şartsız kadro talebini dile getirdiğinin altını çizen Beko, “bugün geç de olsa bu istihdam biçimine kamuda son verileceğinin ilan edilmesi asla ve asla lütuf değildir” dedi.
Kani Beko, taşerona kadro hazırlıkları sürecinde sosyal diyalog mekanizmalarının işletilmediğine, açıklamaların üzerinden10 gün geçmesine rağmen taslakların sendikalarla paylaşılmadığına dikkat çekti.
İşçiler arasında endişeye yol açan konularda hükümeti uyarmak üzere, DİSK Yönetim Kurulu’nun yaptığı değerlendirmeleri açıkladı.
DİSK Yönetim Kurulunun dikkat çektiği talepler şöyle:
- Yerel yönetimlerde çalışan taşeron işçiler kamu işçisi olarak kadroya alınmalıdır.
- KİT’lerde çalışan taşeron işçiler de kadroya alınmalıdır.
- Güvenlik soruşturması ayrımcılık ve tasfiye yaratır. Taşeron işçilerin kadroya alınmasında güvenlik soruşturması koşulu olmamalı, adli sicil kaydı yeterli olmalıdır.
- Sınav koşulu keyfilik yaratır. Taşeron işçinin kadroya alınmasında sınav koşulu aranmamalıdır.
- İkinci sınıf kamu işçiliğine hayır - haklar eşit olmalı! Kadroya alınan işçilerin ücretleri aynı işi yapan diğer kamu çalışanları ile aynı olmayacak. Kadroya alınan işçilerin sendika üyelikleri, kamu toplu sözleşme kapsamında olmaları ve grev hakları konusunda diğer işçilerden farklı, istisnai, sınırlandırıcı bir düzenleme kabul edilemez.
- Geçmiş kayıplar karşılanmalı ve feragat koşulu aranmamalı. Taşeron işçiler yıllardır yasaya aykırı biçimde muvazaalı (hileli) olarak çalıştırıldı. Taşeron işçiler ve sendikalar tarafından açılan ve kazanılan çok sayıda dava söz konusudur. Uygulanmayan çok sayıda yargı kararı var… Yapılan açıklamalara göre, kadroya geçmek isteyen işçilerden bu dava ve alacaklarından feragat etmeleri istenecek. Aksi takdirde bu işçiler kadroya alınmayacak. Kadroya alınan kamu işçilerinin hukuksuz bir uygulamayla ortaya çıkan geçmiş kayıpları karşılanmalıdır… Kadroya alım süreci bizlerle müzakere edilerek ve mutabakata varılarak yürütülmeli ve ayrımcı uygulamalardan kaçınılmalıdır.
DİSK Genel Başkanı, konuşmasının sonunda bütün taşeron işçilerine ayrımsız-koşulsuz kadro talebini dile getirdi ve taşeron sistemi tümüyle ortadan kaldırılana kadar mücadeleyi sürdüreceklerini ifade etti:
“Taşeron sistemi iflas etmiştir. Kamuda taşeron uygulamasından vazgeçilmesi bu iflasın tescilidir. Ülkeyi yönetenler, hukukun, aklın ve vicdanın etrafından dolanmaya kalkmamalıdır. Yapılması gereken kamudaki ve yerel yönetimlerdeki tüm taşeron işçilere ayrımsız, koşulsuz kadro hakkının tanınmasıdır.
Öte yandan taşeron düzeni özel sektörde de ciddi hak kayıpları ve mağduriyetler yaratmaktadır. Özel sektördeki taşeron uygulamaları da masaya yatırılmalıdır. Buradan bir kez daha ilan ediyoruz ki taşeron sistemini tümüyle ortadan kaldırana kadar mücadelemiz sürecektir!”
- İzBB ve Turkcell Global Bilgi İşçileri İşten Atma Saldırısına Karşı Mücadele Ediyor
- Tekstil İşçileri Sendika Düşmanlığına, Beltur İşçileri Düşük Ücretlere Karşı Mücadele Ediyor
- “Rehabilitasyonda Patronlar Kâr Peşinde, Öğretmenler Geçim Derdinde!”
- “Patronlara Değil Eğitime Bütçe!” Eylemi
- Kamu Emekçileri Sefalet Ücretine Karşı İş Bıraktı
- Sendikal Baskılara, Ücret Gaspına, Şiddete Karşı Eylemler
- Polonez İşçileri Fabrika Önünde Kazanımlarını Kutladı
- Perfetti Van Melle’de Direniş Kazanımla Sonuçlandı
- Sefalet Dayatmasına Karşı Eylemler Sürüyor
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Polonez İşçilerinin “Anayasal Hak Yürüyüşü”
- Sendika Düşmanlığı ve Ücret Gaspına Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
- Belediye ve Tekstil İşçilerinden Hak Gasplarına ve Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- KESK Ankara Mitingi: “Geçinemiyoruz! Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz!”
- DİSK: Gözaltılar Derhal Serbest Bırakılsın
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- ASM Çalışanları İş Bıraktı: “Eziyet Yönetmeliğine” Hayır!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
Son Eklenenler
- Aralık ayında tüketici fiyatlarının yüzde 1’in biraz üzerinde yükseldiği, yıllık enflasyonunsa azalarak yüzde 44 civarında gerçekleştiği açıklandı. Bu oranlara bakarak enflasyonun hız kestiğine, ücret zamlarının “beklenen enflasyona” göre belirlenip...
- 2025 yılı için asgari ücret zammı, TÜİK’in sahte rakamlarıyla açıklanan enflasyon oranının dahi altında kalan yüzde 30 olarak belirlendi. Patronlar da işçilere bu sefalet zammını dayatıyor. Şubat ayıyla beraber zamlı ücretlerin açıklanması sonrası...
- İş kazaları ve iş cinayetleri dur durak bilmiyor. Sermeyenin aç gözlülüğü işçileri yaşamından ediyor. Balıkesir’de bulunan ZSR Patlayıcı üretim tesisinde, 24 Aralık 2024’te gerçekleşen patlamada 11 işçi yaşamını yitirdi. Patlama sonrasında Balıkesir...
- Maraş ve Hatay başta olmak üzere 11 şehirde çok büyük yıkım yaratan, yaklaşık yüz bin insanın hayatını kaybettiği, on binlerce insanın yaralandığı, milyonlarca insanın yaşamının derinden etkilendiği 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti....
- Siyasi iktidarın ekonomi politikalarının hedefi belli: Ekonomik yıkımın bedelini işçi ve emekçilere ödetmek, on milyonlarca işçinin, emekçinin, emeklinin açlığa talim etmesi pahasına sermayeyi dizginsizce büyütmeye devam etmek. Soygunun, talanın...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti. Aradan geçen zamanda depremlerin yarattığı yıkımın, ortaya saçılan yolsuzlukların, usulsüzlüklerin ve boş vermişliğin hesabı sorulmadı. Siyasi gelişmelerle, yaratılan yapay gündemlerle yaşanan felaketin...
- İzmir Büyükşehir Belediyesinde 158 işçinin ücretsiz izne çıkarılması üzerine DİSK/Genel-İş Sendikası İzmir 1, 2, 3 ve 9 No’lu Şubeleri 3 Şubatta direnişe başladı. Sosyal-İş Sendikasının örgütlendiği Turkcell Global Bilgi’nin Siirt Şubesinde 4 işçi...
- Adalet Peşinde Aileleri Platformu, 6 Şubat depremlerinin 2’nci yılında Kadıköy İskelesi önünde anma programı düzenledi. 2 Şubatta düzenlenen anmada “Rant Uğruna Ölenlerin Hesabını Sormaya Geldik! Susmak İhanettir, Hesap Sormak Görevdir!” yazılı...
- Çalıştığım işyerinde 60 yaşlarında bir abiyle sohbet ediyorduk. “Ne zaman emekli olacaksın?” diye sordu. “60 yaşında emekli olacağım” dedim. “Ooo senin işin çok zor yahu, o yaşa kadar çalışılır mı?” dedi. “Ama sen de emeklisin, hâlâ çalışıyorsun”...
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...