Buradasınız
Üniversiteler Çoğalıyor, Peki ya Nitelik ve İstihdam?
Kurtköy’den bir kadın işçi

Seçimler yaklaşırken egemenlerden biz işçilere ve emekçilere yönelik vaatler peşi sıra geliyor. Özellikle öğrenciler, genç seçmenler iktidarın hedefinde. İktidara geldikleri günden itibaren üniversite sayısını arttırdıklarına dikkat çeken AKP iktidarının sözcüleri bununla övünüyor ve eğitimde ilerleme kaydettiklerini belirtiyorlar.
Gerçekten de üniversite sayısı 2002’den bu yana hayli arttı! Peki, her yıl sayısı artan binlerce üniversiteli genci nasıl bir gelecek bekliyor? Bakkal açar gibi üniversite açan iktidar, bu üniversitelerde ne kadar nitelikli eğitim imkânı sağlayabiliyor? Bu sorulara cevap vermek için çok fazla düşünmeye gerek yok. Nitelikli bir eğitim için gereken şartlardan ve birikimden yoksun üniversiteler açılıyor. Üniversitelerde yeterli personel bulunmuyor, nitelikli hocaların büyük bir çoğunluğu muhalif oldukları için mesleklerinden ihraç edildi, uzaklaştırıldı. Üniversiteler açılıyor ama yeterli sayıda yurt olmadığı için her yıl öğrenciler barınma sorunlarını çözebilmek için ciddi bir bütçe ayırmak zorunda kalıyorlar. Çünkü gittikleri şehirlerde barınma sıkıntısı çeken öğrencilere müşteri gözüyle bakılıyor. Bilimsellikten uzak, niteliksiz okullarda niteliksiz öğrenciler yetiştiriliyor. Neredeyse sadece diploma sahibi olunmuş oluyor.
Üniversitelerin sayısı artıyor, fakat bu üniversitelerden mezun olan öğrencileri nasıl bir hayat, nasıl bir gelecek bekliyor? Üniversiteden mezun olduktan sonra hayatının kurtulacağı söylenen öğrenciler sahte hayallerle kandırılıyor, oyalanıyor. Kriz derinleşirken, işsiz sayısı da giderek artıyor. Resmi rakamlara göre 4 milyona yaklaşan işsiz sayısının bir milyondan fazlasını üniversite mezunları oluşturuyor. Kızı üniversiteden yeni mezun olan ve aylardır iş bulamayan bir baba şöyle sesleniyor iktidara: “Üniversitelerin sayısını attırıyorsunuz da, iş bulamadıktan sonra neye yarar?” Gelecek kaygısıyla dolu çoğu öğrenciye okumak artık anlamsız gelmeye başladı, gençler okulu bırakmak istiyor.
Üniversiteleri arttırmakla övünen, eğitimi dört duvar örüp okul açmaktan ibaret sanan iktidar gerçeklerin üstünü örtüp emekçi ailelerin ve evlatlarının gözünü boyayıp her şey yolunda görüntüsü çiziyorlar. Fakat artan işsizlik, derinleşen çelişkiler işçi ve emekçi ailelerin, yoksul aile çocuğu öğrencilerin gözünden kaçmıyor. Bu gidişe dur diyecekleri zamansa elbet gelecektir.
- Derbide Yeni Sezon Yaklaşıyor!
- KESK’ten “Gazze’de Kıtlık Yaşanıyor” Protestosu
- Digel Tekstil İşçilerinin Hak ve Onur Mücadelesi Devam Ediyor
- 17 Ağustos Depreminin 26’ıncı Yılı: Deprem Değil Yağmacı Düzen Öldürüyor!
- Evrensel Gazetesine Silahlı Saldırı
- Vergi Sorunu
- Kötü Çalışma Koşullarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
- İşyerinde Gelen Ölümler
- 3 Pişi ve Sabrın Ödülü
- Yas Tutmuyoruz, Mücadele Ediyoruz!
- Bu Bataklıktan Birlikte Çıkmalıyız!
- KESK Taleplerini Duyurmak İçin Alternatif TİS Masası Kurdu
- “Faizi Kim Uyguluyor, Bunu da Desene!”
- Hiroşima’dan Gazze’ye Umut İşçi Sınıfının Örgütlü Mücadelesinde
- Kamu İşçilerine Sefalet Protokolü
- Kamu İşçilerine Grev Yasağı ve Sefalet Dayatması
- BİRTEK-SEN Tekstil Raporunu Yayımladı
- Doğanın Değil Doların Yeşilini Sevenlerin Yasası
- Bomb Love, Savaş ve Çocuklarımız…
- 102 Günde 132 Kadın Öldürüldü Duydunuz mu?
Son Eklenenler
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.
- Hüzünlüsün, biraz durgun, biraz da dalgınsın kardeşim./ Evet ve tabii olmadan, hayat zor bizim için./ Her gün, günün en aydınlık, en sıcak, en soğuk, en kıpır kıpır saatinde/ Kapanmak dört duvar arasına, esaret saatlerine mahkum ve mecbur olmak...
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...
- Bombalarla yerle bir edilen Gazze’de artık ne sokak kaldı ne okul ne hastane… Ölüm çok, açlık derin… Açlığın ne olduğunu bilenler, “Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin” der. Çünkü açlık, insanın canının yavaş yavaş çekilmesidir, gözünün gördüğüne...
- İzmir Gaziemir Serbest Bölgede üretim yapan Digel Tekstil fabrikasında, sendikalı çalışmak istedikleri için işten atılan 15 işçinin direnişi devam ediyor. 14 Ağustosta TEKSİF Ege Bölge Temsilciliğinde, direnişçi işçiler ve sendika temsilcileri bir...
- İsrail devleti, Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürerek savaşın alevlerini büyütmeye devam ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki işçi ve emekçiler ise emperyalist savaşa karşı öfkelerini dile getiriyor, savaşın ortasında kalan sınıf...
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...