Buradasınız
Hangi Tarafta Yer Almalıyız?
Gebze’den bir metal işçisi
Yıllardan beri ne çok duyarız “Ortadoğu kaynayan bir kazan” sözlerini. Çocukluğumdan beri kim bilir ne çok işitmişimdir bunu. Neticede yaşanan her gelişme ne yazık ki bu sözü doğrular niteliktedir. Son günlerde yaşananlar malumunuz. Hatırlayacağınız üzere bir süre önce Kasım Süleymani’nin öldürülmesinin ardından İran, Irak’taki ABD üslerini bombaladı. Konu uzunca bir süre gündemde yer aldı, almaya da devam ediyor. Suriye, Irak, Libya, derken İran da çalıştığım fabrikada mola saatlerinde konuşulmaya başladı.
Konuyu arkadaşlarımızdan biri açtı, olan biteni anlattı. İran ve ABD arasındaki restleşmelere getirdi konuyu. Sohbet esnasında kimisi İran’ın güçlü olduğundan bahsetti kimisi de ABD’nin saatler içinde İran’ı vurup düşüreceğinden. Söylemler oldukça çeşitliydi. Bir arkadaşımız dedi ki “bu sefer biz kimin yanında olacağız?” Bazı arkadaşlar “tabi ki İran’dan yana olmalıyız, hem komşumuz, hem de Müslümanlar. Bunu tartışmaya gerek bile yok” cevabını verdiler. Kimisi de “olur mu öyle şey? ABD, İran’ı bitirdikten sonra sıraya bizi alır. Tarafsız kalmalıyız!” dedi. ABD’nin silah gücünden, dünyada söz sahibi olduğundan pek çok yaptırım uygulama gücü olduğundan bahseden de vardı, İran’ın bununla başa çıkacağını düşünen de. Biraz dinledikten sonra sohbete ben de dâhil oldum. Savaşın biz işçiler için ne kadar kötü bir şey olduğundan bahsettim. “Savaşta bizim gibi fakir fukara işçiler, gençler ölüyor. Bu savaştan bizim çıkarımız olamaz tabi ki de. Hatırlayın 2003’te ABD Irak’a bombalar yağdırırken herkes evinde film izler gibi izledi. Binlerce masum çocuk, kadın ve yaşlı yaşamını yitirdi. Onların suçu neydi? Evet, bizler taraf olacaksak tarafımız belli bizim gibi ezilen, sömürülen işçilerin yanında olacağız. Sömürücüler bir sınıf biz bir sınıf. Bizim tarafımız belli, onların oyununa gelmeyelim. Hani bir söz vardır ‘savaşı zenginler çıkarır, fakirler ölür’ diye. Onların istedikleri de bu zaten. Bizim tarafımız İranlı, ABD’li işçi kardeşlerimizden yana olmaktır” dedim. Kimden yana olmamız gerektiğini anlatmaya çalıştım. Kimisi hak verdi, kimisi sessiz kaldı kısacık mola saatimizdeki bu sohbette.
Ortadoğu’da sürekli bir gerginlik ve savaş durumu söz konusu ve ülkeyi yönetenler arkalarında durmamızı istiyorlar. Ama politika oluştururken bize sormuyorlar. Savaşları patronlar çıkarır kendilerine yeni pazar ve nüfuz alanları açmak için. Savaşları durduracak olansa işçi sınıfının örgütlü gücüdür. Biz işçiler örgütlenmeli ve sermaye sınıfının çıkarları için savaşlara “hayır” demeliyiz. Biz işçiler savaşacaksak eğer kendi sınıf çıkarlarımız için savaşmalı ve yarınlarımız olan çocuklarımıza yaşanılası sömürüsüz bir dünya bırakmalıyız.
Bu Rüya Hepimizin…
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- 7 Ekim’in Birinci Yılı: Emperyalist Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- Ukrayna Savaşının İkinci Yılı: Ukrayna’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşa Hayır!
- Filistin ve Ortadoğu’da Emperyalist Savaş Yangını Devam Ediyor
- Bütçe Holdinglere Akıyor, Holdingler Savaştan Besleniyor!
- Milyonlar Meydanlarda Filistin Halkıyla Dayanışmayı Büyütüyor
- Emperyalist Savaşa Karşı İşçilerin Uluslararası Dayanışmasının Önemi
- Savaş ve Biz İşçiler
- Akan Kan Bizim de Kanımızdır!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Büyüyor: Emperyalist Savaşa Hayır!
- Japon Doro-Çiba Sendikasının Filistin Sendikalarına Yanıtı
- Filistin Sendikalarının UİD-DER’in Mesajına Yanıtı
- Türkiye’de ve Dünyada Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri: “Savaşı Durdurun!”
- Savaş Emekçiler İçin Yıkım Demektir! Savaşa Hayır!
- Haksız Savaşlar Memleket Sormaz!
- Haksız ve Emperyalist Savaşlara Hayır Diyoruz!
- Emekçiler Haykırdı: Rusya Elini Ukrayna’dan Çek! NATO’nun Genişlemesine Hayır!
- İşçi Sınıfının Tek Güvencesi Örgütlü Gücüdür!
- Emekçiler Haksız Savaşlara Hayır Diyor!
Son Eklenenler
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...
- Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar...
- İşçi sınıfının emeklileri, abi ve ablalarımız, Erdoğan 2024 yılını “emekliler yılı ilan ediyoruz” demişti. Erdoğan’ın o konuşmasını belki de hepimiz dinledik, gazetelerden okuduk. Bazılarımız burjuva siyasetinin zokasını yutarak, “belki bu sefer iyi...
- Baskılara, yasaklara rağmen direnişlerini sürdüren Polonez işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı. Metal işçilerinin kararlı duruşu kazanım getirdi. Hitachi Energy grevi 24 Aralıkta, Schneider Elektrik grevi 6 Ocakta, Arıtaş Krijojenik grevi 10...