Buradasınız
Düşük Gösterme Çabasına Rağmen Enflasyon Yükseliyor
TÜİK Ocak ayına ait enflasyon rakamlarını açıkladı. TÜFE’de bir önceki aya göre yüzde 1,35, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 12,15 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 14,52 artış meydana geldi. TÜİK’in enflasyon verilerini belirlemek için oluşturduğu enflasyon sepetinde en düşük artış yüzde 2,14 ile haberleşmede, en yüksek artış ise yüzde 42,21 ile alkollü içecekler ve tütünde gerçekleşti. Eğitimde yüzde 15,11, çeşitli mal ve hizmetlerde ise yüzde 15,01 artış meydana geldi. TÜİK’in ilan ettiği enflasyon rakamlarının işçiler ve emekçiler açısından çarşı pazarda bir hükmü olmadığı ortada. Temel ihtiyaçlar ve faturalar yıl boyunca sık sık zamlanıyor, işçinin reel ücreti yani alım gücü düşüyor.
TÜİK Ocak ayına ait TÜFE değerlerini hesaplamak için kullandığı madde sepetinde bir değişiklik yaptı. Emekçi aileler için en önemli harcama kalemleri olan gıda, giyim ve konut gibi maddelerin sepetteki ağırlıklarını önceki yıla göre düşürerek güncelledi. Böylece enflasyon değerini daha düşük hesapladı.
Geçen yılla karşılaştırıldığında gıda grubunun enflasyon sepetindeki ağırlığı 0,52 puan, giyim ve ayakkabı grubunun ağırlığı 0,28 puan, ulaştırma grubunun 1,16 puan düşürüldü. İşçiler için en önemli harcama gruplarının enflasyon sepetindeki ağırlıklarının düşürülmesi enflasyonun da daha düşük hesaplanmasını sağlıyor. Enflasyon sepetinde ana harcama gruplarında yer alan maddelerin ağırlığı her yıl yeniden belirleniyor. Özellikle gıda ve alkolsüz içecekler grubunun ağırlığının son 10 yılda 4,83 puan gibi büyük bir oranda düştüğü görülüyor. 2010’da enflasyon sepeti içinde gıda ve alkolsüz içeceklerin ağırlığı yüzde 27,60’ken, bugün 22,77’ye düşmüştür.
TÜİK enflasyon verilerini 28 bin 19 işyerinden ve 4 bin 274 kiralık konuttan topladığı, 553 bin 64 fiyat, 897 çeşit ve 418 maddeyi karşılaştırarak oluşturuyor. Bu işyerlerinin hangileri olduğunu, pazarsa hangi semtte olduğunu, hangilerinden işçilerin, hangilerinden zenginlerin alışveriş yaptığını, bu alışverişlerin hangi sepete nasıl yansıdığını açıklanmıyor. Rakamlarla oynanarak elde edilen enflasyon değerleriyle çarşı-pazardaki fiyatlar arasında uçurum var. İşçi aileleri en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamıyor.
Hangi Tarafta Yer Almalıyız?
- Biz Bu Masalları Ayaküstü Çok Dinledik
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
Son Eklenenler
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...