Buradasınız
Birleşik Metal-İş’ten Krize Karşı “Talep ve Mücadele Programı”
Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Yönetim Kurulu
Birleşik Metal-İş Sendikası, 31 Ekim-1 Kasım 2008 tarihlerinde bilim insanları ve DİSK ve Türk-İş bağlı bazı sendikaların katılımı ile yaşanan krizle ilgili bir atölye çalışması yapmıştır.
2 gün süren atölye çalışmasında; krizin nedenleri, işçi sınıfına ve emekçilere nasıl yansıyacağı ve en önemlisi, bu dönemde işçilerin ve emekçilerin taleplerinin ve mücadele programının neler olması gerektiği ayrıntılı biçimde tartışılmıştır.
Bu tartışmalar sonucunda aşağıdaki; “TALEP ve MÜCADELE PROGRAMI”nın kamuoyuna açıklanmasına karar verilmiştir.
Birleşik Metal-İş, bu programda yer alan taleplerin hayata geçirilmesi mücadelesini sürdürecek, ayrıca program doğrultusunda işçi ve memur sendikaları, meslek birlikleri ve emekten yana güçlerin bir araya gelmesi için girişimlerine başlayacaktır.
KRİZ SERMAYENİN KRİZİ, FATURAYI BİZ ÖDEMEYECEĞİZ…
Biz işçiler, emekçiler, kadınlar, işsizler, üretici ve topraksız köylüler ve yoksul halk kesimleri olarak diyoruz ki: Kriz sermayenin krizidir, faturayı biz ödemeyeceğiz.
Emperyalist ülkelerde finans alanında patlak veren, kapitalizmin büyük krizlerinden biriyle karşı karşıyayız. Finans alanına yatırılan değerler, üretim sürecinde artı-değer sömürüsünden elde edilen değerlerdir. İşçi ve emekçilerin yarattığı artı-değeri yeniden üretime yatırmak giderek güçleşmiş ve sermaye finansal alana yönelmiştir. 1970’lerde başlayan bu eğilim son dönemde hızlanmış ve finans balonu giderek şişmiştir. Şişen balonun patlaması kaçınılmazdı ve sermaye kendi doymak bilmez hareketinin sonucunda krizle karşı karşıya kaldı.
Kriz, finans alanının krizi olarak görünmekle birlikte asıl olarak kapitalist üretimin krizidir. Ve krizin üretim alanındaki sonuçları şimdiden ortaya çıkmaya başladı. Sermaye yasal dayanak ve fiili uygulamalarla, her krizde işten çıkarmalarla, reel ücretleri düşürerek, dolaylı vergileri arttırarak, sosyal hakları gerileterek, batan bankaların zararlarını toplumun sırtına yükleyerek faturayı işçi sınıfı ve yoksul halka çıkarmaya çalışıyor. Bunun can alıcı sonuçlarını en son 2001 krizinde yaşadık. Sermaye bugün de işten çıkarmaları, sıfır zammı, ücretsiz izinleri, kazanılmış ekonomik ve sosyal hakların gaspını gündeme getirmeye başlamıştır.
Uyarıyoruz…
Krizin faturasının, işçi ve emekçilere kesilmesine izin vermeyeceğiz.
Çağrımızdır…
Tüm sendikaları, demokratik kitle örgütlerini ve emekten yana güçleri kapitalizmin krizinin sonuçlarına karşı birlik olmaya ve mücadele etmeye çağırıyoruz.
İstiyoruz:
Krizde gasp edilmek istenen çalışma hakkımızı savunacağız:
- İşten çıkarmalar, mevcut haklar korunarak, iş yoğunluğu arttırılmadan, yasaklanmalıdır. Bu süreçte işten çıkarılanlar işlerine iade edilmelidir.
- Çalışma süreleri ücret kaybı olmadan ve çalışma koşulları ağırlaştırılmadan 40 saate düşürülmelidir.
- Devlet, çalışmak isteyen herkese insan onuruna yakışır bir iş garantisi vermelidir.
- Çalışamayacak durumda olanların temel ihtiyaçlarını karşılayacak bir gelir sağlanmalıdır.
- Taşeron sistemi, güvencesiz çalışma, geçici çalışma sözleşmeleri ve uygulamaları yasaklanmalıdır.
- İş kazaları ve meslek hastalıklarına neden olan ortamlara izin verilmemelidir.
- İşsizlik fonunun sermaye ve devlete aktarılmasına son verilmeli; fondan yararlanma koşulları işçilerin lehine değiştirilerek, işçilerin ihtiyaçlarına aktarılmalıdır.
İnsanca yaşamak istiyoruz.
- Doğal gaz, elektrik, su, gıda, kira, ulaşım, eğitim, sağlık gibi temel ihtiyaçları karşılayan mal ve hizmetlere yapılan zamlar geri çekilmelidir.
- İşçilerin ve emekçilerin kredi kartı borçlarına uygulanan faizler iptal edilmelidir.
- Temel ihtiyaç mallarına konulan dolaylı vergiler tamamen kaldırılmalı; varlıklı kesimler ve büyük şirketlerden alınan vergiler arttırılmalıdır.
- Asgari ücret vergiden muaf tutulmalıdır.
- Kriz dönemlerinde küçük esnaftan vergi alınmamalı, stopaj uygulamasına son verilmelidir.
- Mali disiplin uygulamaları kaldırılmalı, bütçeden sermayeye değil emekçilere kaynak aktarılmalıdır.
- Kriz sürecinin olumsuzluklarını daha fazla yaşayacak olan kadınların, özgül talepleri göz önünde bulundurulmalıdır.
- Örgütlenme önündeki her türlü engel kaldırılmalıdır.
Çağrımızdır…
Bugün açık ki işçi ve memur sendikaları, meslek birlikleri, emekten yana güçler, bütün örgütsüz kesimler, hepimiz bir araya gelmek, güçlerimizi birleştirmek zorundayız.
2001 krizi sonrasındaki kayıplarımızı unutmadık.
Yeniden yaşamamak için …
İşçi sınıfının örgütlü ve örgütsüz tüm kesimlerini kapsayan, Enternasyonalist dayanışmayı güçlendiren bir mücadeleyi başlatmak üzere ilgili tüm kişi ve kurumları bir arada olmaya çağırıyoruz.
Mücadeleyi Büyütelim
- Belediye Emekçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- Ebe ve Hemşirelerden Hastane Önünde Eylem
- Hak Gasplarına Karşı Mücadele Sürüyor
- DİSK TÜİK Önünde Basın Açıklaması Yaptı
- İş Cinayetlerine, Düşük Ücretlere, Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- Sağlık Çalışanlarından Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem
- Dev Maden-Sen: “İliç’te Toprak Altındaki 8 Maden İşçisi Sahipsiz, Maden İşçileri de Çaresiz Değildir”
- BİRTEK-SEN’e Verilen Para Cezası Çalışma Bakanlığı Önünde Protesto Edildi
- Agrobay İşçileri Ankara’da Basın Açıklaması Yaptı
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- İktidarın ve Sermayenin Saldırılarına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Borusan Lojistik’te Sendika Düşmanlığına Karşı Eylem
- Belediye İşçileri, Öğretmenler, Emekliler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- İzmir, Manisa, İstanbul, Denizli: İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Limter-İş Genel Başkanı Kanber Saygılı Derhal Serbest Bırakılsın!
- Emekçi Kadınlar 8 Mart Coşkusuyla Alanlardaydı
- Güvenlik-Sen Vakıfbank’ta Mobbing ve Sürgünleri Protesto Etti
- Patronların Sendika Düşmanlığına ve Ücret Gaspına Karşı İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Patronların Saldırılarına Karşı İşçi Direnişleri Sürüyor
Son Eklenenler
- Egemen sınıfın yani patronlar sınıfının yarattığı ekonomik kriz her geçen gün daha fazla belimizi büküyor. Gencinden yaşlısına, erkeğinden kadınına, işçisinden işsizine hepimize fatura ediliyor bu kriz. Fakat bu süreçte en fazla yok sayılan, gözden...
- İzmir’in Bayraklı Belediyesi’nde ücret kesintilerine karşı mücadele sürüyor. Maaşlarındaki haksız kesintileri 14 Mayıstan beri çeşitli eylemlerle protesto eden Tüm Bel-Sen üyesi kamu emekçilerinin ardından aynı belediyede çalışan DİSK Genel-İş 6 No’...
- Filistin halkının İsrail devleti tarafından topraklarından zorla çıkarılıp sürgün edildiği, binlercesinin öldürüldüğü, yüzlerce köy ve kasabanın yakılıp yok edildiği “Nakba” yani “Büyük Felaket”in üzerinden 76 yıl geçti. On yıllardır zulüm altında...
- Adıyaman: Besni OSB’de üretim yapan Mega Polietilen fabrikası işçileri 8 Nisanda BİRTEK-SEN öncülüğünde ücret gaspına karşı direniş başlatmışlardı. Direniş çadırları yakılan işçiler, baskı ve saldırılara rağmen devam ettirdikleri mücadeleleri sonucu...
- 2024 1 Mayıs’ını geride bıraktık. İşçi sınıfı tüm dünyada talepleriyle alanlara çıktı. Ben de örgütlü bir petrokimya işçisi olarak mücadele örgütümüz UİD-DER ile alanlara çıktım. UİD-DER’le işçi sınıfımızın patronlar sınıfına karşı sıkılı yumruğuyla...
- Öyle bir sloganla, öyle bir umut ışığıyla çıkmalı ki yola, her dokunuşun, her haykırışın binlerce kilometre uzaktaki insanın dahi evindeki sıcaklık, yüreğindeki nasırlaşmış yaraya merhem olsun. Emeğin satılması diye bir cümlenin ağırlığı altında...
- “İşçi sınıfının Süleyman’ı”, işçilerin hocası Süleyman Üstün, 19 Mayıs 2007’de 80 yaşında hayatını kaybetti. Aslen öğretmen olan Süleyman Hoca, 1970’lerde DİSK’e bağlı sendikalarda işçilere eğitim vermeye başladı. Lastik-İş Sendikasının...
- “Diplomanıza ekleyeceğiniz her belge birdenbire size tüm kapıları açacaktır.” Üniversitede kariyer gelişimi dersinde hocamızın bizlere söylediği sözler bunlar. Bu dersin amacı kariyer planı yapıp ileriye dönük hedefler belirleyerek, “Daha rahat...
- Gün ağarıyor işçi semtlerinde/ Bir hareketlilik başlıyor / Ve sesler yükseliyor sokak aralarında/ Gelen bu sesler, bu sesler/ Bir haykırış bir isyan bir direnişin sesi/ Fabrikalardan taşıyor işçiler
- Tarihin en büyük filozoflarından biri olan Aristo, bundan yaklaşık 2300 yıl önce yazdığı bir eserine şu cümleyle başlar: “Bütün insanlar doğal olarak bilmek ister.” İnsanı insan yapan, onu doğadaki diğer canlılardan ayıran başlıca unsurlardan biri...
- Kapitalist sistem toplumun çoğunluğunu oluşturan işçi sınıfına, bu sınıfın bir parçası olan gençlere söz hakkı tanımıyor. Pek çok sorun yaşıyoruz ama itiraz hakkımız yok sayılıyor. Ağır çalışma koşullarına itiraz ediyorsun, patron “beğenmiyorsan...
- İktidarın 2024 yılı için “büyük zam” müjdeleriyle açıkladığı asgari ücret ve emekli maaşı zamları, yılın daha ilk üç ayında enflasyon yüzünden güneş gören kar gibi eridi. Milyonlarca emekliye reva görülen 10 bin liranın sefalet maaşı olduğu, asgari...
- Motokurye olarak çalışan Balıkesir Üniversitesi öğrencisi 20 yaşındaki Ata Emre Akman, 11 Mayısta sipariş bırakmaya gittiği adresten ayrılırken defalarca bıçaklanarak öldürüldü. Ata Emre’nin ölümünden sonra ülkenin pek çok kentinde protesto...