Buradasınız
Aman Bize Müjde Vermesinler!
Gebze’den bir kadın petrokimya işçisi

Müjde deyince insanın aklına sevindirici şeyler gelir. Çok istediğin bir şey gerçekleşir, bir sürpriz olur ya da bir sıkıntın ortadan kalkar. Biz işçilere de bol bol “müjdeler” veriliyor ama bu türden değil. Ne zaman işçilerin haklarını gasp etmek için bir plan yapılsa siyasetçiler bize bunu “müjde” diye sunuyorlar. Zokayı boğazımızdan geçiriveriyorlar! Sermaye ve iktidarın siyaseti böyle sözde müjdelerle işçi ve emekçilere zoka yutturmak!
Bize verdikleri her “müjde”nin ardından biz işçilerin yaşamını daha da zorlaştıran gerçeklerle yüzleşiyoruz. Mesela her yıl “işçileri enflasyona ezdirmeyen bir asgari ücret belirlendiği hatta asgari ücretlilere refah payı verildiği” müjdeleri verilir. Ama karnımız bu “müjdelere” artık tok. Çünkü her yıl aradan daha bir iki ay geçmeden o asgari ücret açlık sınırının altına düşüyor. Alım gücümüz öylesine düşüyor ki sefalet kuyusuna düşüyoruz. Bu yıl da aynı şey olacak.
Yaşadıklarımız nedeniyle siyasetçiler “işçiye müjde”, “emekliye müjde”, “çalışana müjde” dediğinde biz korkarak dinler olduk. Sadece işçilerin algılarını yönetmek ve çarpıtmak için üretilmiş içi boş müjdeleri ve vaatleri toplasak buradan köye yol olur. Şimdiye kadar verdikleri müjdeler belimizi büküp bizi borç batağına itmekten başka işe yaramadı ve bizi en temel ihtiyaçlarımızı bile karşılayamaz duruma getirdi. Biz işçileri böyle bir duruma düşürenlerin sözlerine, süslü müjdelerine daha fazla inanmanın anlamı var mı?
Siyasetçilerin varsa yoksa düşündükleri tek şey biz işçilerin haklarından kırpmak ve ellerinden gelse hepsini elimizden almaktır. Haklarımızı kaptırmamak ve çocuklarımızın geleceği için artık bir an önce birlik olmalı, dayanışma içinde el ele olmalıyız. Öyle bir birlik olalım ki siyasetçiler bize artık “müjde” verip zokayı yutturamasın.
- Derdimiz Neden Başımızdan Aşkın?
- Engelli de Saralı da Olsa Çalışacak!
- İmamoğlu’nun Gözaltına Alınması Protesto Ediliyor
- İyi İnsanların İsyanı…
- Başka Bir Sağlık Sistemi Ortak Mücadeleyle Mümkün!
- Mesele Doktorlar Değil Sağlık Sistemi
- “Geçinemiyorsan Memleketine Dön”
- Asgari Ücret Zammından Sonra…
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Rakip Değiliz
- Sağlık Alanında Birleşik Mücadele Şart!
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Metal Sektöründe Bir Kez Daha Grev Yasağı
- Grevlerden Direnişlere İşçilerin Mücadelesi Büyüyor
- Direniş Çadırına Tezek Döktüren Korku
- Grev ve Direnişler Dayanışmayla Büyüyor
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- EYT’liler Emeklilik Haklarını Mücadeleyle Kazandılar
- Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
Son Eklenenler
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.
- Hüzünlüsün, biraz durgun, biraz da dalgınsın kardeşim./ Evet ve tabii olmadan, hayat zor bizim için./ Her gün, günün en aydınlık, en sıcak, en soğuk, en kıpır kıpır saatinde/ Kapanmak dört duvar arasına, esaret saatlerine mahkum ve mecbur olmak...
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...
- Bombalarla yerle bir edilen Gazze’de artık ne sokak kaldı ne okul ne hastane… Ölüm çok, açlık derin… Açlığın ne olduğunu bilenler, “Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin” der. Çünkü açlık, insanın canının yavaş yavaş çekilmesidir, gözünün gördüğüne...
- İzmir Gaziemir Serbest Bölgede üretim yapan Digel Tekstil fabrikasında, sendikalı çalışmak istedikleri için işten atılan 15 işçinin direnişi devam ediyor. 14 Ağustosta TEKSİF Ege Bölge Temsilciliğinde, direnişçi işçiler ve sendika temsilcileri bir...
- İsrail devleti, Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürerek savaşın alevlerini büyütmeye devam ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki işçi ve emekçiler ise emperyalist savaşa karşı öfkelerini dile getiriyor, savaşın ortasında kalan sınıf...
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...