Buradasınız
Tekel İşçileri Ankara’da Haykırdı: “Genel Grev Genel Direniş!”
12 bin Tekel işçisinin Ankara’da buluştuğu ve ağırlıklı olarak Türk-İş’e bağlı sendikaların katıldığı mitinge yaklaşık 70 bin işçi katıldı. Sabahın erken saatlerinde Ankara Tren Garı önünde toplanan on binlerce işçi, mitingin yapılacağı Sıhhiye Meydanına kadar sloganlar eşliğinde yürüdü. Yürüyüş ve miting boyunca “Genel Grev, Genel Direniş!” sloganı öne çıktı.
Yol-İş, Belediye-İş, Harb-İş ve Kristal-İş sendikalarında örgütlü işçilerin yoğun katılımının dikkat çektiği mitinge, Türk-İş’e bağlı diğer sendikaların yanı sıra, DİSK ve KESK’e bağlı sendikalar, emekten yana siyasi partiler, işçi örgütleri ve devrimci çevreler de destek verdi. Mitingde Tekel, İtfaiye ve özelleştirme kapsamında olan şeker fabrikaları işçileri adına konuşmalar yapıldı. İşçilerin konuşmaları alanda ilgiyle dinlendi ve sık sık alkışlandı.
İşçilerin hükümete öfkelerini haykırdığı mitingde, Türk-İş yönetimi de protesto edildi. Tes-İş ve Türk-Metal’e bağlı işçiler her zamanki gibi platformun ön tarafına yerleştirildi ve böylece Tekel işçilerinin tepkisinin kürsüye taşmasına engel olunmaya çalışıldı. Mustafa Kumlu konuşurken şu sloganlar alanda sıkça yankılandı: “Genel Grev, Genel Direniş!”, “Türk-İş Göreve, Genel Greve!”, “Bizi Satanı Biz De Satarız!”, “Salla Türk-İş Hükümet Düşecek!”. Ancak miting boyunca Türk-İş yöneticilerinden anlamlı eylem çağrıları bekleyen işçiler, bu beklentilerinin boşa çıkması üzerine Kumlu’nun konuşmasından bir süre sonra kürsüye çıkarak tepkilerini ortaya koydular. Bu sırada bürokratlar diğer illerden gelen işçileri otobüslerine yönlendirerek alanı hızla boşaltmaya çalışıyorlardı. Kürsüde bir saate yakın kalan Tekel işçileri, Türk-İş başkanının alana gelmesini ve genel grev çağrısında bulunmasını talep eden sloganlar attılar. Ancak Tek Gıda-İş’in Tokat ve İstanbul-Cevizli şube başkanlarının müdahalesiyle işçiler kararsızlığa düştüler ve alanı boşaltmaya başladılar.
Alanın boşalmasının ardından Türk-İş Genel Merkezinin önüne gelen işçiler, burada da sendikalarını ve Türk-İş’i genel greve çağıran sloganlar haykırdılar. İşçilerin artan öfkesi ve basınçları sonucunda Tek Gıda-İş genel başkanı Mustafa Türkel, Türk-İş Genel Merkezinin balkonuna çıkarak işçilere seslenmek zorunda kaldı. Türkel, “Yola çıkarken ölmek var dönmek yok dedik. 34 gün yiğitçe direndik. Türk-İş aldığı kararların uygulanmasında özensiz davrandı. Şimdi sözün bittiği yerdeyiz. Bu miting bir son değil bir başlangıç olacak. Hiçbir güç Tekel işçilerinin önünde duramaz. Şimdi buradan Türk-İş’e ve tüm konfederasyonlara, siyasi partilere ve emek dostlarına sesleniyorum. Bizimle olmak istiyorsanız ve yüreğiniz yetiyorsa Sakarya Meydanına, yanımıza gelin” dedi. Türkel, Türk-İş önünde bekleyen işçilerin Pazartesiden itibaren her gün saat 17.00-19.00 arasında Sakarya Caddesinde olacağını ve bunu genel direnişe çevireceklerini belirterek konuşmasını bitirdi.
Türk-İş Genel Merkezine girerek Kumlu ile görüşmeye çalışan ve genel grev kararı aldırtmaya çalışan işçiler, uzun ikna konuşmalarından sonra dışarıya çıkarıldılar. Daha sonra işçiler direniş çadırlarına geri döndüler.
Direnişlerinin başlangıcından bu yana olduğumuz gibi mitingleri esnasında da UİD-DER’li işçiler olarak Tekel işçilerinin yanındaydık. Onlar kararlılıklarıyla, inançlarıyla ve inatlarıyla işçi sınıfına örnek olmaya devam ediyorlar.
Tekel İşçisi Onurlu Mücadelesinde Yalnız Değildir!
Yaşasın İşçilerin Birliği! Yaşasın Sınıf Dayanışması!
Son Eklenenler
- Vivident, Mentos gibi sakız ve şekerleme markalarının üreticisi olan Perfetti Van Melle’nin İstanbul/Kıraç’ta bulunan fabrikasında çalışan işçiler Tekgıda-İş Sendikasında örgütlenmiş, şirket yönetiminin sendika düşmanı tutum ve baskılarıyla...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Rus yazar Tolstoy “acı duyabiliyorsan canlısın, başkasının acısını duyuyorsan insansın” der. Tolstoy’un bu ifadeleri özü itibariyle insanlaşmayı anlatır. İşçi sınıfı olarak, sömürücü efendilerden insanlık için insanlaşma...
- İşçilerin mücadele örgütü UİD-DER, sözünü İşçi Dayanışması’yla söylüyor. Kapitalist sömürüye, zorbalığa, ayrımcılığa, haksız savaşlara karşı işçi sınıfına sesleniyor ve diyor ki kurtuluş ellerinizde, birliğinizdedir.
- İşçi ve emekçiler pek çok ülkede 2024 yılını mücadeleyle kapattı, 2025’i mücadeleyle karşıladı. Kapitalist sömürü düzeninin yol açtığı sorunlar büyürken, buna karşı işçilerin mücadelesi ve dayanışması da güçleniyor. Emperyalist savaşın yayıldığı,...
- Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aralık ayı yıllık enflasyonunu yüzde 44,38, 12 aylık ortalama enflasyonu ise yüzde 58,51 olarak açıkladı. Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş artışında önemli bir faktör olan altı aylık enflasyon ise yüzde 15,75...
- Harb-İş Sendikası Eskişehir Şubesi, 3 Ocakta basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında kamu işçilerinin toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecine, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına ve Harb-İş üyesi işçilerin yaşadıkları ekonomik...
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...