Buradasınız
Akkardan’da Baskılar Artıyor
İşten atılan bir grup Akkardan direnişçisi
Sınıf dostlarımız merhaba. Hatırlanacağı gibi biz 108 Akkardan işçisi işten çıkarılmıştık. Gösterilen gerekçe ise meşhur krizdi. Sendika yöneticilerinin uzlaşmacı tutumuna rağmen 85 işçi arkadaş ile birlikte direnişe geçmiştik. Şubat ayının 10’unda başlattığımız direniş bizim tüm ısrar ve kararlılığımıza rağmen sendikanın tek taraflı aldığı kararla 1 Mayıs sonrasında bitirilmişti.
Yaşanan süreçte sendikanın suya sabuna dokunmayan “eylem yöntemleri” ile işveren daha da cesaretlendi. Biz direnişimiz sürecinde ve konu ile ilgili fikirlerimizi ifade ederken hep söylüyorduk, bu direniş hem fabrikada çalışan işçi arkadaşlarımızın, hem biz direnişçi işçilerin, hem de sendikanın yararına, hepimizin ortak çıkarınadır. Bu yüzden direnişin başarıyla sonuçlanması için bütün bu kesimlerin el ele vermesi gerekiyordu. Fakat bu gerçekleştirilemedi. Sendika yöneticileri ile önemli sıkıntılar yaşandı.
Biz direnişçi işçilerin o gün söyledikleri şimdilerde gerçekleşiyor. Direniş bittikten bir süre sonra fabrika yönetimi tarafından işçilere yönelik üretim baskısı arttırıldı. Üretim baskısını, senelik izinlerin iptal edilmesi ve ardından da sendika temsilcilerinin üretimde çalıştırılmaya başlanması izledi. Bize göre bu fabrikada döneme ilişkin bazı sıkıntılar olmasına rağmen, sipariş sıkıntısı yoktu, olası sıkıntılar ise birkaç aylık bir zaman içerisinde mantıklı öneriler ile aşılabilir sıkıntılardı. Ama işveren ne yaptı, bir fırsat yakaladı ve krizin yarattığı bu fırsatı kendi lehine çevirmek için 108 işçinin işine son verdi. Sendika yöneticileri de bu tuzağı göremedi. Fabrika yönetiminin gerçek saldırısı sendikal örgütlülüğe yöneliktir, onu tasfiye etmeye ya da işlevsiz hale getirmeye yöneliktir. Son gelişmeler bunu bir kez daha kanıtlıyor. Sendika Genel Merkez Yönetimi ve Şube Yönetiminin işverenle yaptığı toplantı sonrasında fabrikadaki 2. ve 3. temsilciler üretimde çalıştırılmaya başlandı. Bunun sonuçlarını gerçekten doğru kavramalıyız. Temsilcilerin dahi paspasa çevrildiği fabrikada işçiler ve sendika arasında nasıl bir güven ilişkisi olabilir? Bugün çalışan işçilerin kaçı sendikanın kendi örgütlülüğü olduğunu söylüyor? Sendikalarımıza olan güven hızla eriyor.
Her zaman olduğu gibi patronlar krizi fırsata çevirdiler. Sendikalı işçiler de bunun mağduru. Akkardan’da olduğu gibi büyük bir özveriyle çalışan ve gençliğini fabrikaya veren işçiler, buna rağmen işsizliğe mahkûm edildiler. Fabrika, fabrika alarak devasa büyürken, işçilere yeterince çalışmıyorsunuz baskısı reva görülüyor, zorunlu mesailer, işten atılma tehdidi dayatılıyor. İşverenlerin kârı devamlı artarken, biz işçilerin gerçek ücretleri her geçen gün eriyor. Maalesef böylesi dönemlerde işçilerin birbirine olan güvenleri de azalıyor. Bir de sendikacıların aldığı öngörüsüz ve tutarsız kararlar işçileri yalnızlığa ve güvensizliğe itiyor. Kim, kime niye güvenecek noktasına getiriyor.
Evet, dostlar her zaman dile getirdiğimiz gibi biz işçiler önce kendimize, sonra da örgütlülüğümüze güvenmek zorundayız. Eğer bizler birlik beraberliğimizi güçlendirirsek bu gücün karşısında ne işverenler ne de sendikaların başına çöreklenmiş bürokrat sendikacılar durabilirler. Bu yaşam ve gelecek bizim. Yaşamımıza ve geleceğimize sahip çıkmalıyız.
Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey!
- Belediyelerde İşten Atma Saldırısına Karşı İşçilerin Mücadeleleri Devam Ediyor
- KESK ve Emekli Örgütlerinden Türkiye Genelinde “Sefalete Teslim Olmayacağız” Eylemleri
- İşçiler Hakları İçin Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Sendikal Baskılar Sürerken Mücadele Eden İşçiler Kazanıyor
- İzmir’den Elazığ’a Belediyelerden, Madenlere İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- DİSK ve KESK’ten TÜİK Protestosu
- Şehir Hastanelerinde Hak Gasplarına Karşı Eylemler
- Sağlık, Belediye, Liman işçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- DİSK 15-16 Haziran Anma Etkinlikleri Gerçekleştirdi
- İşten Atmalara, Hak Gasplarına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Emekliler Meydanlardan Seslendi: “Açlığa ve Sefalete Hayır!”
- Sendika Düşmanlığına, Çayda Düşük Fiyat Dayatmasına ve Hak Gasplarına Karşı Eylemler
- Motokuryeler: Çalışırken Ölmek İstemiyoruz!
- Belediye Emekçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- Öğretmenler Ülke Genelinde Şiddete Karşı İş Bırakarak Eylem Yaptı
- Ebe ve Hemşirelerden Hastane Önünde Eylem
- Hak Gasplarına Karşı Mücadele Sürüyor
- DİSK TÜİK Önünde Basın Açıklaması Yaptı
- İş Cinayetlerine, Düşük Ücretlere, Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- Sağlık Çalışanlarından Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem
Son Eklenenler
- İşçi ve emekçi kardeşlerim, bu satırları yazarken bile gözlerim doluyor, boğazım düğümleniyor. Daha birkaç gün öncesi çalıştığım fabrikada korkunç bir iş kazası oldu. Aynı bölümde çalıştığım bir arkadaşım ne yazık ki enjeksiyon kalıbının mapasının...
- Bu düzende tüm gerçekler baş aşağı edilip çarpıtılıyor, adeta gözümüze perde iniyor. Gerçekler bir sis perdesinin arkasına itiliyor, biz de olanı göremez hale geliyoruz. Kapitalist sistemin yarattığı sorunlara karşı durabilmemiz ancak gözümüzdeki...
- Fabrikalarda, işyerlerinde şans ve bahis oyunları oynayarak “kolay yoldan para kazanma” hayaline kapılan işçilerin sayısı giderek artıyor. “Bahis oyunlarıyla çok para kazananların” hikâyeleri kulaktan kulağa yayılsa da etrafımızda böyle işçileri...
- Elazığ/Alacakaya’da bulunan ve Yıldırımlar Holding bünyesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de çalışan maden işçilerinin 1 Temmuzda başlattığı iş bırakma eylemi şirketle yapılan anlaşma üzerine 16 Temmuzda sonlandırıldı.
- 31 Mart seçimleri sonrası onlarca belediye “tasarruf tedbirleri”, “borcumuz çok”, “işçilerin maaşını ödeyemiyoruz”, “seçim öncesi işe alınan işçiler” gibi bahanelerle işten atma saldırısına başladı. Belediye işçileri bu saldırılara boyun eğmeyerek...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve emekli örgütlerinin çağrısıyla 16 Temmuzda Ankara, İstanbul, Eskişehir, Antalya, Bursa, Diyarbakır gibi büyükşehirler başta olmak üzere pek çok kentte eylemler yapıldı.
- İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan sağlık emekçisi Merve Kınar, geçtiğimiz günlerde erkek kardeşi tarafından defalarca bıçaklanarak vahşice katledildi. Bunun üzerine 16 Temmuz Salı günü hastanenin başhekimliği...
- İran’da 1979’dan beri hüküm süren zalim molla rejimi can almaya devam ediyor. Molla rejimi son olarak 45 yaşında bir kadına, Şerife Muhammedi’ye (Sharifeh Mohammadi) idam cezası verdi. Şerife’nin 10 sene önce yasal bir sendikaya üye olması, sendikal...
Bizler çeşitli fabrikalarda çalışan sendikalı kadın işçileriz. Çalıştığımız işyerlerinde birbirine benzeyen birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Bunlardan bir tanesi yıllık izinlerimiz. Bazı fabrikalarda işveren...
- Sokak ortasında yürürken elektrik kaçağından ölmek kaza olarak görülemez. Gencecik insanların ölmesinin nedeni kamu hizmetlerine insan, toplum odaklı değil kâr odaklı bakan, parayı insan canının önüne koyan kapitalist zihniyettir. Bu zihniyet...
- Güney Kore merkezli Samsung Electronics’te toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 8 Temmuzda 3 günlük greve çıkan binlerce işçinin mücadelesi sürüyor.
- Özellikle işçi sınıfının genel örgütlülük ve bilinç düzeyinin gerilediği, siyasi iktidarın her türlü kanunsuzluğu yapan patronların arkasında durduğu günümüzde, Eti Krom patronunun tutumu patronların ortak tutumu haline gelmiştir. İktidarın gücünü...
- UİD-DER Web TV, filmleriyle işçi sınıfını anlatan Ken Loach’u Türkiyeli işçilere anlatmak üzere “İşçi Sınıfının Yönetmeni Ken Loach: HANGİ TARAFTASINIZ?” adlı mini bir belgesel hazırladı. İşçi sınıfının bu büyük yönetmenini anlatan belgeselimizi...