PTT İşçileri Sendikalı Olarak İşlerine Dönmek İçin Direniyor

İzmir, İstanbul ve Bursa’da PTT’de taşeron şirketlerde çalışan ve sendikalaşma mücadelesinin başını çeken 15 işçi geçtiğimiz yıl 10 Ağustos’ta çeşitli bahanelerle işten atıldı. İşten atılan işçiler İzmir’de Bayraklı PTT merkezi önünde, İstanbul’da Sirkeci PTT önünde ve Bursa’da işten atılan bir işçi de Bursa PTT önünde direnişe başladı. Bursa valiliği PTT işçisinin direnişi karşısında pandemiyi bahane ederek tüm eylem ve direnişleri yasakladı. İşten atılan işçiler 2019 yılında kurulan PTT-Sen’in yöneticisi ve temsilcisi olan işçiler.

PTT’deki taşeron işçilerin örgütlendiği PTT-Sen, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yaptığı yetki başvurusunun ardından 6 Aralık 2020’de işyeri yetki belgesi aldı. Bunun üzerine taşeron patronları işi mahkemeye taşıyarak sendikanın yetkisine itiraz ettiler. Taşeron patronları, bir yandan yetki itirazlarını istinaf mahkemesine götürerek süreci uzatmaya, diğer yandan baskı ve işten atma tehditleriyle işçileri sendikadan istifa ettirmeye çalışıyorlar. İşçileri hükümetin bir dediğini iki etmeyen Hak-İş’e bağlı Taşıma-İş’e üye olmaya zorluyorlar.

Yaklaşık 15 bin taşeron işçisinin çalıştığı PTT’de çoğunluğu sağlayarak yetki alan PTT-Sen üyesi işçilerin talepleri şöyle:

• Sendikanın yetkisi tanınsın ve sözleşme masasına oturulsun
• İşten atılan işçiler işlerine iade edilsin
• Sosyal haklar ve iş güvenliği ve işçi sağlığı güvenceye alınsın
• Devir cezaları (dağıtılamayan postalar için işçilerin ücretinden yapılan kesintiler) kaldırılsın, maaşlarımızdan yapılan kesintilere son verilsin
• Çalışma koşulları ve iş yükü azaltılsın
• İş yükünün azaltılması için yeni işçiler alınsın

PTT-Sen, twitter sayfasından yaptığı açıklamada, “İzmir Bayraklı Posta İşleme Merkez Müdürlüğü önündeki direnişimizin 52. gününü sonlandırdık. Bıkmadan, usanmadan her gün burada işçilere yapılan haksızlıkları, zulmü anlatacağız! Hakkımız olan işimizi istiyoruz. Kazanacağız!” diyor. Taşeron PTT işçileri hakları için mücadelelerini kesintisiz sürdüreceklerini dile getiriyorlar.

Yaşasın işçilerin mücadelesi, yaşasın sınıf dayanışması!