Buradasınız
Şahruk Zamani İran Zindanlarında Katledildi

İranlı molla rejiminin Recai Şahr Hapishanesinde tutsak olarak tuttuğu sosyalist sendikacı Şahruk Zamani’nin 13 Eylülde gelen ölüm haberi karşısında büyük bir üzüntü ve öfke içindeyiz. Ailesine ve yoldaşlarına en içten başsağlığı duygularımızı iletirken, onun ölümünden doğrudan sorumlu olan İran molla rejimini bir kez daha lanetliyoruz. Şahruk Zamani’nin ve diğer politik tutsakların serbest bırakılması için yürütülen uluslararası kampanyalara UİD-DER olarak uzun süredir destek veriyorduk. Şahruk yoldaş da bu desteğimiz nedeniyle her fırsatta bizlere teşekkürlerini iletiyor ve çalışmalarımızı dayanışma mesajlarıyla destekliyordu.
Şahruk Zamani, bağımsız bir sendika kurma girişimlerinin ardından, İran rejimi tarafından 11 yıl hapisle cezalandırılmıştı ve Recai Şahr Hapishanesinde tutuluyordu. Yaşamını yitirdiği, hücre arkadaşları tarafından öğlen sporu için uyandırılmaya çalışılırken fark edildi. Hapishane yönetimi, Zamani’nin felç geçirerek öldüğünü açıkladı. Arkadaşlarıysa, sabah mahkemeye çıkarılmak için hazırlanırken tek tip kıyafet giymek istememesi yüzünden gardiyanlar tarafından dövüldüğünü, başına vurulduğunu, daha sonra da vücudunda morluklar gördüklerini belirterek, aldığı darbeler yüzünden beyin kanaması geçirdiğini ifade ediyorlar. Şahruk’un katili, nice devrimcinin canını alan ve Şahruk’u da politik faaliyetlerinden vazgeçmediği takdirde ölüm cezasıyla cezalandırma tehdidinde bulunan İran rejimidir. Bu nedenle yoldaşları, ölüm nedeninin güvenilir uluslararası uzmanların gerçekleştireceği bir otopsiyle belirlenmesi talebini yükseltiyorlar.
Boyacılar ve Dekoratörler Sendikası Yeniden Oluşum Komitesi üyesi olan Zamani, bağımsız sendikalar inşa etmek için mücadele verdiği ve işçi haklarını savunduğu için 2011 Haziranından bu yana tutuklu bulunuyordu. Hapishanede uğradığı fiziksel ve psikolojik baskı, tedavisinin reddedilmesi ve uyuşturucu hükümlülerinin kaldığı ve koşullarının kötülüğüyle ünlü bir hapishaneye nakledilmesinin ardından, geçtiğimiz yıl iki kez uzun süreli açlık grevine yatmış ve 40 günde 22 kilo vermişti. Çok ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalan Zamani, ikinci kez gerçekleştirdiği açlık grevini ailesinin ve dostlarının ısrarı üzerine 50. gününde bırakmıştı. İran rejimi, her türlü zulmü uyguladığı Şahruk Zamani’nin, annesinin cenazesine katılmasına bile izin vermemişti.
Şahruk Zamani yaşamını işçi sınıfının kurtuluşu davasına adayan bir devrimciydi ve bu dava uğruna mücadele ederken hayatını kaybetti. O onurlu bir devrimci olarak yaşadı ve öldü. Anısı mücadelemizde yaşayacak!
Kahrolsun katil molla rejimi!
İranlı politik tutsaklara özgürlük!
HAYIR De!
Haksız Savaşlara Hayır!
Son Eklenenler
- Kapitalizmin dünyanın her yerinde insanlığa cehennemi yaşattığı bir dönemden geçiyoruz. Büyüyen sorunlar karşısında kaçınılmaz olarak mücadele de büyüyor. Fransa’dan İran’a, İngiltere’den Peru’ya dünyanın her yerinde büyük protestolardan grev ve...
- Toplumun geniş kesimlerinin duyduğu hoşnutsuzluğun, öfkenin ve değişim isteğinin farkında olmamak mümkün değil. Değişim isteği özellikle gençlerde ve kadınlarda kendini dışa vuruyor. Özgürlüklerimizin kısıtlanmasına, horlanmaya, aşağılanmaya, yok...
- Türkiye’de gidişattan hoşnut olmayanların, o veya bu konuda değişim isteyenlerin sayısıyla son seçimde mevcut iktidara ve Erdoğan’a oy vermeyenlerin sayısı eşit değil. Şöyle ki; toplumun ekseriyeti yaşamın her alanına damgasını vuran krizlerden,...
- Rosa Luxemburg, yaşamını işçi sınıfının sömürüden kurtuluşu mücadelesine adamış cesur bir kadın ve işçi sınıfımızın sosyalist önderlerinden biri. Bu nedenle UİD-DER’in bizleri Jülide Kural’ın “Ben Rosa Luxemburg” oyunuyla buluşturacağını duyunca çok...
- Türkiye’nin çeşitli illerinde üretim yapan Şirikçioğlu Tekstil’de işçiler 2017 yılından bu yana sendikal mücadele yürütüyor. İşçiler çalışma koşullarının düzeltilmesi, ücretlerinin yükseltilmesi ve iş güvenliği önlemlerinin alınması talebiyle HAK-İŞ...
- İşçi sınıfımızın üç yürek işçisini Haziran ayında kaybettik. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet, 2 Haziran 1970’te Orhan Kemal, 2 Haziran 1991’de ise Ahmed Arif’in güzel yüreği artık atmaz oldu, söylenecek sözleri yarım kaldı. Fakat kalemlerini...
- Ben metal sektöründe çalışan bir işçiydim. İşçiydim diyorum çünkü hakkımızı aradığımız için işten çıkarıldık. İşveren biz işçilerin ve temsilcilerimizin taleplerini karşılamamak için her yola başvuruyordu. Sorunları çözmek bir yana daha fazla baskı...
- Seçimlerden önce siyasi iktidar türlü vaatler sıralamış, 24 Nisan-31 Mayıs tarihleri arasında kullanılan doğalgazın tamamının ve gelecek yıl Mayıs ayına kadar kullanılacak gazın ise ay bazında 25 metreküplük kısmının ücretsiz olacağını duyurmuştu. “...
- İşçi ve emekçileri ilgilendiren tüm alanlarda devasa bir sorunlar yumağı her geçen gün büyüyor. Ama bunlar seçim meydanlarında gündem olmadı. Sorunların üstü milliyetçilikle, hamasetle örtülmeye çalışıldı.
- Yunanistan'da Pire Emek Merkezi’nin çağrısıyla düzenlenen ve binlerce emekçinin, çeşitli sendikalardan temsilcilerin ve işçilerin katıldığı yürüyüşte “iş cinayetleri durdurulsun” denildi.
- Fransa’da Disneyland Paris işçileri artan hayat pahalılığına ve düşük ücretlere karşı ücret artışı ve çalışma koşullarının düzeltilmesi talebiyle 30 Mayısta iş durdurdu.
- İşçi ve emekçilerin ezici çoğunluğu gidişattan endişeli, hoşnutsuz, sorunların çözülmesini, ekonominin düzelmesini istiyor. Ama öte yandan çok sayıda işçi ve emekçi sorunlarımızın kaynağında olan, hoşnutsuzluğumuzun nedeni olan mevcut iktidara oy...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı bir şirkette çöp işinde çalışan bir işçiyim. Dışarıdan bakıldığında, belediyede çalıştığımız için, insanların gözünde güzel bir işimiz var gibi algılanıyor ve sohbetlerde de dile getiriliyor. Ama işin iç yüzü...