Buradasınız
Sarıgazi’de Bir Kez Daha Savaşa Hayır Sesleri Yükseldi
5 Eylül Cumartesi günü Sarıgazi Demokrasi Caddesinde UİD-DER’li işçiler olarak, egemenlerin çıkarları için dökecek kanımız olmadığını bir kez daha haykırdık. Gerek içeride gerekse de dışarıda yürütülen haksız ve emperyalist savaşın bizim savaşımız olmadığını işçi-emekçilere anlattık ve aynı zamanda İşçi Dayanışması gazetemizi ulaştırdık. Bizimle aynı düşünceleri paylaştığını ifade eden pek çok emekçi kardeşimiz; tek başına iktidar olmak için savaş başlatan AKP’ye, evlatlarımızı kendi çıkarları için ölüme gönderen egemenlere öfkelerini dile getirdiler. Savaş işçilerin gündeminde çok önemli bir yer tutuyor ve hiçbir şekilde savaşı istemiyorlar.
Bir emekçi kardeşimiz “Savaşı kim ister ki. Bizi birbirimize düşürmeye çalışıyorlar. Erdoğan başkan olamadığı için ülkeyi kan gölüne çevirdiler” diyerek, AKP’ye olan öfkesini dile getirdi. Bir başka işçinin “90’lı yılların Türkiye’si yok artık. İnsanlar değişti. O zamanlar ‘bir evladım var, o da vatana feda olsun’ diyenler yok artık” diyerek, işçilerin AKP’nin yalanlarına artık kanmadığını ifade etmesi anlamlıydı. Hemen her sektörden işçiyle karşılaştık stant boyunca. Aile Hekimliğinde çalışan bir hemşire, çalıştığı yerde herkesin savaşa karşı olduğunu anlattı. Emekçi kadınlar “Kim karar verebilir bizim bin bir güçlükle büyüttüğümüz çocuklarımızın ölmesine! Ben böyle bir savaşa çocuğumu niye göndereyim ki” diyerek, çocuklarımızı feda etmeye hazır olduklarını söylemekten zerre kadar rahatsızlık duymayan Başbakan Davutoğlu’na olan öfkelerini ortaya koydular.
Konuştuğumuz genç bir emekçi kadın “Daha güzel, özgür bir dünya için savaşmak söz konusu olsa elbette savaşılır. Ama bu savaş öyle bir savaş değil. Burada yaşayan insanların çoğu hiçbir şeyden habersiz yaşıyorlar. Buraya bombalar düşmüyor, insanlar ölmüyor. Doğu’da yaşayan arkadaşlarımla görüşüyorum. Sokağa çıkma yasağı olduğunu, her gün çatışmalar yaşandığını, çocukların, gençlerin öldürüldüğünü söylüyorlar. Hayatları tam anlamıyla cehenneme dönmüş durumda. Bizi bu hale AKP getirdi” derken, savaş düzenine geçmiş patronların ve AKP’nin medyasının emekçileri nasıl uyuttuğuna dikkat çekmiş oluyordu.
Konuştuğumuz işçilerin arasında yeni askere gidecek olan ama bu savaştan kaygı duyan, kendilerine ait olmayan bir savaşta ölmek istemediklerini ifade eden gençler de vardı.
Afgan bir işçi, Afganistan’daki savaşta dört ağabeyini kaybettiğini ve elbette savaş istemediğini anlattı bize. Suriye’deki savaş cehenneminden kaçıp gelen emekçilerle de karşılaştık. Savaşın ne kadar kötü bir şey olduğunu bizzat yaşayarak gördüklerini, o yüzden haksız savaşlara karşı olduklarını anlattılar.
Yine genç kardeşlerimizden biri süren haksız savaşa karşı olduğunu söylemekle yetinmedi, aynı zamanda ne yapabileceğini sordu. “Sadece savaşa karşı olmak yetmez, bir şeyler de yapmak lazım” sözlerimizi anlamlı buldu ve kendisinin de bir şeyler yapmak istediğini ifade etti.
İşçi-emekçilere seslendik, sesimize ses, gücümüze güç katmaları için çağrı yaptık. Fabrikalarımızda, mahallelerimizde, bulunduğumuz her alanda bu haksız savaşın, kardeşin kardeşi öldürdüğü savaşın bizim savaşımız olmadığını anlatmamız lazım. Kürt sorunu çözülmeli ve bu haksız savaş son bulmalıdır. Ancak işçiler birleşirlerse bu savaşa dur diyebilirler.
Direnişten Öğrendiğimiz Bir Şeyler Var
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- 7 Ekim’in Birinci Yılı: Emperyalist Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- Ukrayna Savaşının İkinci Yılı: Ukrayna’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşa Hayır!
- Filistin ve Ortadoğu’da Emperyalist Savaş Yangını Devam Ediyor
- Bütçe Holdinglere Akıyor, Holdingler Savaştan Besleniyor!
- Milyonlar Meydanlarda Filistin Halkıyla Dayanışmayı Büyütüyor
- Emperyalist Savaşa Karşı İşçilerin Uluslararası Dayanışmasının Önemi
- Savaş ve Biz İşçiler
- Akan Kan Bizim de Kanımızdır!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Büyüyor: Emperyalist Savaşa Hayır!
- Japon Doro-Çiba Sendikasının Filistin Sendikalarına Yanıtı
- Filistin Sendikalarının UİD-DER’in Mesajına Yanıtı
- Türkiye’de ve Dünyada Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri: “Savaşı Durdurun!”
- Savaş Emekçiler İçin Yıkım Demektir! Savaşa Hayır!
- Haksız Savaşlar Memleket Sormaz!
- Haksız ve Emperyalist Savaşlara Hayır Diyoruz!
- Emekçiler Haykırdı: Rusya Elini Ukrayna’dan Çek! NATO’nun Genişlemesine Hayır!
- İşçi Sınıfının Tek Güvencesi Örgütlü Gücüdür!
- Emekçiler Haksız Savaşlara Hayır Diyor!
Son Eklenenler
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...