Buradasınız
Sarıgazi’de Stand: “İş Cinayetlerini Durduralım!”

Patronlar işçilerin kanına doymuyor. Her gün işçiler iş kazalarında hayatlarını kaybediyor ya da sakatlanıyorlar. İş kazaları sorunu işçiler için tüm yakıcılığıyla olduğu yerde duruyor. Patronlar işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerini almazken, hükümetse doğru düzgün denetleme yapmıyor. Her iş kazasının ardından cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar ve milletvekilleri çıkıp hep bir ağızdan bu sorunu çözeceklerini söyleyip, ailelerin acılarını paylaştıklarını söylüyorlar. Ama UİD-DER’li işçiler cadde cadde, sokak sokak işçi ve emekçilere onların ikiyüzlülüklerini, yalanlarını anlatıyor…
Bu amaçla Sarıgazi Demokrasi Caddesi’nde açtığımız standımızda iş kazalarının can yakıcılığını işçi ve emekçilere anlattık. İş kazalarına ve tüm sorunlarımıza karşı yan yana gelip örgütlü bir şekilde mücadele etme çağrısı yaptık. Sohbet ettiğimiz işçi arkadaşlarımız işyerlerinde işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerinin doğru düzgün alınmadığını belirttiler. Genç bir fabrika işçisi, işyerinde doğru düzgün eldiven ve iş ayakkabısı verilmediği için ellerinin ve ayaklarının su topladığını anlattı. İşteyken ayakta zor durabildiğini, patronun aldığı malzemeyi de en kötüsünden aldığını, kendisini ve diğer işçi arkadaşlarını bu hale getirdiğini öfkeyle dile getirdi.
Genç işçinin anlattığında olduğu gibi, patronlar önlem alıyoruz diye çoğunlukla ayakkabının, eldivenin, maskenin, iş elbisesinin kalitesiz olanını vererek biz işçileri işyerlerinde daha zor durumda çalıştırıyorlar. Patronların biz işçilere reva gördükleri bu insanlık dışı çalışma koşullarına ancak örgütlü bir şekilde mücadele edersek son verebiliriz. Mücadele örgütümüz UİD-DER’in yaptığı tüm çalışmalar biz işçilerin yan yana gelip mücadele etmesine ve birlik olmasına yöneliktir. İş kazalarını bizim örgütlü mücadelemiz durdurur!
Bir Cinayeti Örtbas Etmek
Son Eklenenler
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...