Buradasınız
Sermaye varoldukça faşizm tehlikesi de olacak
Gebze’den bir metal işçisi
Merhaba dostlar. Günümüzde faşizan eğilimlerin artmasıyla birlikte ve Eylül ayının yakıcılığıyla UİD-DER çatısı altında faşizm hakkında bir sunum yapıldı.
Baktığımızda faşizmin geride kaldığını düşünmek mümkün bile değil. Faşizan eğilimler çoğalmakta ve dünya halkları büyük acı ve haksızlığa uğramaya devam etmektedir. İşçi sınıfının yükseliş mücadelesi doruğa çıktığında ve düzeni tehdit etmeye başladığında sermayenin faşizme başvuracağı aşikârdır.
Faşizm dünya genelinde birçok acı örnekler doğurmuştur. İşçi sınıfının mücadelesi yükselişteyken, önceden hazırlanmış ve proleter devrimi hedefleyen bir örgütlülük yoksa faşist diktatörlük başa gelerek bizlere büyük yenilgiler yaşatmıştır. Biz yeni işçi kuşakları olarak tarihte yaşanmış sınıf mücadelelerinden dersler çıkarmalıyız ve onu iyi yoğurarak başarıya ulaşmalıyız.
UİD-DER tarafından gerçekleştirilen etkinlikte faşizm gerçeğini öğrenme fırsatı bulduk. O gün yine çok heyecanlı bir şekilde bekliyor ve yeni sınıf kardeşlerimizle tanışmanın coşkusunu yaşıyorduk. Sunuş başlamadan önce yeni gelen sınıf kardeşlerimizle sohbetler ediyor, işyerlerimizdeki ortak sorunlarımızdan konuşuyor ve kalabalığın giderek arttığını görüyorduk. Anonsun yapılması ile birlikte eğitim sunumu başladı. İki arkadaşımız sunum yapıyor, coşkumuzu ve burjuva sınıfına nefretimizi artıran ve anlatan şiirler ve marşlar hep bir ağızdan söyleniyordu. Dünya sınıf mücadelesindeki faşizm gerçekliği gözler önüne seriliyor ve devrimle oyun oynanmayacağı açıkça anlaşılıyordu.
Yirmi dakika ara verilmesiyle birlikte sınıf kardeşlerimizle tekrar sohbet ettik. Onların canlı ve sevinçli oluşlarını gözlerinden okuyorduk. Sunum hakkında, tarihteki faşist diktatörlüklerden günümüze yansıyan faşizan eğilimlere kadar sohbetler ederken işyerlerimizdeki sarı sendikalardan bahsediyor ve bunları nasıl aşabileceğimizi konuşuyorduk Bu sorunları aşmak için yeterince örgütlülük sağlamanın gerekliliğinde hemfikirdik.
Aranın bitmesiyle birlikte tekrar şiirler, marşlar ve sunumun ikinci bölümü başladı. İşçi sınıfının faşizme karşı mücadelesinde uyanık olması gerektiği ve onunla kararlı bir şekilde mücadele yürüterek geçmişin hesabını sorabileceğimiz gerçeği beynimize kazınıyordu. Etkinlik bittiğinde işçi arkadaşlarla sunum hakkında tekrar sohbetler ettik ve vedalaştık. Sermaye oldukça faşizm tehlikesinin her zaman olacağı gerçeğini asla unutmamalıyız.
Özgürlük İşçiler Mücadele Ederse Gelecek!
Faşizme Karşı sınıf Savaşı!
Faşizm denince…
Son Eklenenler
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...
- 28 Temmuz 1914’te dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş başladı. Tam dört yıl süren ve 20 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasının yaralanmasına ve sakatlanmasına, kentlerin yakılıp yıkılmasına yol açan bu savaş tarihe Birinci Dünya Savaşı...
- İspanya’da bir duvarda şöyle yazıyor: “El que nos roba es de aqui y rico no inmigrante y pobre.” Yani “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin.” Bu kısacık bir duvar yazısı içinde bulunduğumuz durumu çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor...