Buradasınız
Sistemin Küresel Krizine Karşı İşçi Sınıfının Saflarında Küresel Örgütlü Mücadeleye!
Geçtiğimiz pazar günü derneğimiz UİD-DER’in Gebze temsilciliğinde “Krize Karşı Mücadele” adlı bir etkinlik gerçekleştirdik. Etkinliğimize mahallelerden komşularımız, fabrikalardan işçi arkadaşlarımız, okullardan öğrenci kardeşlerimizin yanı sıra, yaklaşık 60 gündür fabrika önünde direnişte olan Akkardan işçileri de katıldı. Etkinlik, sunumu yapan arkadaşımızın dünya krizinde işçi ve emekçilere kesilen faturanın ağır sonuçlarına değinmesiyle başladı. Etkinliğimiz karşılıklı tartışmalar ve sorulan sorularla hoş sohbetler eşliğinde devam etti. Salonda bulunan herkesin katılımcı olması önemliydi. Krizin etkileri üzerine söz alan işçi arkadaşlarımızın söylediklerini kısaca aktarıyoruz:
Plastik fabrikasından bir işçi: Benim çalıştığım fabrikada patronumun düşük model bir arabası vardı. Kriz yaşıyoruz dediler ve yüzlerce kişiyi işten çıkardılar. İşçi arkadaşlarım bugün evine ekmek dahi götüremiyor. Şimdi patronum yeni aldığı lüks arabasına biniyor ve paşa gibi yaşıyor.
Plastik fabrikasından bir işyeri baş temsilcisi: Krizle birlikte suç oranları arttı. Cezaevlerinde işçi kardeşlerimiz haksız yere yatıyor. Bu yaşananların tüm sorumlusu aslında patronlar. Zenginler servetlerine servet katıyor.
Nakliyat işçisi: İşten atılmadan önce Türk Metal sendikasının yeni örgütlendiği bir fabrikada çalışıyordum. Kriz kendini yeni göstermeye başlamıştı. İşçi arkadaşlarla gittiğimiz sendikamızın şubesinde yaptığımız toplantıda, sendika başkanına, “her fabrikada işten çıkarmalar başladı başkan, yarın bizim fabrikada da aynı şeyler yaşanırsa ne yapmalıyız” diye sorduk. “Elbette fabrikamızdan yana olacağız çocuklar” dedi. Ama o gün geldiğinde hepimiz işten atıldık. Sendikacılar ise sıcak koltuklarından kalkmadan gerine gerine oturdular.
İşsiz bir işçi: Yeni örgütlenmekte olan bir fabrikada, patronun durumu fark etmesiyle 3 işçi arkadaşımız işten atılmıştı. Daha sonra fabrika önünde direnişe geçen arkadaşlarımız sendikalarına bindirdikleri basınçla üretimi durdurdular, ardından atılan tüm işçi arkadaşlarını işe geri aldırdılar. Yaşanmış olan bu deneyim bizlere örnek teşkil etmeli.
Plastik işçisi: İşyerlerinde taban örgütlenmesi yaratmalı, sendikalarda inisiyatifi elimize almalıyız. Duranları iteklemeliyiz. Ancak bu sayede sendikacıları harekete geçirebiliriz.
Akkardan işçileri: Sendikalarımız kimse için ayrıcalık kapısı haline gelmemeli. Bizler normal dönemlerde işleri sıkı tutmalı ve böylesi dönemlere hazırlıklı olmalıyız.
Metal fabrikasından bir kadın işçi: Daha önce komşularım ve yakın çevremde işsizler vardı. Şimdi ise kitlesel olarak işsiz kaldık. Ben 8 aydır hiçbir insani ihtiyacımı karşılayamıyorum. Çalıştığım fabrikadan benimle birlikte 140 kişi işten atıldı. Ailelerle birlikte düşünürsek 700 kişiyi buluyor.
Metal işçisi: Bizlere adam gibi para ödesinler, bizler de insan gibi yaşayalım ve borçlarımızı ödeyelim.
Metal işçisi: Geçenlerde hanımla pazara gittik. Mutfak ihtiyaçlarımızı neredeyse karşılayamadan geri geldik. Bugün aldığım ücretle domatese ve peynire gelen zamları karşılaştırıyorum, 10 yıl gerisinde takip ediyor aldığım ücret.
İşsiz kadın işçi: Bu ay gelen elektrik faturasını 3 gün geç ödemek zorunda kaldık. Başımızdaki devlet krizde önlemini almış, 3 gün geç kalan fatura ödemesine hemen faizi bindirdi. Eve bir de tebligat göndermişler, elektriğinizi keseriz diye. Durumumuz bu.
Nakliyat işçisi: Genel olarak çalışma saatlerimiz krizle birlikte 12 saatin üstüne çıktı. Artık güneşi göremez olduk. Bununla birlikte mesai parası da almıyoruz. Patronumuzun ve devletimizin sağlığına duacıyız!
Akkardan işçileri: Patronlar ve onların devleti bizleri istedikleri gibi kullanıyorlar. Aç bırakıyorlar, iş kazalarında öldürüyorlar. Bizler sorunlarımızı iyi kavramalı ve sınıfımızın çıkarlarını savunmalıyız. Başka bir dünyanın mümkün olduğunu düşünmeli ve mücadele etmeliyiz. Ancak o zaman ailemize ve tüm sınıf kardeşlerimize güzel günler ve yaşanası bir dünya bırakabiliriz.
Sunum ve tartışma bölümü, “krizin yükünü bizlere ödetmeye çalışan patronlar sınıfının saldırıları karşısında, bulunduğumuz her alanda mücadele etmeliyiz ve acil taleplerimizi yükseltmeliyiz” vurgusuyla sona erdi. Daha sonra ise, işçi koromuzun hazırladığı şarkı ve türküleri hep bir ağızdan söyledik. Etkinliğimiz uzun süren alkışlarla son buldu.
Sorunlar Karşısında Susacak mıyız?
1 Mayıs’a Doğru: İşçiler Konuşuyor /12
Son Eklenenler
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...