Buradasınız
Taşa İnat Şeker Gönderdiler
Aydınlı’dan bir metal işçisi
23 Ekimde Van’da yaşanan depremde 600’den fazla insan yaşamını yitirdi. Kapitalizmin kâr hırsı dünyanın dört bir yanında olduğu gibi ülkemizde de insanları öldürüyor. Van’da insanların ölmesinin temel sebebi yaşadığımız sistemin kâr üzerine kurulu olmasıdır.
Bir yanda deprem yüzünden insanlar yaşamını yitirirken, diğer taraftan milliyetçilik duygusu ile doldurulan insanlardan kimileri depremzedelere kan kustular. Türkiye’nin, hatta dünyanın dört bir yanından yardımlar Van’a akmaya başladı. Ama bir taraftan da milliyetçilik duygusu ile doldurulan kimi insanlar kutuların içine taş ve bayrak doldurup Van’a gönderdiler. Ölümün karşısında bile bu insanlar bir an için insanlıklarından çıktılar. Bizler de UİD-DER’li işçiler olarak “Şovenizme aldanma, dayanışmayı yükselt!” diyerek Van için yardım kampanyası başlattık. Taş gönderenlere inat insanlar ellerinden geldiğince yardımlarını yaptılar. Bir işçi arkadaşımızın yapmış olduğu yardımdan bahsetmek istiyorum sizlere. Van’daki depremzedelere gönderilmek için özenle bir paket hazırlamışlardı. Kışı atlatabilmeleri için battaniye, yorgan ve kışlık kıyafetlerin yanında, bebekler için mama, çocuk bezi ve giysiler vardı paketlerde. Aile, taş gönderenlere inat çocuk kıyafetlerinin ceplerine şeker koymuştu. Paketleri açıp düzenlemeye başladığımızda o şekilde gördüğümüzde çok duygulanmıştık. Bir çocuğun o elbiseleri giydiğinde ve cebinden çıkan şekerleri gördüğünde nasıl mutlu olabileceği gözlerimizin önüne geldi. Onlar daha çocuk, şekere ve oyuna ihtiyaçları var. Depremin yaralarını bir nebze de olsa böyle sarmak gerektiğini düşünüyoruz. Oradaki insanların bizlerin dayanışmasına ihtiyaçları var.
Deprem doğal bir felaket olabilir ama ölümler hiç de doğal bir felaketten kaynaklanmadı. Binalar yapılırken demir, çimento çalınmamış, kumlar işlemden geçirilerek kullanılmamış olsaydı oradaki birçok ev bu depremde yıkılmayacak ve insanlar ölmeyecekti. Anlayacağınız daha fazla kâr uğruna Van halkının ölümüne göz yumuldu. Yeni katliamların olmaması için bir araya gelmeli ve kan emici patronlardan bu ölümlerin hesabını sormalıyız.
Son Eklenenler
- Kültür Radyo Televizyonu (KRT) çalışanları Mart ayından bu yana ödenmeyen ücret ve sosyal hakları için 4 Haziranda iş bıraktı. 5 Haziranda İstanbul Maslak’taki KRT binasının önünde “İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız” diyerek toplanan kanal çalışanları,...
- İstanbul Tuzla’da bulunan ve Petrol-İş Sendikası İstanbul 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Reckitt Benckiser fabrikasında 27 Mayısta başlayan grev kararlılıkla sürüyor. UİD-DER’li işçiler olarak, bayrama mücadeleyle giren grevci işçileri grevlerinin...
- ABD ve İngiltere gibi emperyalist devletlerin desteğini arkasına alan İsrail’in Filistin halkına yönelik katliamları kadın, bebek, çocuk, genç, yaşlı on binlerce masum insanın yaşamını aldı, almaya devam ediyor. Egemenler, kendi çıkarları uğruna...
- Toplumda gelecekle ilgili düşünceler ve planlar genellikle maddiyat üzerinden oluşuyor. İyi bir eğitim, iyi bir iş, iyi bir kariyer… Bunları yerine getirince ekonomik ve sosyal açıdan rahat yaşamak mümkünmüş gibi düşünülüyor. Ama sömürü düzeni olan...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Portakal Plastik ve Porvil fabrikalarında 7 Mayısta başlayan grev 3 Haziranda anlaşmayla sona erdi. Petrol-İş Sendikası Genel Merkezinde Petrol-İş Genel Merkez...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikasının öncülüğünde 29 Mayıs’ta greve çıktı. Grev yedinci gününde sürerken, grevi ve işçilerin mücadelesini...
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...