TEKEL Satıldı, İşçiler Eylemlere Devam Ediyor

15 Şubatta Kartal Cevizli fabrikasında çalışan TEKEL işçileri, özelleştirmeyi protesto etmek üzere fabrikaya kapandı. Saat 16’da fabrikanın bahçesinde toplanan TEKEL işçileri, Tek Gıda-İş 2 No’lu şube başkanı Yunus Durdu ile birlikte basın açıklaması yaptılar. “Bizim sadakaya değil, üretim yapacak, emeğimizi değerlendirecek işyerlerine, fabrikalara ihtiyacımız var” diyen Yunus Durdu, aylardır yetkilileri uyardıklarını, bu gece uyarı amacıyla fabrikaya kapanacaklarını, Pazartesi günü ihaleye engel olmak üzere Ankara Özelleştirme Daire Başkanlığı önünde eylem yapacaklarını açıkladı.

normal_destek11111.jpg

Basın açıklaması öncesinde TEKEL işçilerine destek için işyerinin kapısına gelen yaklaşık 80 kişiye rağmen kapıdan uzak bir yerde toplanan işçiler, sendika başkanının uyarılması üzerine kapıya yaklaştırıldılar. UİD-DER, ESP, Deri-İş Tuzla Şubesi, Eğitim-Sen ve DİP-Girişimi TEKEL işçilerinin eylemlerine destek verdiler. Sendika yöneticilerinin normal şartlarda destek vermek üzere gelenlerin işçilerle buluşmasını sağlaması gerekirken hiçbir müdahalede bulunmamaları, işçilerle destekçiler arasında 2 metrelik bir mesafe oluşmasına neden oldu. Aradaki bu mesafeyi de fabrikanın güvenlik görevlileri doldurdular. Basın açıklaması daha önceden iyi bir şekilde duyurulmuş olsaydı, destek için gelen grupların çok daha kalabalık olacakları açıktı. Bu durumda işçilerle kaynaşılmasının önüne geçilmiş olması, verilen desteğin uzaktan atılan sloganlarla sınırlı kalmasına neden oldu.

Basın açıklaması boyunca “Tayyip 4C’yi al başına çal”, “İş, ekmek yoksa barış da yok” sloganlarını atan işçilere, “Yaşasın sınıf dayanışması”, “Birlik, mücadele, zafer” sloganlarıyla destek verildi.

Basın açıklamasının ardından fabrikalarına dönen işçiler, Cumartesi günü Ankara’ya doğru yola çıktılar. Ülkenin dört bir yanından gelen işçiler Pazartesi günü Özelleştirme Dairesinin önünde buluştular. Polisin tam teçhizat hazır bulunduğu Özelleştirme Dairesinin önünde konuşma yapan Tek Gıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel, “Bu meydanlar şahit olsun ki, biz bu fabrikaları ölümüne savunacağız. Asla izin vermeyeceğiz” dedi. Türkel işçilere “var mısınız?” diye sordu. İşçiler hep bir ağızdan “evet” diye haykırarak, “Ölmek var, dönmek yok” sloganını attılar. Ancak sendikacılar bir süre sonra eylemlerinin bittiğini açıkladılar. Böyle bir açıklamayı şaşkınlıkla karşılayan işçiler “hani ölmek var dönmek yoktu” şeklinde tepki gösterip bir yere gitmeyeceklerini söyleyerek yere oturdular. Sendikanın dağılın uyarısına oturarak tepki gösteren işçileri, polis ancak saat 22’de, gazla ve buz gibi havaya rağmen basınçlı suyla saldırarak dağıtabildi.

TEKEL sigara fabrikaları 22 Şubatta yapılan ihalenin ardından 1,72 milyar dolar karşılığında British American Tobacco’ya satıldı. Satış haberini alan Tek Gıda-İş sendikası, yayınladığı açıklamada, “TEKEL işçisi bugüne yıllardır hazırdır ve asıl olması gereken yerde fabrikalarındadır. Artık eylem yerlerimiz işyerlerimizdir” diyerek işyerlerini ikinci bir karara kadar terk etmeyeceklerini açıkladı.

TEKEL’e bağlı sigara fabrikalarının satılmasının ardından burada çalışan işçiler, sahip oldukları hakları kaybedecekler ve daha önce yaşanan örneklerde olduğu gibi 4-C maddesine göre daha düşük ücretlerle ve sözleşmeli olarak çalıştırılacaklar.

Sermayenin iştahı kesilmek bilmiyor. Daha fazla kâr elde edebilmek için işçilerin kazanılmış haklarına göz dikmiş durumda. Ve işçi sınıfı sesini yükseltmedikçe bu saldırıların ardı arkası kesilmeyecek.