Buradasınız
Tekel İşçisi Mücadeleye, Sermaye Devleti ise Saldırmaya Devam Ediyor!
Kocaeli’den bir işçi
Özelleştirme saldırılarının son ayağı olan Tekel’de, işçiler 4/C’ye tâbi tutulmaya çalışılıyor. 4/C, işçileri 10 ay sözleşmeli çalıştırıp dilediği gibi işten atmak, ücretlerini ve tüm sosyal haklarını gasp etmek ve sendikasızlaştırmak anlamına geliyor. Tekel’de yaşanan süreç 12 bin işçiyi kapsıyor görülse de gerçek sayı bu değildir. Çünkü ortalama bir aile 4 kişi olarak ele alındığında, yaklaşık 50 bin insanın açlık ve işsizlikle baş başa kaldığı görülecektir. Tekel işçileri bu saldırılara karşı mücadele alanlarındaki yerlerini aldılar. Türkiye’nin birçok bölgesinden gelen Tekel işçileri Ankara’da hem egemenlere, hem de sendika bürokratlarına karşı mücadele etmeye devam ediyor.
Tabii ki patronlar sınıfı da boş durmamaktadır. Sermayenin temsilcileri birbiri ardına açıklamalarda bulunarak, Tekel işçilerinin haklı mücadelesini ezmeye çalışıyor. Hem de bunu bizleri bu yalana inandırarak yapmaya çalışıyorlar. Başbakan ve maliye bakanı “yetimin hakkını yedirmeyeceğiz, yan gelip yatana bakamayız” diyerek işçi sınıfının gözünde saldırıları meşrulaştırmaktadır. Yani Tekel işçisini haklı değilmiş gibi göstermeye çalışıyorlar. Maliye bakanı Tekel işçilerine karşı “fazla merhametli” olduklarından bahsedip duruyor. Peki bakan bey, Tekel’deki işçileri işsiz bırakmak mı merhamet? Aileleriyle birlikte 50 bine yakın insanın hiçbir geliri olmadan nasıl yaşayacağını hiç düşündünüz mü? Tekel’de “yan gelip yatanlar” soruyor, “peki siz mecliste ne yapıyorsunuz?” diye. Saatlerce işçileri nasıl sömüreceğinizi, işçilerin birleşmesini nasıl önleyeceğinizi tartışıyorsunuz. Asıl yan gelip yatan sizsiniz, işçilerin sırtından geçinenler sizsiniz! Bizlerin haklarını gasp eden sizsiniz! Yetimin hakkını yiyen de sizsiniz! Sonra çıkıp yalan söyleyip işçileri kandırmaya çalışan da sizsiniz!
Biz işçiler şunu iyi bilmeliyiz ki, Tekel’de yaşanan saldırılar tüm işçilerin ortak sorunudur. Bize anlatılan “bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” hikâyesi koca bir yalandır. Çünkü patronlar tüm insanlığın ve işçilerin düşmanıdır. Sıra geldiğinde bu “yılanlar” hepimize dokunacaktır, dokunmaktadır da. Bizler ister mücadele edelim ister etmeyelim “yılan” bize saldıracaktır. Bizler yaşanan saldırılara birlikte karşı koyarsak “yılanın” başını ezip güzel günler yaşayabileceğiz.
Yaşasın Sınıf Dayanışması!
Tekel İşçisi Yalnız Değildir!
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...