Buradasınız
Teknorot Direnişi Baskıyla Kırıldı Ama…

İşbirlikçi sarı sendika Türk Metal’in ve patronun tehditlerine rağmen direnişlerini sürdüren Teknorot işçileri, İŞKUR, asker ve polisin devreye girmesiyle geri adım atmak zorunda kaldılar. Yağmur altında direnişlerini sürdüren işçiler, Türk Metal’in sözleşmeden imzasını çekmesini ve talepleri doğrultusunda sözleşme masasına yeniden oturulmasını istiyorlardı.
Direnişçi işçilerin karşısına önce İŞKUR il müdürü çıkarıldı. Müdür, işçilere, yasadışı grev yaptıklarını ve fabrikayı işgal ettiklerini söyleyerek gözdağı verdi, tehdit etti. Ancak işçiler İŞKUR yöneticisinin sözlerine tepki gösterdiler. Müdürden sonra ise polis ve jandarma devreye sokuldu.
Akşam saatlerinde emniyet müdürü patronla birlikte işçilere seslendi. Ardından patron, emniyet müdürü ve jandarma alay komutanı arasında toplantı yapıldı. Toplantıdan hemen sonra direnişçi işçilerin temsilcileri çağrıldı. Temsilcilerden imzalanan sözleşmeyi kabul etmeleri ve işbaşı yapmaları istendi. Görüşmeyi işçilere aktaran temsilciler; patronun zam yapmayacağını, ileriki aylarda şartlar uygun olursa ücretlere zam yapabileceğini, eylem nedeniyle kimsenin işten atılmayacağını ama patronun protokol imzalamaya yanaşmadığını söylediler.
Hiçbir güvence verilmeden işbaşı yapmaları istenen işçiler, bu duruma tepki gösterdiler. Konuşmaların ardından anons yapan polis, işçilerin ya işbaşı yapmasını ya da fabrikayı terk etmesini istedi. İşçilerin bir kısmı fabrikaya girdi, bir kısmı ise tepki göstererek fabrikadan ayrıldı.
İŞKUR’un, askerin ve polisin patrondan yana tutum almasına öfkelenen işçiler, duygularını “patronla devlet bir oldu, yüzlerce askeri karşımıza diktiler” sözleriyle dile getirdiler.
Haklı talepleri için direnişe geçen işçilerin mücadelesi Türk Metal çetesi, patron ve devlet eliyle kırıldı. Bugüne kadar birçok direniş, benzer şekilde engellendi. Birçok grev, “milli güvenliği tehdit ettiği” gerekçesiyle erteleme adı altında yasaklandı. Son birkaç aydır gerçekleşen grevler ise OHAL bahane edilerek yasaklanıyor. İşçilerin işten çıkarmalar, düşük ücretler, işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında dillendirdiği talepler, görmezden geliniyor, işçiler harekete geçtiklerinde ise zorla engelleniyorlar.
İşçilerin mücadelesi zorla, yasaklarla, oyunlarla bastırılıyor. İşçilerin gerçek anlamda örgütlü olmamaları, geçmişin mücadele geleneklerini bilmemeleri, sınıf bilincinden yoksun olmaları bu sonuçta esas belirleyendir. Teknorot işçileri de örgütlü ve sınıf bilinçli olmadıkları için baskı ve oyunlara karşı koyamadılar, yenildiler. Ne yapacaklarını bilemediler, kendi aralarında bölündüler ve geri adım attılar. Ancak işçiler tüm baskı ve yasaklara, OHAL koşullarına rağmen üretimi durdurup gerçek gücün kimde olduğunu gösterdiler. Bugün işçiler yeterince örgütlü ve bilinçli olmadıkları, geçmişin mücadele deneyimleriyle donanamadıkları, patron ve iktidar karşısında yeterince uyanık olamadıkları için yeniliyorlar. Lakin patronlar ve egemenler ne yaparlarsa yapsınlar işçilerin mücadelesinin önüne geçemezler. İşçiler, tüketici çalışma ve çekilmez yaşam koşulları sürdüğü müddetçe; bu koşullara isyan etmeye, üretimi durdurarak direnişe geçmeye devam edeceklerdir. Örgütsüz olmalarından dolayı belki ilk dönemlerde yenileceklerdir. Ama yeniden ve yeniden mücadeleye atılmaktan geri durmayacaklardır, duramazlar. Bir gün sınıf bilinçli öncülerini mutlaka bulacak, daha güçlü örgütlülükler oluşturacak, geçmişin mücadele deneyimleriyle donanacak ve sermayenin tüm oyunlarını boşa çıkartacaklardır! İşte o zaman hiçbir güç işçileri taleplerini elde etmekten alıkoyamayacaktır.
Düzce TV'ye konuşan Teknorot işçileri, Türkiye'nin büyüdüğünü, patronun zenginleştiğini, ama kendilerinin yaşam koşullarının kötüleştiğini ve ücretlerinin düşük olduğunu söylüyorlar.
Kadınlar Mücadelede Önde
1 Mayıs’ta Taleplerimizi Haykırdık
- Kütahya Şeker Grevi 3’üncü Gününde
- İşçiler Sendika Düşmanlığına Karşı Mücadele Ediyor
- Omsa Metal İşçileri Sendika Hakları İçin Direnişte
- Cam İşçileri Grevde, İzBB İşçilerinin Direnişi Sonuç Verdi
- Sefalet Zammı Dayatmasına, İşten Atmalara Karşı İşçi Mücadeleleri
- Soygun Değil de Ne?
- İzmir’de Grevci İşçiler Sefalet Dayatmasına Hayır Dedi
- DYO Boya Grevi Kazanımla Sonuçlandı
- İşçiler, Emekliler Sefalet Dayatmasına Karşı Mücadeleyi Büyütüyor
- Buca Belediye İşçilerinin Anlattıkları
- Çiğli Belediyesinde İşten Atılan Kadın İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Kamu Emekçileri, Öğretmenler, İşçiler Mücadele Ediyor
- Polonez İşçilerine Selam Olsun
- Bize Ekmek Yoksa Size Pasta Yok!
- Buca Belediyesi İşçileri Ücret Gaspına Karşı İş Bıraktı
- Hak Gasplarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçi Mücadeleleri
- Reckitt İşçilerinin Grevi Kararlılıkla Sürüyor
- İzmir Belediye İşçilerinin Grevi Bitti Ama Grev Nefreti Bitmedi
- Bayramın Üçüncü Gününde KRT İşçileriyle Dayanışma
- KRT Çalışanlarından Eylem
Son Eklenenler
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...