Buradasınız
TOKİ İşçilerinin Gözünden UİD-DER’le 12 Eylül Mitingi
Aydınlı’dan bir işçi
14 Eylülde, 12 Eylül askeri faşist darbesine karşı düzenlenen mitinge UİD-DER olarak bizler de katıldık. 12 Eylül’ün üzerinden 28 yıl geçmesine rağmen biz işçi sınıfına ve genç kuşağa etkileri apaçık ortadadır. İşte tüm bunlara karşı ve 12 Eylül’ün hesabının sorulması için mitinge çevremizdeki tüm işçi kardeşlerimizi katmaya çalıştık. Aydınlı UİD-DER üyesi işçiler olarak, TOKİ’de çalışan inşaat işçisi arkadaşlarımızı da mitinge davet ettik ve mitinge TOKİ’de çalışan bir grup işçi arkadaşımız da katıldı. Birçoğu ilk kez bir mitinge katılıyordu. Heyecanları ve “acaba nasıl olacak?” soruları gözlerinden okunuyordu. Kortejin oluşması, görevlilerin yerlerini alması ve sloganların atılmaya başlamasıyla birlikte onlar da diğer sınıf kardeşleriyle birlikte sloganlara büyük bir coşkuyla katıldılar.
Miting sonrasında sohbet ettiğimizde şunları söylediler: “Mitingin böyle geçeceğini düşünmemiştik. Bizim gibi düşünen, bizim gibi sorunlar yaşayan birçok işçi olduğunu gördük. Diğer arkadaşlarla hiç yabancılık çekmedik, sanki hepimiz birdik. Bu insana güven veriyor. İnsanın kendi hakkını savunması böyle yerlere (mitinge, UİD-DER’e) gelmesi çok güzel bir şey. Ama televizyonlar farklı gösteriyor mitingleri. Şantiyeye gelip televizyona baktığımızda kavga olduğunu, olay çıktığını gösterdiler, bizler de şaşırdık. Miting, hiç televizyonun gösterdiği gibi değildi. İnsanları korkutmaya, mitinglere katılmalarını engellemeye çalışıyorlar.”
İşte UİD-DER’le ilk kez mitinge katılan işçi arkadaşların düşünceleri ortada. Bugün bu düzenin egemenleri bizleri korkutarak, sindirerek haklarımız için mücadele etmemizi engellemeye çalışıyor. Ancak korkunun ecele faydası yok! Tıpkı dünyada olduğu gibi Türkiye’de de eli kanlı patronlar sınıfı, bugün işçileri korkutup sindirse de işçi sınıfı örgütlenip mücadeleye atıldığında, asıl korkuyu duyacak olan burjuvazinin kendisi olacaktır.
Örgütlüysek her şeyiz, örgütsüzsek hiçbir şey!
Yaşasın “İşçi Dayanışması”!
Son Eklenenler
- 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde yüz binlerce emekçi kadın dünya meydanlarına aktı. Dünyanın dört bir yanında derinleşen ekonomik krize, artan işsizliğe ve yoksulluğa, yaygınlaşan emperyalist savaşa ve yükselen faşizme karşı emekçi kadınlar...
- UİD-DER ve Belediye-İş Sendikası İstanbul 2 Nolu Şube, 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle 9 Martta, Avcılar Barış Manço Kültür Merkezinde “8 Mart Yol Gösteriyor: Engeller Mücadeleyle Aşılır!” şiarıyla etkinlik düzenledi. Düzenlenen...
- Elinizde tuttuğunuz broşür, İşçi Dayanışması bülteninde yer alan Emekçi Kadın köşemizde yayınlanan yazılardan bir seçki yapılarak hazırlandı. Gururla söylemeliyiz ki Emekçi Kadın köşemizdeki tüm yazılar işçi ve emekçi kadınlar tarafından yazıldı,...
- 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Gününde İstanbul’dan Diyarbakır’a, Kocaeli’den Antep’e, Hatay’dan İzmir’e Türkiye’nin dört bir yanında binlerce emekçi kadın engellemelere rağmen alanlara çıktı, taleplerini haykırdı. Diyarbakır’da kadınların...
- 8 Mart’ın ortaya çıkışının ve bir gelenek olarak yükselmesinin hikâyesi, emekçi kadınların birlik olup en zorlu engelleri aşmasının hikâyesidir. Gelecek kuşaklara nice deneyimleri, nice hakları miras bırakmasının hikâyesidir. Bu hikâye, bizim devam...
- Bizler 8 Mart’ı yaratan işçi kuşaklarının, emekçi kadınların direncini ve azmini yarınlara aktaracak bugünün işçi kuşaklarıyız. Tüm zorluklara rağmen, azimle mücadele ederek miras bırakılan bu geleneğe sahip çıkmaya devam edeceğiz. Çünkü savaşların...
- 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü, emekçi kadınların çalışma saatlerine, işyerindeki baskı ve tacizlere, düşük ücretlere karşı başlattığı mücadeleden doğdu. 8 Mart ne kadınlara hediye verme günüdür ne de bütün kadınları aynı potaya koyan, hangi sınıftan...
- Bizler farklı hastanelerde, branşlarda ve meslek gurubunda olan sağlık emekçisi kadınlarız. Bir kez daha 8 Mart coşkusu yaşıyoruz. Hastaneler, aile hekimlikleri ve daha nice sağlık kurumu ile evlerimiz arasında mekik dokuyarak geçiyor hayatımız....
- Biz emekçi kadınlar, kadın işçilerin sağlık, güvenlik ve aile yaşamı üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle gece vardiyasının yasaklanmasını talep ediyoruz! Gece vardiyasının kadın işçileri fiziksel ve psikolojik olarak yıpratırken güvenlik riski...
- Bazen insan yaşadıklarını, içinde bulunduğu durumu tam olarak anlamlandıramaz. İşte benim durumum da buydu. Ben metal işkolunda, sendikalı bir fabrikada yıllardır çalışan bir kadın işçiyim. Tüm yaşamım mücadele içinde geçti. Bazen işyerinde verdim...
- Bizler fabrikalarda vardiyalı çalışan metal işçisi kadınlarız. Zorlu ekonomik koşullar altında, mutfakta tencereyi kaynatmaya çalışıyoruz. Bir taraftan evin işlerini sırtımızda taşırken, bir taraftan da çocuklarımızı yetiştirmeye çalışıyoruz. Yeteri...
- Sözde aile içinde birlik beraberliğin korunması gerekçesiyle 2025’i aile yılı ilan ettiler. Ama aile içindeki huzurun bozulmasındaki en büyük nedenin geçim sıkıntısı olduğunu yok saydılar. Bir babanın kiraya, faturalara, çocukların eğitim...
- Bundan 168 yıl önce Amerika’da tekstil işçileri uzun çalışma saatlerine, düşük ücretlere, insanlık dışı çalışma koşullarına karşı mücadele veriyorlardı. Fabrikada çıkan yangında 128 kadın işçi yanarak hayatını kaybetti. 8 Mart işte bu yüzden...