Buradasınız
Yaşasın “İşçi Dayanışması”!
Kartal’dan bir matbaa işçisi
Ben Akademi Matbaada çalışan bir işçiyim. Geçenlerde akşam paydosunda servisleri beklerken ellerinde “İşçi Dayanışması” bülteni olan işçi arkadaşlar yanımıza geldiler. Bizlere ellerindeki bülteni tanıtarak almamızı, okumamızı tavsiye ettiler. Ben de bir tane aldım, bültende çeşitli sektörlerdeki fabrikalardan haberler vardı. Özellikle bir tanesi dikkatimi çekti. Devlet Malzeme Ofisi matbaasında çalışan bir işçi, fabrikasındaki sorunları anlatmış. Oysa devlet sektöründeki işçilerin iyi şartlarda çalıştığını zannederiz. Orada da bizim yaşadığımız sorunların hemen hemen aynısı yaşanıyormuş. Hasta oldun mu vizite kâğıdı alman zormuş, aynen bizdeki gibi. Doktorun verdiği iş göremez raporun yedi günü geçti mi ihtar yiyormuşsun. Bir de iş hakkın tazminatsız feshedilebiliyormuş.
Bizde de durum farklı değil, her an işten çıkartılabiliyoruz. Devlet Malzeme Ofisi matbaasından emekli olmuş bir işçi abimizle geçenlerde sohbet ederken, “Biz ‘80 öncesinde orada işçiler olarak örgütlüydük ve birbirimize güvenirdik. Birlikte hareket ederdik, fabrikada işçilerin dediği olurdu, yani vizite kâğıdı ya da rapor almak ne ki! Çalışma koşullarından maaş zammına kadar her şeyde söz sahibiydik” diyordu. Ben bu bülteni hazırlayanlara teşekkür ediyorum. Bu bülten sayesinde biz işçiler daha iyi anlıyoruz ki, haklarımızı almak ve olanı da korumak için, birlik olup, birbirimize güvenip mücadele etmeliyiz. Aynen eskiden mücadele veren işçiler gibi.
Son Eklenenler
- Katledilişinin 45’inci yılında Kemal Türkler’i ve lideri olduğu Maden-İş Sendikasının mücadeleci sınıf sendikacılığı anlayışını hatırlamak, belki de her zamankinden daha büyük önem taşıyor.
- Sınıf temelinde örgütlü olmak, işçi sınıfının gücüne inanmak demektir. “Bu işçiler değişmez” diyenlerin yanıldığını, İzmir’deki grev ve direnişlerde bir kez daha gördük.
- Geçtiğimiz günlerde evde bazı tadilat işleri yapmaya başladık. Eşim de ben de emekli olduğumuz için bu masraflar bütçemizin biraz üzerine çıktı. Ben de düşük limitli kredi kartımın limitini yükseltip, taksitlendirmeyle bu sorunu çözmeyi düşündüm.
- İngiltere’de işçi, emekçi ve öğrenciler, yaklaşık 22 aydır devam eden İsrail’in Gazze’deki saldırılarına karşı durmak, Filistin halkıyla uluslararası dayanışmayı büyütmek ve suç ortağı İngiltere hükümetinin barış eylemlerine yönelik baskılarını...
- Eşimiz, kardeşimiz ya da başka bir yakınımız dayanışmanın öneminin farkında olmayabilir. Eğer biz biliyorsak, bilmeyenlere sabırla öğretelim ve yol gösterelim! Unutmayalım ki işçinin işçiden başka dostu yoktur.
- Sağlık emekçileri, “Eziyet Yönetmeliği” olarak adlandırdıkları, hem sağlık emekçilerinin hem de hastaların hak kaybına uğratıldığı Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğine karşı 16 Haziran’da İl Sağlık Müdürlüğü önünde eylem yaptı. ASM’lere 6...
- Dünya egemenlerinin emperyalist paylaşım savaşlarında ölenlerin net sayısını telgraf telleri bildirmiyor artık. Bugün sosyal medyayla, telefonlarımıza düşen bildirimlerle çok kısa bir sürede alıyoruz dünyanın başka yerlerindeki saldırıların,...
- Amasya’nın Merzifon ilçesinde bulunan, Kristal-İş Sendikasının örgütlü olduğu GM Teknik Cam fabrikasında toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Temmuzda grev başladı. İzBB Belediyesinde işten atılan Belediye-İş Sendikası...
- Türk-İş’e bağlı Sağlık-İş ve KESK’e bağlı SES üyesi sosyal hizmet işçileri, 18 Temmuzda Bahçelievler Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Ek Binası önünde ortak bir basın açıklaması düzenledi. Kamuda yürüyen toplu sözleşme süreçlerine dair gerçekleştirilen...
- Merhaba, ben İstanbul’da bir devlet hastanesinde temizlik personeli olarak çalışan bir kadın işçiyim. Bilindiği gibi senenin yarısı geride kalmasına rağmen toplu iş sözleşmemiz halâ imzalanmadı. Bu süreçte sendikalar meydanlarda mitingler yaptılar,...
- 14 Temmuz 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan yasa değişikliğiyle turizm sektöründe çalışan işçilerin hafta tatili hakkı fiilen gasp edildi.
- Ne acıdır, barış sözcüğü ağzımızdan çıkar çıkmaz yüreğimizde savaşın gölgesi belirir. Gözlerimiz dolar, sesimiz titrer, mahzunlaşırız çocuklar gibi. Oysa ne güzeldir kim bilir ağzımızdan taşan gülücüklerle, yüreğimizden kopan kardeşlik türküleriyle...
- Siyasi iktidar zeytinlikleri yok edecek yeni bir torba yasayı Meclise sundu ve Temmuz sonuna kadar yürürlüğe sokmaya hazırlanıyor.