Buradasınız
Tuzla’da “Torba Yasa” Semineri
Aydınlı’dan bir grup işçi

20 Şubatta UİD-DER Tuzla temsilciliğinde “Torba Yasa” konulu bir seminer gerçekleştirdik. Etkinliğimize birçok sektörden işçiler katıldı. Seminerde, mücadeleyle kazanılmış haklarımızın ellimizden nasıl alındığı, işçiler olarak buna nasıl dur diyebileceğimiz üzerinde duruldu.
Torba Yasa hem mecliste kabul edilen maddeleriyle, hem de şu an askıda bekleyen maddeleriyle işçi sınıfına dönük büyük bir saldırıdır.
Etkinliğe katılan arkadaşlarımız söz alarak sorular sordular, düşüncelerini dile getirdiler. Bir arkadaşımız Torba Yasayla 18 ile 29 yaş arası işçilerin sigorta primlerinin işsizlik fonundan karşılanacağını, bu maddenin kabul edildiğini ve artık 29 yaşın üstünde olduğu için iş bulmakta çok zorlanacağını anlattı. Taşeronda çalışan işçi arkadaşlarımız, taşerona dava açtıklarını ama Torba Yasanın bu davayı sekteye uğratacağını dile getirdiler. Çünkü bu yasayla birlikte asıl iş taşerona verilebilecek. Bu durumda neler yapılabileceği üzerine sohbet edildi. Taşeronda ya da asıl işverende çalışıyor olsak da yapmamız gereken şey bellidir: Yasal sınırlara takılmadan, işçi arkadaşlarımızla bir araya gelip örgütlenmek!
Tüm işçi kardeşlerimiz bir konuda hemfikirdi: Torba Yasa kabul edilmiş olsa da, içinde bulunduğumuz dağınıklıktan kurtulup bir araya gelebilirsek, daha önce elimizden alınan bütün hakları geri alabiliriz. Yapmamız gereken şey, her nerede olursak olalım örgütlenmektir.
Bir İşçi Çocuğunun Gözüyle Direniş
Son Eklenenler
- Diyelim ki hayatınızda ilk kez bir koşu yarışmasına katılacaksınız ve yeterince idmanlı değilsiniz. İsteklisiniz, azimlisiniz ama diğer koşuculara göre hazırlığınız yetersiz ve deneyimli değilsiniz. Böyle bir yarışmada birinci olmanız şaşırtıcı...
- Bir dünya devi olan Amazon’un işçileri en ağır koşullarda çalıştırılmaya devam ediyor. Amazon Tuzla Depo’da çalışan işçiler olarak bizler de ağır iş yüküne, mobbinge, işyeri içinde zor bölümlere sürülme gibi uygulamalara maruz kalıyoruz.
- Türkiye’de çok genç yaşta emekli olunduğundan, emeklilerin sosyal güvenlik sisteminin sırtında kambur olduğundan, aylıklarının arttırılmasının kaynakların heba edilmesi anlamına geldiğinden bahsediyor. Bu sözlerle, sınıfımızın emeklilerini yük,...
- Geçtiğimiz haftalarda Sakarya’da iki çiftçi ürettikleri karpuzları yola atıp parçalamışlardı. Bu öfkelerinin nedeni toptancının son anda karpuzları almaktan vazgeçmesiydi. Belli ki evine, çoluğuna çocuğuna rızkını götüremeyecek olmanın öfkesiydi...
- Eskişehir Seyitgazi’de 23 Temmuz sabah saatlerinde çıkan orman yangınına müdahale etmeye çalışırken 5 orman işçisi ve 5 AKUT gönüllüsü alevlerin içinde kalarak hayatını kaybetti, 14 kişi de yaralandı. Türkiye haftalardır orman yangınlarıyla...
- Gün geçtikçe artan enflasyon, hayat pahalılığı, işsizlik çocukları da işçiliğe zorluyor. İSİG Meclisi verilerine göre 2025 yılının başından beri 24 çocuk işçi, iş cinayetleri sonucunda hayatını kaybetti.
- Akkuyu Nükleer Güç Santralinde taşeron şirkette çalışan Türk ve Rus işçiler son üç aydır ödenmeyen ücretlerinin ödenmesi için 23 Temmuzda iş bıraktı.
- Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), 23 Temmuzda üniversite hastaneleri önünde basın açıklamaları yaparak TİS taleplerini açıkladı.
- Biz bir grup genç olarak UİD-DER’li abilerimizle birlikte, mücadeleye yıllarca katkı sunan, tecrübe sahibi bir büyüğümüzü Çatalca’daki evinde ziyaret ettik.
- İşçi sınıfının uluslararası marşı Enternasyonal 137 yıldır her dilde söyleniyor, işçi sınıfının sömürüden kurtuluşu mücadelesinin en güzel sembollerinden biri olmaya devam ediyor. Sınıfımızın mücadele geleneğinden doğan bu marşın nasıl ortaya...
- Sağlık Bakanlığı’nın son düzenlemeleriyle birlikte Aile Sağlığı Merkezleri (ASM) büyük bir çöküşe sürükleniyor. Halk sağlığını korumakla görevli ASM’ler, sağlık hizmeti sunulan yerler olmaktan çıkarılıp, sağlık emekçilerini cezalandıran, halkı...
- Türkiye işçi sınıfının unutulmaz önderi, DİSK’in kurucusu ve Maden-İş Genel Başkanı Kemal Türkler, katledilişinin 45. yılında Topkapı Mezarlığı’nda düzenlenen törenle anıldı.
- Katledilişinin 45’inci yılında Kemal Türkler’i ve lideri olduğu Maden-İş Sendikasının mücadeleci sınıf sendikacılığı anlayışını hatırlamak, belki de her zamankinden daha büyük önem taşıyor.