Tuzla Demokrasi Platformu’ndan Basın Açıklaması

28 Ağustos Pazar günü Tuzla Demokrasi Platformu, Aydınlı çarşıda Kürt halkına karşı yürütülen haksız savaşa karşı, “Tarafız, Barış İstiyoruz” çağrısıyla bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasına BDP, ESP, EMEP, UİD-DER, Limter-İş ve Köz katıldı. Yapılan basın açıklamasında hükümetin Kürt halkına karşı giriştiği operasyonlar kınandı ve şöyle denildi: “AKP hükümeti de tıpkı kendisinden önceki hükümetler gibi savaştan başka bir dil kullanmıyor: ‘Ezdik, ezeceğiz, vermeyiz, göz dikenin gözünü oyarız’ vb. diyor. Daha öncesi bir yana, nerdeyse 100 yıldır derdimize çare olmaya aynı cümleler, aynı kelimeler. Tam bir çözümsüzlük içinde olan AKP hükümeti Kürt sorununu terör sorununa indirgeyerek ‘öncelikli hedef güvenlik’ dedi, rotasını ‘imha’ olarak belirledi. Yani AKP’nin Kürt açılımı oldu güvenlik açılımı.”

Basın açıklamasında hükümetin ikiyüzlü siyasetine de dikkat çekildi, savaş çığırtkanlığı yapan Erdoğan’ın son dönemdeki açıklamaları kınandı. Basın açıklamasında halkların kardeşliğine vurgu yapılarak şunlar dile getirildi: “Bu savaşta Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Alevi, Sünni, Şafi emekçilerinin hiçbir çıkarı yoktur. Sağlığımıza, eğitimimize, beslenmemize, işimize ayrılması gereken trilyonlar bu kirli savaşa, silah tüccarlarına hibe ediliyor. … Kimimiz Türk, kimimiz Kürt, kimimiz Laz, Çerkez, Ermeni, Arabız. Kimimiz Alevi, kimimiz Sünni, kimimiz Şafiyiz, işçiyiz, emekçiyiz, genciz, kadınız, hısımız, akrabayız. Etle tırnak gibiyiz. Anadolu ve Mezopotamya coğrafyasında yaşayan halkız, halklarız, milyonlarız.”

“Mazlum Kürt halkının yanındayız” denen basın açıklamasında, Türk ve Kürt gençlerinin ölmesine dur diyerek anaların ağlamasının önüne geçilmesi gerektiği ifade edildi. Basın açıklaması, “Savaşa Hayır, Barış Hemen Şimdi”, “Yaşasın İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği”, “Savaşa Değil Emekçiye Bütçe”, “AKP Döktüğü Kanda Boğulacak” sloganlarıyla sona erdi.