Buradasınız
Üç Kıta Dört Grev
Şilili öğretmenler genel grevde
Şili’de öğretmenler çalışma koşullarının iyileştirilmesi talebiyle 3 Hazirandan bu yana grevdeler. Şili Öğretmenler Sendikasında örgütlü yaklaşık 80 bin öğretmenin grevine toplumun büyük bir kesimi de destek veriyor. İşçi ve emekçiler, öğretmenlerin ülke çapında gerçekleştirdikleri kitlesel eylemlerde yer alıyorlar. Öğretmen grevinin etkisi artarken, hükümet temsilcileri sendika yöneticilerine bir teklif sundu. Ancak grevci öğretmenler 1 Temmuzda bir araya geldiler ve hükümetin pek çok talebi göz ardı ederek hazırladığı teklifi reddettiklerini açıkladılar.
Öğretmenler, ortaöğretimde tarih, beden eğitimi ve sanat derslerinin zorunlu olmaktan kaldırılmasını da içeren müfredat değişikliğine karşı çıkarken, geçmiş yıllarda ödenmeyen zamların ödenmesini, mesleki sözleşmelerde eşitlik, performans değerlendirmesi uygulamasının ve stresli çalışma ortamının sonlandırılmasını, yeni bir kamu eğitim yasasının hazırlanmasını istiyorlar. “Greve Devam!” diyen öğretmenler, baskı ve tehditlerle yıldırılmaya çalışılıyor. Devlet Başkanı Sebastián Piñera, grevin yasa dışı olduğunu ileri sürdü ve öğretmenlerin derhal sınıflara geri dönmesini istedi. Grevi bitirmeyen öğretmenlerin maaşlarının ödenmeyeceği tehditleri savuran Milli Eğitim Bakanı ise öğrencilerin “mağdur” olduğunu iddia ediyor ve toplumun greve desteğini yok etmek istiyor. Ancak Şilili emekçiler bunun bir aldatmaca olduğunu biliyor ve öğretmenlerin taleplerinin karşılanmasını talep ediyorlar. Mücadelede kararlı olduklarını ve güçlü bir dayanışmanın olduğunu ifade eden eğitim emekçileri, talepleri karşılanıncaya kadar grevlerine devam edeceklerini belirtiyorlar.
Şilili bakır madencilerinden sağlık sigortası ve sosyal güvence için grev
Şili’de devlete bağlı Codelco şirketinin işlettiği Chuquicamata bakır madeninde çalışan işçiler 14 Haziranda greve çıktılar. Toplu iş sözleşmesi sürecinde taleplerinin kabul edilmemesi üzerine grev kararı alan işçilerin en temel talebi 5 yılla sınırlı olan sağlık sigortası hakkının tüm işçileri kapsayacak şekilde ömür boyu sağlık sigortasına dönüştürülmesi. İşçiler bunun yanı sıra daha iyi çalışma koşulları, geliştirilmiş emeklilik planı ve eşit muamele talep ediyorlar.
4600 işçinin çalıştığı Chuquicamata madeninde 3 sendika öncülüğünde başlayan ve 3200 işçinin katıldığı grev, Şili hükümetini ve sermaye sahiplerini rahatsız etti. Uzmanların açıkladığı rakamlara göre grev nedeniyle günde 1000 ton bakır madenden çıkarılmıyor ve şirket 5,8 milyon dolar zarar ediyor. Ama zararı bu kadar büyük olan şirket işçilerin taleplerini karşılamaya yanaşmıyor. “İşçilerden madencilik sektörünün gerçeklerini, ticaret savaşları nedeniyle yaşanan sıkıntıları anlamasını beklediklerini” açıklıyor. Dünya devi şirket, günde milyonlarca dolar kâr ederken bu kârı işçilerle paylaşmayı aklından bile geçirmiyor. İşçiler çalışma ve yaşam koşullarının düzeltilmesini istediğindeyse onlardan “anlayışlı” olmasını bekliyor. Üstelik yüz yıldır işletilen madenin ömrünü uzatmak için yeraltında da faaliyete başlayacak olan şirketin bu düzenlemeler sırasında işçi çıkaracağı da biliniyor. Çölün ortasında bulunan madende çalışan işçiler türlü meslek hastalığıyla boğuşurken Codelco onlara sağlık sigortasını bile çok görüyor, işçileri kaderine terk etmeyi planlıyor.
Grevin beşinci gününde madene grev kırıcılar getirildi. Polis grev kırıcıları engellemeye çalışan işçilere azgınca saldırdı. Plastik mermilerle, gaz bombalarıyla işçileri yaraladı, gözaltına aldı. Ancak Şilili maden işçileri geri adım atmadı. Bunun üzerine şirket işçilere 14 milyon peso ikramiye, ücret ve diğer ödemelerde %1,2 zam teklif etti. Bu tekliften daha fazlasını yapmayacağını açıkladı. Baskılar karşısında işçiler teklifi kabul ederek 28 Haziranda işbaşı yaptı. Ancak işçiler bu sonucun kendilerini tatmin etmediğini, sağlık sigortası ve emeklilik hakları için mücadeleye devam edeceklerini dile getirdiler.
Güney Afrikalı madencilerin “EŞİTLİK!” grevi
Güney Afrika’da bulunan Lanxess bakır madeninde Güney Afrika Ulusal Metal İşçileri Sendikası’na (NUMSA) üye işçiler, madenlerde yaşanan taciz olaylarına “Artık Yeter!” dediler. Daha ucuz işgücü olarak görüldükleri için kadın işçilerin de çalıştırıldığı madenlerde, koşullar kadın işçiler için çok daha zorlu. İşçiler uzun süredir tacizci yöneticilerin ceza alması için taleplerini yükseltiyor ancak şirket bu talepleri duymazlıktan geliyordu. 2018’de bir maden şefi, kadın işçilerden birini taciz etmiş ancak bu kez karşısında boyun eğmeyen bir işçi bulmuştu. Maden işçisi kadın olayın peşini bırakmamış, şikâyette bulunmuş ve dava açmıştı. Buna karşılık işçinin şikâyetini geri çekmesi için baskı uygulayan şirket yönetimi, kadın işçiyi tacizci şefle aynı ortamda çalışmaya zorladı. Şirketin bu tutumu üzerine patlayan öfke, madende büyük bir greve dönüştü.
Madendeki erkek işçiler de bu durumu kabul etmeyerek kadın işçilere destek oldular. Madenciler 19-27 Haziran tarihleri arasında hep birlikte madene kapanarak sorumluların ceza alması talebiyle iş durdurdu. 9 gün boyunca soğuk, sert zeminde, aç kalarak ve bakır soluyarak direnen işçiler sonunda taleplerini kabul ettirdiler. Sendikanın, yapılan görüşmeler sonucunda grevin zaferle sonuçlandığını duyurması üzerine işçiler madenden “EŞİTLİK!” pankartıyla çıktılar. Güney Afrikalı kadın ve erkek maden işçilerinin dayanışması ve yan yana mücadele etmesi başarıyı getirmiş ve oldukça anlamlı bir örnek oluşturmuştur.
Güney Koreli okul çalışanlarından grev
Güney Kore’de kantin, temizlik, idari işler, güvenlik gibi bölümlerde çalışan 60 binden fazla işçi, çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve iş güvenliği önlemlerinin arttırılması talebiyle 3 günlük bir grev gerçekleştirdi. 3 Temmuzda greve başlayan işçiler, 2017’de kurulan hükümetin verdiği sözleri yerine getirmesini istiyorlar. Kore Sendikalar Konfederasyonuna bağlı sendikalara üye işçiler, bunun bir uyarı grevi olduğunu ve dikkate alınmaları gerektiğini vurguladılar.
Kore Öğretmenler Sendikasının (KTU), ailelerin ve öğrencilerin de desteklediği grevde, işçilerin güvencesiz, düşük ücretlerle çalıştırıldığı ifade ediliyor. KTU Uluslararası Sekreteri, “Bu işçiler eşitlik çağrısı yapıyor. Kamu sektöründe aynı işkollarında çalışan işçilerle aynı maaşları alacakları adil bir ücret sistemi istiyorlar” diyerek işçilerin yanında olduklarını ifade etti. Aynı ortamda çalıştıklarını belirten öğretmenler, bütün işçilerin işinin eğitime hizmet olduğunu söyleyerek mücadelenin kendi mücadeleleri olduğunu ve her zaman grevci işçilerin yanında olacaklarını belirtiyorlar.
Suudi Arabistan’da inşaat işçilerinin mücadelesi
Baytur’un Suudi Arabistan’daki şantiyesinde çalışan Türkiyeli inşaat işçileri, ücretlerinin ödenmemesi ve kötü çalışma koşulları sebebiyle başlattıkları mücadeleyi kazandılar. Ülkenin Tebük kentindeki şantiyede çalışan işçiler, hakları için 16 Haziranda başlattıkları grevde karşılarında Suudi Arabistan polisini bulmuşlardı. Polisin, grevi kırmak için baskı ve tehditleri arttırmasına, silah kullanmasına rağmen boyun eğmeyen inşaat işçileri, taleplerini patronlara kabul ettirdiler. 8 Temmuzda bir açıklama yapan işçiler “dilenerek değil, direnerek kazandık” dediler ve Türkiye’ye geri döndüler.
Peyzajda Güvenlik de İsteriz Başkan!
“Narkotik Köpeği Vuslat Emekli Oldu”
- İngiltere, ABD ve Sırbistan’da Mücadele Sürüyor
- Dünya İşçi Sınıfı Yeni Yıla Mücadeleyle Girdi
- Güney Kore’de Devlet Başkanı Görevinden Uzaklaştırıldı, Mücadele Devam Ediyor
- Güney Kore’de Devlet Başkanına Karşı Protestolar Devam Ediyor
- Almanya’da Volkswagen İşçileri Grevde
- Dünya İşçi Sınıfı İşyerlerinde, Meydanlarda Mücadeleyi Büyütüyor!
- İngiltere’de İşçi ve Öğrenci ‘Filistin için İşyeri Eylem Günü’nde Birleşti
- İspanya’da On Binlerce Emekçi Artan Kira Fiyatlarını Protesto Etti
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Yunanistan’da Kitlesel Genel Grev
- Fransa’da Demiryolu İşçileri İş Bıraktı
- Gürcistan’da Binlerce Maden İşçisi İşsiz Bırakıldı
- İspanya’da Emekçiler: Bizim Üzerimizde Çamur, Sizin Elinizde Kan Var!
- İngiltere’de On Binler Filistin Halkı İçin Yeniden Meydanlara Çıktı
- İspanya’da Sel Felaketinde Can Kaybı Yükseliyor
- Dünya İşçi Sınıfının Yoksulluğa, Hak Gasplarına ve Emperyalist Savaşa Karşı Mücadelesi Devam Ediyor!
- Yunanistan Liman İşçileri İsrail’e Silah Sevkiyatını Engelledi
- İtalya’da Ulaşım, Liman ve Otomotiv İşçileri Grev Yaptı
- İspanya’da Emekçiler Yüksek Kiralara Karşı Meydanlara Çıktı
- Avrupa İşçi Sınıfı Emperyalist Savaşı Protestoya Devam Ediyor
Son Eklenenler
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...
- Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar...
- İşçi sınıfının emeklileri, abi ve ablalarımız, Erdoğan 2024 yılını “emekliler yılı ilan ediyoruz” demişti. Erdoğan’ın o konuşmasını belki de hepimiz dinledik, gazetelerden okuduk. Bazılarımız burjuva siyasetinin zokasını yutarak, “belki bu sefer iyi...
- Baskılara, yasaklara rağmen direnişlerini sürdüren Polonez işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı. Metal işçilerinin kararlı duruşu kazanım getirdi. Hitachi Energy grevi 24 Aralıkta, Schneider Elektrik grevi 6 Ocakta, Arıtaş Krijojenik grevi 10...