Buradasınız
Peyzajda Güvenlik de İsteriz Başkan!
Mersin’den bir işçi

Evimizin yakınında büyük bir AVM var ve uzun zamandır yenileniyor, neredeyse yeni baştan yapılıyor. Arazisi genişletildi, dışarıya bakan kısımların çoğu yıkıldı, yenileri yapıldı, otopark alanı yıkıldı, yenilendi, çevresine peyzaj çalışmaları yapılıyor. Bu arada zaten uzun zamandır nereye taşınsam taşınayım çevrede inşaat gürültüsü eksik olmuyor.
Geçen gün bir arkadaşla beraber sahile doğru inerken bu AVM’nin peyzaj çalışmalarıyla ilgili büyük boy tabelalar gördük. Tabelalar dikkatimi çekti. Durdurdum arkadaşımı, okuduk hızlıca. Arkadaşım da bizim bölgede oturuyor ve o da gürültülerden mustarip. Okuyup bitirdikten sonra şöyle bir dönüp arkadaşıma baktım ve hemen anladım aklından geçen küfürleri. Aynı şekilde sinir olmuştuk bu duruma. Çünkü AVM’nin hemen dibinde denize doğru giden bir su kanalı var ve uzun yıllardır tehlikeli biçimde açık halde duruyor. Etrafta dikilen fidanlar, getirilen ağaçlar yeni yeni büyüyorken daha sonra kesildi, çimler alındı, arazi öylece kaderine terk edildi, yani uzun zamandır yetim bir şekilde duruyor.
Sinir olduğumuz yazının da karşı tarafın da fotoğrafını çektim. Büyükşehir belediye başkanı gururla AVM’nin çevresindeki peyzaj çalışmalarının kendileri tarafından yapıldığını büyük tabelalarla duyuruyor. Yıkılan, kazılan yerler çevrelenmemiş. Hiçbir güvenlik önlemi alınmamış. Kanalın üstü kapatılmamış…
Bazen görüyorum o yolun kenarından geçen küçük çocukları, bir anlık dikkatsizlik belki de hayatlarına mal olacak. Aslında sadece küçük çocuklar için tehlikeli değil, insan sürekli dikkat içinde olamıyor, olamaz da. Bazen küçük dalgınlıklar gelir her insana. Gece o yoldan yürüyüş hepimiz için tehlike oluşturuyorken bu durumu değiştirmek için bir çaba sarf edilmiyor.
Belediyelerin halka hizmet vermesi, çoğunluğun ihtiyacını karşılaması gerekirken ne yazık ki durum öyle değil. Adaylar koltuğa oturmadan önce “amacımız halkımıza hizmettir” diyorlar ama işbaşına geldiklerinde patronların, zenginlerin ihtiyacına, isteklerine göre hareket ediyorlar. Emekçi halkın ihtiyaçlarını gözetmek ve kentin sorunlarını çözmek gündemlerine girmiyor nedense!
Koltuğa oturanlar belediye imkânlarını sermaye sınıfının yüzünü güldürecek şekilde kullanmaya devam ediyorlar. “Umarım bir kaza olmaz” diyoruz şimdilik, ama demekle iş bitmiyor! Yaşamımızı güzelleştirecek olan işçi sınıfı olarak birlikte vereceğimiz örgütlü mücadelemizdir.
Taşeron Belasının Götürdükleri
Üç Kıta Dört Grev
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...