Buradasınız
UİD-DER’in Coşkusu
Sarıgazi’den bir işçi

15 Mayıs Pazar günü derneğimizin Sarıgazi temsilciliğinde yine dostlarla bir aradaydık. 1 Mayıs’a ait görüntülerden hazırlanmış filmi hep beraber izledik. Alanda o coşkuyu UİD-DER kortejinde olan arkadaşlarla hep beraber yaşamış, çok kalabalık olduğumuzu fark etmiştik. Ama bunu görüntüleri izlerken daha çok fark ettik. Attığımız sloganların gücünü dışarıdan izleme olanağı bulduk ve kocaman bir aile olduğumuzu yeniden görmüş olduk. Kimimiz ilk kez 1 Mayıs’a katılmıştı, kimimizse ilk kez bizimle katılmıştı. Başka kortejlerde katılan veya hiç katılamamış olan arkadaşlarımız da bu video sayesinde UİD-DER’in 1 Mayıs coşkusunu, alanın ne kadar kalabalık olduğunu görmüş oldu.
1 Mayıs’tan tam iki hafta sonra yine bir Pazar günü, o günkü duygularımızı, bizi en çok neyin-nelerin etkilediğini paylaştık birbirimizle. Kimimizi attığımız sloganlar, kimimiziyse dönüş yolunda da birbirimizden kopmayışımız, tek yürek tek ses oluşumuz etkilemiş. Bazılarımız söylenen işçi şarkılarıyla coşmuş, bazılarımızsa beklediğinden çok daha fazla kalabalık bir kortejle karşılaştığında şaşırmış.
İlk kez katılan bir arkadaşımız başta çekindiğini ama oraya gidince çekinecek hiçbir şey olmadığını, seneye mutlaka yine katılacağını söyledi. Bizimle katılmamış ama alanda bizi görmüş olan bir ağabeyimiz attığımız sloganlar ve çalışmalarımız konusunda bizleri tebrik etti. Başka bir arkadaşımız ise Alevi, Sünni, Türk, Kürt olmamızın ve bunun gibi farklılıklarımızın aramızda ayrılıklara neden olmaması gerektiğini ifade etti. Bir başka arkadaşımız UİD-DER’in yaptığı çalışmaları, 1 Mayıs’a taşıdığı her işçiye 1 Mayıs’ın anlamını, önemini anlattığını ve bilinçli bir kitleyle o alanda olduğunu belirtti.
Dostlar, biz UİD-DER’li işçilerin 2012 yılı 1 Mayıs’ı için çalışmaları başladı bile. UİD-DER’in kültüründe 1 Mayıs’a hazırlanmak demek kendisi ve sınıf çıkarları için mücadele eden daha fazla işçi kazanmak demek. Siz de gelin mücadeleyi hep beraber daha da yukarılara taşıyalım.
UİD-DER YÜRÜYOR, MÜCADELE BÜYÜYOR!
Son Eklenenler
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...
- Türkiye’de siyasal gelişmelerin hızlandığı, her bakımdan zorlu, her bakımdan ağır bir süreçten geçiyoruz. İşçi ve emekçiler, emekliler, gençler olarak enflasyonun hız kesmesini, hayat pahalılığının son bulmasını, geçim derdinin hafiflemesini...
- Sosyal medya platformlarında her gün yeni bir trend beliriyor, insanlar yeni bir akımın peşinden koşturuluyor. Dün “lokma dünyası”, yakın zamanda “Dubai çikolatası” peşinde koşan insanlar, yarın farklı bir yiyecek ya da akımla tüketim sarmalına...
- Toplumun itirazının güçlenmesi, işçi sınıfının kendi talepleriyle, kendi örgütleriyle, kendi mücadele yöntemleriyle sahneye çıkmasıyla mümkün olabilir. Bunun yolu işçi sınıfının sendikal ve siyasal örgütlülüğünün, bilinç düzeyinin ve dolayısıyla...