Buradasınız
UİD-DER’de Kadınların Futbol Maçının Güzelliği
Bir çorap işçisi
Selam işçi kardeşlerim. UİD-DER Sefaköy temsilciliğimizde 19 Aralık Pazar günü kadınlar olarak kendi aramızda futbol maçı yaptık. Erkeklere de yer verdik, ayırt etmedik erkek işçi kardeşlerimizi. Destek amaçlı birkaçı oynadı; ikisi de kalecimiz oldu.
Futbol maçı kadın çorap işçileriyle Söğütlüçeşme Mahallesinden kadın işçiler arasındaydı. Çok eğlenceliydi, seyirci kitlemiz de kalabalıktı; bu da bizi mutlu etti. Bu toplumda kadın sadece işe gider-gelir, evde iş yapar, mutfakta yemek yapar, çocuk doğurur, hayatın kahrını çeker. Tüm bunlar sadece kadının göreviymiş sanki. Böyle bir kural koyulmuş.
Kadın işçi sınıfının bir parçası, üreten bir varlık. Patronlar sınıfı biz kadınlara bir kat daha fazla baskı yapıyor. Böyle olunca kadının hiçbir sosyal yaşantısı olmuyor. Hâlbuki biz kadınlar bütün güzellikleri yaşamayı, tat almayı hak ediyoruz. Yaptığımız maç da gösteriyor ki kadının yapamayacağı hiçbir şey yok. Hele ki emekçi kadınlar olarak yetenekli, başarılı, üretken bir sınıfın kadınlarıyız.
Maçımızda 2’ye 3 dostluk kazandı. Bizden sonra erkek işçi kardeşlerimiz maç yaptı; biz de onları izledik. Ben normalde maç izlemeyi sevmem fakat işçi kardeşlerim oynadığında ayrı bir zevk alarak izlerim ve oynarım. Ben kadınıyla erkeğiyle bütün işçileri UİD-DER’e davet ediyorum.
Uyan
Asgari Ücreti İşçi Kurulları Belirlesin
Son Eklenenler
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara Adalet Bakanlığı önünde, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atılan emekçilerin görevlerine iade edilmesi talebiyle basın açıklaması düzenledi.
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...