Buradasınız
UİD-DER Kadın Komitesi Emekçileri Barış ve Kardeşliğe Çağırdı
Gebze UİD-DER Kadın Komitesi
UİD-DER Kadın Komitesi olarak 25 Ekimde Gebze Kent Meydanı’nda “Emekçi Kadınlar Savaş da İstemiyor Düşmanlık da!” diyerek stant açtık, emekçi kadınlara seslendik. Standımıza Gebzeli emekçi kadınlar yoğun ilgi gösterirken, Kürt anaları “Savaşa Hayır Barış Hemen Şimdi!” sloganıyla standımıza gelerek çalışmamıza destek verdiler. HDP ve EMEP üyesi kadınlar da standımıza gelerek yürüttüğümüz çalışmanın çok anlamlı olduğunu dile getirdiler, dayanışma gösterdiler.
Emperyalist savaş başta Ortadoğu olmak üzere dünyanın birçok yerinde sürüyor. Dünyamızda milyonlarca insan, ölümle, işsizlikle, yoksullukla, şiddetle, göçle karşı karşıya kalarak yaşam mücadelesi veriyor. Bu zorlu koşullara ağır biçimde maruz kalan kadınlar, baskıya, şiddete, tacize, tecavüze ve katliamlara uğruyorlar. Çok sayıda kadın aşağılanmaya, horlanmaya, işyerlerinde ayrımcı uygulamalara maruz kalıyor. Emperyalist savaş nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kalan kadınlar, mülteci olarak yaşamakla, bir köle gibi alınıp satılmakla, cinsel saldırılarla karşı karşıya kalıyorlar. Kendi çıkarları uğruna savaş kışkırtıcılığını arttıran, hakları birbirine düşmanlaştırmaya çalışan egemenlerin; evlat acısına mahkûm ettiği anaların yüreği yangın yerine dönmüş durumda. Türkiye’de de egemenler tarafından yapılan katliamlarda evlatlarını yitiren Kürt analarının, evladının tabutuna sarılan asker analarının gözyaşları dinmek bilmiyor. İşte tam da bu nedenlerle UİD-DER Kadın Komitesi’nin kadınlara seslenmesi, haksız savaşlara karşı barış çığlığını yükseltmesi çok daha büyük bir anlam taşıyor.
Emekçi kadınların haksız savaşlara karşı ve halklar arasında yaratılmaya çalışılan düşmanlığa karşı birlik olmaları için yürüttüğümüz çalışma büyük ilgi gördü. Standımıza çocuklarıyla gelen kadınlar, artık savaş istemediklerini, evlatlarını feda etmek istemediklerini dile getirdiler. Savaşlarda hep yoksul ailelerin çocuklarının öldüğünü ifade eden kadınlar, bu durumun kendilerini çok üzdüğünü, artık bilinçlenmeleri ve başkaldırmaları gerektiğini söylediler. Kürt anaları, yürüttüğümüz çalışmadan ötürü teşekkürlerini sunarak bu çalışmaları yürüten emekçi kadınlarla gurur duyduklarını belirttiler. Stant sonunda UİD-DER’li kadınlarla omuz omuza duran Kürt anaları hep birlikte “Yaşasın İşçilerin Birliği, Halkların Kardeşliği” sloganını haykırdılar. Stant çalışmasından sonra HDP Kocaeli 2. sıra milletvekili adayı Zakire Dündar Aydın, HDP Parti Meclisi üyesi Gülçin İsmet ve HDP Gebze ilçe yöneticileri UİD-DER Gebze temsilciliğini ziyaret ettiler.
Ziyarette ilk olarak Gebze İlçe Başkanı Mehmet Zeki Üren söz aldı ve içinden geçtiğimiz sürece kısaca değindi. Kocaeli milletvekili adayı Zakire Dündar Aydın ise konuşmasında, 7 Haziran seçimlerinin ardından yaşananlara kısaca değinerek, ölümlerle, acılarla yola getirilmeye çalışıldıklarına dikkat çekti. “Ankara katliamında yitirdiğimiz mücadele arkadaşlarımızın mirasına uygun olarak mücadelemize devam ediyoruz” dedi. Sonrasında söz alan HDP Parti Meclisi üyesi Gülçin İsmet ise Ortadoğu’da yürüyen emperyalist savaşa değindi. Savaşın yayılma eğilimine dikkat çekti. 1 Kasım seçimlerini çok önemsemek gerektiğini, oylara ve sandıklara sahip çıkılması gerektiğini vurguladı. UİD-DER’li işçilerse vekil adaylarına sorular yönelttiler, işçi sınıfı saflarında milliyetçiliği yok etmek için yürüttükleri çalışmaları anlattılar.
UİD-DER temsilcisi ise yaptığı konuşmada şunlara değindi: “Yürüttüğümüz çalışmalarla, etkinliklerle biz her zaman işçilerin savaş da düşmanlık da istemediğini, işçilerin Kürt halkına dönük kirli ve haksız savaştan bir çıkarları olmadığını anlatıyoruz. Suriye’de, Yemen’de, Irak’ta, Ortadoğu’da bir savaş ve kaos hakim. Türkiye de bu savaşın alevleri içine çekilmeye çalışılıyor. Bizler UİD-DER’li işçiler olarak halkların ezilmesine karşıyız, halkların eşitliğini ve kardeşliğini istiyoruz. Bunun için işçilerin birlik olması ve bu temelde mücadele yürütmesi gerekiyor. Ziyaret, “Yaşasın İşçilerin Birliği, Halkların Kardeşliği” sloganıyla sona erdi.
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- Ukrayna Savaşının İkinci Yılı: Ukrayna’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşa Hayır!
- Filistin ve Ortadoğu’da Emperyalist Savaş Yangını Devam Ediyor
- Bütçe Holdinglere Akıyor, Holdingler Savaştan Besleniyor!
- Milyonlar Meydanlarda Filistin Halkıyla Dayanışmayı Büyütüyor
- Emperyalist Savaşa Karşı İşçilerin Uluslararası Dayanışmasının Önemi
- Savaş ve Biz İşçiler
- Akan Kan Bizim de Kanımızdır!
- Filistin Halkıyla Dayanışma Büyüyor: Emperyalist Savaşa Hayır!
- Japon Doro-Çiba Sendikasının Filistin Sendikalarına Yanıtı
- Filistin Sendikalarının UİD-DER’in Mesajına Yanıtı
- Türkiye’de ve Dünyada Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri: “Savaşı Durdurun!”
- Savaş Emekçiler İçin Yıkım Demektir! Savaşa Hayır!
- Haksız Savaşlar Memleket Sormaz!
- Haksız ve Emperyalist Savaşlara Hayır Diyoruz!
- Emekçiler Haykırdı: Rusya Elini Ukrayna’dan Çek! NATO’nun Genişlemesine Hayır!
- İşçi Sınıfının Tek Güvencesi Örgütlü Gücüdür!
- Emekçiler Haksız Savaşlara Hayır Diyor!
- Emperyalist Savaş Emekçiler İçin Yıkımdır! Ukrayna’da Emperyalist Savaşa Hayır!
- Haksız Savaşların Yükü Altında Ezilen Çocuklar
Son Eklenenler
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...