Buradasınız
UİD-DER’in 1 Mayıs Çağrısı Pendik ve Tuzla’da Yankılandı
Tuzla’dan bir grup UİD-DER’li işçi

25 Nisanda Pendik ve Tuzla’nın pek çok mahallesinde, Tuzla Organize Deri Sanayi, Mermerciler, Kimyacılar gibi sanayi bölgelerinde 1 Mayıs çalışmalarımıza devam ettik. Ses aracımızı dolaştırarak işçilere; emeğimize, hakkımıza sahip çıkmak için 1 Mayıs’a katılma çağrısı yaptık. Ses aracıyla fabrika önlerine, Tuzla tersaneler bölgesine giderek bildiri dağıttık. Araçtan yapılan coşkulu konuşmalar ve işçi sınıfının ezgileri gidilen her yerde etki yarattı. Caddeler, sokaklar 1 Mayıs coşkusuyla şenlendi.
Savaş çığırtkanlığı yapan AKP hükümetinin “Yeni Türkiye” hülyaları ile işçileri sefalete sürükleyen politikalarını teşhir eden konuşmaların yapıldığı ve işçi sınıfının “Ücretler Yükseltilsin, İş Saatleri Kısaltılsın” gibi can yakıcı taleplerinin yükseldiği ses aracımız işçilerden büyük ilgi gördü. İşçiler alkışlarla, kaldırdıkları yumrukları ve zafer işaretleriyle desteklerini gösterdiler. Ayrıca ezilen Kürt halkına özgürlük talebinin dile getirilmesi ve Kürtçe ezgilerin yer alması Kürt emekçi kardeşlerimizin takdiriyle karşılandı.
İşçi, emekçi kardeşlerimizle sohbetlerimizde şunları konuştuk: “Gün insanca yaşam, insanca çalışma koşulları için mücadele günüdür, gün birlik olamadığımız için tepemizde istedikleri gibi at koşturan egemenlere karşı taleplerimizi haykırma günüdür. Ekonomik krizin derinleştiği ve patronlar sınıfının saldırılarını arttırdığı bir süreçten geçiyoruz. İş saatleri giderek uzuyor, ücretler düşüyor, çalışma koşulları ağırlaşıyor. İşçiler iş cinayetlerine kurban gidiyor. Tepemizdeki egemenler kıran kırana rekabet ediyor, Ortadoğu’da kan akıyor. Kadın, çocuk demeden insanlar acımasızca katlediliyor, yerinden yurdundan sökülüp atılıyor. Tüm dünyada patronlar sınıfı ve onların temsilcisi olan hükümetler, baskıcı ve otoriter yasaları, polis devleti uygulamalarını hayata geçiriyorlar. İşçi sınıfının cenderesini kırıp birlik olmasından ölesiye korkan egemenler, ezilen, sömürülen, hor görülen işçilerin hak aramalarının, birlik olmalarının önüne geçmeye çalışıyorlar. Türkiyeli işçi ve emekçiler olarak işçilerin uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ı bu ağır koşullarda karşılıyoruz. İşte bu nedenle patronlar sınıfının korkularını gerçeğe dönüştürmek ve işçilerin gücünü onlara göstermek için hepinizi UİD-DER saflarında birlik olmaya, örgütlü mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz.”
UİD-DER kurulduğu günden bu yana planlı, programlı ve disiplinli çalışmasıyla bulunduğu her alanda işçileri örgütlemeye ve sınıfın gücüne güç katmaya çalışıyor. Tüm yıl boyunca harcanan emekler, 1 Mayıs günü kadınıyla, erkeğiyle, genciyle, yaşlısıyla her kesimden işçinin-emekçinin kitlesel bir şekilde UİD-DER kortejinde yer almasıyla taçlanıyor. Bu yıl da UİD-DER’li işçiler olarak 1 Mayıs’ın anlamına uygun, kitlesel, coşkulu ve güçlü bir şekilde kutlanabilmesi için elimizden gelen çabayı sarf ediyoruz. İşçi mahallerinde, sanayi bölgelerinde, fabrika önlerinde işçi kardeşlerimizi kendi sınıf çıkarları gereği birleşmeye ve 1 Mayıs sabahı UİD-DER kortejinde yerlerini almaya davet ediyoruz. İşçilere bildiri ve bültenlerimizin yanı sıra duvarları süslediğimiz 1 Mayıs afişlerimizle ve işçi havzalarında dolaşan ses aracımızla da taleplerimizi taşıyoruz.
Gelin 1 Mayıs sabahı tüm dünyadaki işçi kardeşlerimiz gibi fabrikalarımızdan, mahallerimizden caddelere, meydanlara akalım ve yaşanası bir dünya yaratma umuduyla haykıralım: YAŞASIN 1 MAYIS, YAŞASIN SOSYALİZM!
Nohut Değil, İnsanız!
Son Eklenenler
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi grevinde yaşananlar hakkında Marksist Tutum’da bir makale okudum. Tam da içimden geçenleri, cümlelere dökemediklerimi noktasına virgülüne kadar yansıtan bir yazıydı. Konuyu derinlemesine ele alan bu yazı her mücadelede...