Buradasınız
UİD-DER’le Daha Örgütlü 1 Mayıs’lara
Kurfalı’dan UİD-DER’li bir kadın işçi

Geliyoruz zincirleri kıra kıra, patronların kafasına vura vura! Duydunuz mu dostlar işçi sınıfının ayak seslerini? 1 Mayıs’ta yüz binler alanları doldurarak “geliyoruz” der gibiydi. 1 Mayıs biz işçi sınıfının bayramı. Sonunda gerçekten bayram havasında kutlandı. Taksim Meydanı’nda işçi sınıfı tek yumruk olup açlığa, yoksulluğa, işsizliğe, patronların saldırısına, zorlaşan yaşam koşullarına “artık yeter” dedi. O coşkuyu yaşayabilmiş olmak çok güzeldi.
Ama dostlar paylaşmak istediğim bir şey daha var, Taksim Meydanı çiçeklerle bezenmiş bir bahçe gibiydi. Ve bu bahçenin o güzel görüntüsünün arkasında saklanamayacak bir gerçek vardı. Bu da o gün alanı dolduranlardaki disiplinsizlik ve dağınıklıktı. Alanda derneğimizin bültenini tanıtıp işçi arkadaşlarıma ulaştırırken bu dağınıklığa çok yakından tanık oldum. O zaman kendi örgütümün yani UİD-DER’in ne kadar doğru bir tutum aldığını bir kez daha anlamış oldum. Bir kortejde düzenli sıralar olmadan, haklı ve doğru sloganlar atılmadan, her şeyi kontrol eden işçi disiplinini sağlayan görevliler olmadan, işin hakkınca yapılamayacağını, yapılmaması gerektiğini anladım. İşte o zaman bir daha “iyi ki örgütlüyüm, iyi ki UİD-DER gibi bir örgütüm var” dedim. 1 Mayıs’ta Taksim Alanında bir kez daha duyduk UİD-DER’ in ayak seslerini: “Geliyoruz fabrikalardan, mahallelerden, işyerlerinden. Geliyoruz zincirleri kıra kıra. Geliyoruz patronların kafasına vura vura!”
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...