Buradasınız
Ya Sağlığımız Gidecek Ya Cebimizde Yangın Çıkacak
Ankara’dan genç bir depo işçisi

Kış neredeyse geçiyor ve şu sıralar çevremdeki herkesten “hastalandım, bir türlü geçmiyor, öksürük devam ediyor” gibi şeyler duyuyorum. Ben de bu hastalığı yakın zamanda atlattım. Sonra kafama şu takıldı: Neden hastalıklar bu kadar uzun sürüyor? Bu sorunun cevabı yaşam koşullarımızla ilgili. Bir arkadaş hastaneye gittiğinde doktor muayene sırasında “kombiyi açmıyor musun?” diye sormuş. Gelen birçok kişinin soğuk algınlığı, üşütme gibi sebeplerle geldiğini söylemiş. Arkadaşıma ilaçları yazarken “bir de kombiyi biraz daha aç, soğukta yatarak iyileşemezsin, ilaçların da tek başına faydası olmaz” demiş.
Grip, nezle, soğuk algınlığı, üşütme ve ardından gelen ciğer enfeksiyonları biz işçilerin hastalığı sanırım. Hep bizi yakalıyor. Çünkü alım gücümüz o kadar düştü ki, günü kurtarayım derken en temel ihtiyaçlarımızdan bile kısmak zorunda kalıyoruz. Kombinin ayarını en düşükte tutuyor, hava biraz güzelse hemen kapatıyoruz. Bağışıklık sistemimizin güçlü olması için dengeli beslenmemiz, gerekli vitaminleri almamız çok önemli. Ama bizler markete gittiğimizde hangi ürünün fiyatı daha ucuzsa ona yöneliyoruz. Vücudumuzun ihtiyacı olan besinleri tüketemiyoruz. Gıdanın iyisini alamıyoruz, kötüsüyle idare ediyoruz. Yediğimiz peynir, peynir değil aslında. Bakanlık sürekli taklit ve tağşişli gıda listesi yayınlıyor. Meyveyi sebzeyi sayıyla alıyoruz. Aslında beslenmiyor yalnızca karnımızı doyuruyoruz. İşyerlerinde çalışma ortamlarımız yeteri kadar ısıtılmıyor. Uzun saatler ve kötü koşullarda çalışıyoruz ve karşılığında emeğimizin karşılığı olamayacak üç kuruş alıyoruz. Sağlıksız ve mutsuz yaşamaya mecbur bırakılıyoruz. Hayatımızı sürdürmek için gerekli olan temel şeyler bile lüks grubuna giriyor. Bir şekilde yaşamaya, hayatımızı devam ettirmeye çalışıyoruz. Sürekli hesap yaparak yaşıyoruz, elimizdeki parayı ihtiyaçlarımızdan hangisine yettireceğimizi şaşırıyoruz.
Ama üzülerek söylemeliyim ki böyle yaşamaya devam ettiğimiz sürece bu hesapların sonu gelmeyecek. Sadece şikâyet ederek, hiçbir şey yapmadan kendimizi ne yoksulluktan ne de hastalıktan kurtarabiliriz. Kendimize, ailemize daha iyi bakmak, daha sağlıklı olmak istiyorsak mücadele etmeliyiz. C vitamini soğuk algınlığına direnmek için ne kadar gerekliyse, inanın mücadele daha çok gerekli. Yaşam koşullarımızı değiştirmek için bu sefalet düzenine karşı birleşmeliyiz.
- Sırrı Süreyya Önder’in Kalbi ve İşçilerin Mücadelesi
- Bursa’da “Hak, Hukuk, Özgürlük” Yürüyüşü
- TTL Grevcisi Kadınlar: “Birimiz Hepimiz, Hepimiz Birimizdik”
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB 1 Mayıs’ta Kadıköy’e Çağırdı
- Erlau İşçileri Sendikal Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Esenyurt Belediyesi’nde Kayyum Yönetiminin İşten Atma Saldırısı Protesto Edildi
- Liseliler Ayakta: “Öğretmenime Dokunma!”
- Çayırhan Maden Ocağında Patlama: 2’si Ağır 14 İşçi Yaralandı
- Herkese Birinci Sınıf Sağlık Hizmeti İddiası ve Gerçekler
- Mücadelenin Gençlerinden Sokak, Slogan ve Meydan
- Eğitim Sen’den ve Üniversite Öğrencilerinden Tutukluların Serbest Bırakılması İçin Eylem
- Kuzey ve Güney: İki Sınıfın Gerçek Hikâyesi
- Boykota Destek Genişledikçe İktidarın Saldırıları Büyüyor
- Büyük İnsanlığın Safında Bir Kalem: Sabahattin Ali
- İşçi Sınıfı Tarih Bilinci Kazanırsa İlerler
- O Yılan Kapitalizmdir, Sana da Dokunur Kardeşim
- Maltepe’de Milyonlar Bir Araya Geldi
- KESK İstanbul Şubeler Platformu: “Levent Dölek Serbest Bırakılsın!”
- Kapitalist Karanlığa Karşı Mücadeleyi Büyütelim
- Eğitim Sen: Baskılar Bizi Yıldıramaz
Son Eklenenler
- Bugün dünyanın pek çok ülkesinde büyük kitleler, sömürüye, baskılara, emperyalist savaşa karşı meydanlara çıkıyor, isyan ediyor, genel grevler örgütlüyor. Tarih gösteriyor ki sömürüye ve faşizme son verebilecek, kitlelerin isyanını başarıya...
- 1 Mayıs işçilerin çalışma koşullarını düzeltmek için bir araya geldiği tarihsel bir günün adıdır. Bizler de her yaştan, her meslekten işçiler olarak çalışma koşullarımızı düzeltmek için 1 Mayıs’ta bir araya gelmeli, taleplerimizi hep bir ağızdan...
- UİD-DER’li gençler 1 Mayıs’a hazırlanıyor. İstanbul Anadolu Yakasından genç kardeşlerimiz neden 1 Mayıs alanında olacaklarını anlatıyorlar.
- Zenginlerin milyonlarca dolar ödeyerek kendilerine “kıyamet sığınakları” inşa ettirdiklerini biliyor muydunuz? Sığınak deyince aklınıza öyle soğuk ve karanlık, daracık mahzenler gelmesin. Bu sığınaklarda yok yok! Yapay zekâ destekli tıbbi bakımdan...
- Sırrı Süreyya Önder, Türkiye’de önemli bir siyasi figür. Ama biz UİD-DER’li işçiler, onu, önce temsilciliklerimizde, ev buluşmalarımızda izlediğimiz Beynelmilel filmiyle tanıdık ve sevdik. Sonra “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!”...
- Mersin’de “1 Mayıs: Umut Örgütlü Mücadelede” adlı etkinliğimizin ardından biz emekçi kadınlar olarak 1 Mayıs’ta alanlarda haykıracağımız taleplerimizi dile getirdik. 1 Mayıs coşkumuzla tüm emekçi kadınları 1 Mayıs’ta birlik olmaya, dayanışmaya...
- Hizmet-İş Sendikasında örgütlü Ankara Altındağ Belediyesi işçilerinin 21 Nisanda başlayan grevi devam ediyor. İstanbul Şişli Belediyesi işçileri alacakları ödenmediği için 24 Nisanda belediye önünde eylem yaptı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, 1886’dan günümüze inatçı bir gelenek olarak yaşamaya devam ediyor. Türkiye’de 1 Mayıs’ın sembolü haline gelen 1 Mayıs Marşı, “Günlerin bugün getirdiği baskı zulüm ve kandır...
- UİD-DER, “Umut Örgütlü Mücadelede” şiarıyla işçi sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs hazırlıklarını sürdürüyor. UİD-DER temsilciliklerinde düzenlenen “1 Mayıs: Umut Örgütlü Mücadelede” etkinliklerinde, dünya işçilerinin...
- Bizler Gebze’de yaşayan genç işçiler ve öğrencileriz. İşçi sınıfının mücadele örgütü UİD-DER ile 1 Mayıs alanında sınıfımızın saflarında yerimizi alacağız. Çoktandır başlattığımız çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. İşçi sınıfına yönelik...
- Dev-Sağlık İş Sendikası üyesi sağlık çalışanları ve Petrol-İş Sendikası üyesi petrokimya işçileri düşük ücret dayatmasına karşı mücadelelerini sürdürüyor.
- Lüks arabalara, gökdelenlere, plazalara, internette gördüğü şatafatlı yaşamlara bakıp “insanlar bu kadar çok parayı nereden buluyorlar?” diye soranımız olmuştur. Öyle ya, gece gündüz çalışarak çok para kazanılmadığını, değil lüks bir hayat sürmek en...
- “Bu devirde babana bile güvenmeyeceksin.” Bu sözü iş arkadaşlarımızdan, akrabalarımızdan, çevremizden sıkça duyuyoruz. Hâlbuki günlük hayatımızdaki birçok uğraşımız güven ilişkisine dayanıyor. Mesela hastanedeki doktordan bindiğimiz otobüsün...