Buradasınız
Yalanın ve Çarpıtmanın Kaynağı: Sermaye Medyası
Ankara’dan bir işçi
Her gazetenin, derginin ya da televizyon kanalının savunduğu fikirler vardır. Bu fikirler doğrultusunda haber yaparlar. Yaşanan her gelişmeyi kendi pencerelerinden yorumlar ve kitleye o şekilde aktarırlar. Medyayı kontrol eden ve yöneten kimlerse yapılan haberler de onların çıkarlarına göre yapılır. Türkiye’deki ve dünyadaki büyük medya kuruluşları sahiplerinin sesidir. Türkiye’deki ana akım medyanın yüzde 90’ından fazlasını elinde bulunduranlar aynı zamanda çeşitli sektörlerde iş yapan sermayedarlardır. Mesela Demirören Grubu, Doğuş, Ciner, Albayrak, Kalyon, İhlas grupları ve Ethem Sancak’a ait şirketler, aynı zamanda inşaat, enerji, maden, turizm, bankacılık ve finans alanında da faaliyet gösteriyorlar. Sahibinin sesi olan medya da bu şirketlerin çıkarı neyi gerektiriyorsa o şekilde yayın yapıyor.
Patronlar ellerindeki medya araçları ile şirketlerinin, düzenlerinin çıkarlarını toplumun genel çıkarlarıymış gibi gösterirler. Sahibinin sesi olan CNN Türk geçenlerde Meclisten geçen bir yasayı haber yaptı. Yapılan haberle “gerçek, tarafsız, dürüst, güvenilir” bir haberin nasıl yapılamayacağını bizlere çok açık bir şekilde gösterdi. Yasaya göre 5 yıldır baca filtresi olmadan çalışan 15 termik santrale ayrılan süre sona erdi. Mecliste AKP ve MHP oyları ile kabul edilen torba yasanın 50. maddesi ile bu süre 2,5 yıl daha uzatılmak istendi. CNN Türk’ün bu konuyu işleyiş şekli, sözcüsü olduğu sınıfın ahlâksızlığını net bir biçimde ortaya koydu. Haberde yıllarca baca filtresi olmadan ve kömür ile çalışan termik santrallerin çevreye ve insan sağlığına verdiği zararlar anlatılmadı. Bunun yerine termik santrale filtre takılması için çalışmaya 10 gün ara verildiğinde oluşacak maliyet anlatıldı.
İşçi sınıfının nefesini ensesinde hissetmeyen burjuvazi ve medyası gerçekleri tepe taklak ederek bizlere aktarıyor. Yıllardır çevreyi durmadan zehirleyen 15 termik santral insan sağlığına ve ekosisteme geri dönüşü olmayan ciddi zararlar veriyor. Termik santrallerden yayılan kirleticiler insanların ortalama yaşam sürelerinde düşüşlere, solunum yolu hastalıkları, kronik kalp yetmezliği, kanser, kronik bronşit ve astım krizi vakalarında artışa neden oluyor. Santrallerin kül, cüruf ve tortu gibi atıklarının ve kömür tozunun da insan sağlığı üzerinde ciddi etkileri var. Zira bu atıklar yoğun biçimde arsenik, cıva, krom, kadmiyum gibi toksinler içeriyor. Ayrıca, kömür yakımı sonucu ortaya çıkan uçucu kül gibi atıklar, yeraltı sularına karışarak bu yolla su kaynaklarını kirletiyor. Bu tehlikeler kıblesi para olan sermaye sahipleri için hiçbir şey ifade etmiyor.
Burjuvaziye ait medyanın kanallarından biz işçilerin hayrına hiçbir haber geçmez. Sendikalı olmak isteyen işçileri, grevdeki işçileri ya görmezden gelir ya da haklı mücadelelerini karalar, çarpıtır ve işçilerin haklı olmadıklarını savunurlar. Düzene ve iktidara muhalif olanların, demokratik hakları için mücadele edenlerin sesini duymazlar. Sermaye sınıfının medyası, hak arayanları ve toplumun yüzde ellisini teröristlikle suçlayan iktidarı ayakta tutan önemli can simitlerinden birisidir.
Bu medya hiçbir engele takılmadan yalan saçıyorsa, bu onların çok güçlü olmasından değil, karşılarında örgütlü bir işçi sınıfı olmamasındandır. İşçiler olarak yalanlarla bilincimizi çarpıtan, aramıza kin ve nefret tohumları eken burjuva medyaya kanmamalıyız. Biz işçilerin birliğini ve örgütlülüğünü güçlendiren İşçi Dayanışması’nı okuyup okutturmalıyız. İşçi sınıfının çıkarlarını savunan, işçi sınıfının tarihini işçi sınıfı penceresinden bilince çıkartan, işçilerle ilgili haberleri bizzat işçiler tarafından yazılıp yayınlanan UİD-DER’in internet sitesinden öğrenelim. Gerçeğin içinden, sınıfın penceresinden haberler yapan Dayanışma TV’yi izleyelim, işçi basınını takip edelim. Tarihimizi ve bugünümüzü örgütlü bir çatı altında öğrenirsek sermayenin yalanlarına kanmayız!
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Kuruldu
- Sel Gider Kum Kalır
- İlet’ten İliç’e Mükellefiyetten Bugüne
- Bizim Çocuklarımız Onlar
- “Eşimle Birlikte Kahvaltı Ancak Yıllık İzinde”
- İliç Maden Faciası Kadıköy’de Protesto Edildi
- DERİTEKS’e Yapılan Saldırı Eylemlerle Protesto Edildi
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
- DİSK 17. Genel Kurulu Gerçekleştirildi
- Patronların Sendika Düşmanlığına Karşı İşçiler Direnişte
- Avcılar’da 6 Şubat Depremleri Anması
- Beşiktaş’ta 6 Şubat Anması: Unutmadık!
- 6 Şubat Depremlerinde Hayatını Kaybedenler Sarıgazi’de Anıldı
- Mersin Emek ve Demokrasi Platformu: “Can Atalay Seçilmiş Milletvekilidir!”
- Can Atalay Şahsında Hedef İşçi ve Emekçilerdir
- 24 Ocak Kararlarından Bugüne Sermaye İktidarlarının Zihniyeti Değişmiyor
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...