Buradasınız
Yasan İşçisi Fabrika Önünde Beklemeye Başladı!
diğer yazarlar
İMES fabrikalar bölgesinde kurulu olan YASAN metal fabrikasında idari personel dâhil yaklaşık 100 işçi çalışıyor. Üçü vardiya amiri olmak üzere üretimde toplam 90 kişi çalışıyor. Bu fabrikada Birleşik Metal-İş sendikasında örgütlü 87 işçi var. 87 işçinin 86’sı iki buçuk aydır ücret alamadıkları için iş durdurmuş durumdalar. Sendika üyesi olduğu halde çalışmaya devam eden işçi ise uzun yıllar işyeri sendika temsilciliği yapmış bir kişi! Onunla birlikte, iki teknisyen, üç vardiya amiri ve 8 sendikasız işçi çalışıyor içeride.
YASAN işçileri iki buçuk aydır ödenmeyen maaşlarını almak için iş yasasının 34. maddesini uygulamaya başladılar. Bu maddeye göre ücretler 20 gün gecikirse işçiler “bireysel” olarak iş durdurabiliyorlar. İşte YASAN işçiler de bu haklarını kullandılar ve 9 Ocak günü iş durdurup evlerinde beklemeye başladılar. Patronun oyunlara başvurması üzerine, “bu kadar da olmaz” diyen YASAN işçileri, 20 Ocakta sendikada yaptıkları toplantıda fabrikanın önünde bekleme kararı aldılar. Fabrikanın ön kapısında üç, arka kapısında iki işçi olmak üzere beklemeye başladılar. Sonrasında ise sendikada yaptıkları toplantıda 28 Ocaktan itibaren topluca fabrika önünde bekleme kararı aldılar.
28 Ocak pazartesi günü 86 YASAN işçisi sabah saat 08:15’te fabrika önünde toplanıp beklemeye başladılar. Saat 09:45’de Birleşik Metal-İş Kartal şube başkanı ve iki şube yöneticisi de işyerinin önüne geldiler. İşçiler fabrikanın önündeki kaldırıma sıralanmıştı. Yağmur yağıyordu ve hava çok soğuktu. Şube başkanının konuşmasını etrafına toplanan 5-10 işçi dinleyebildi. Şube başkanının neler anlattığını ancak birbirlerine aktararak duyurdular.
Şube başkanı Ali Rıza İkisivri işçilere, “siz hiçbir şey yapmadan bekleyin, biz genel merkezle görüşmeye gidiyoruz, bir karar aldıktan sonra geri geleceğiz” dedi. Şube yönetimindekiler sıcacık arabalarına binerek gittiler. İşçiler ise soğuk havada yağmurun altında daracık kaldırımda beklemeye devam ettiler. 9 Ocak tarihinin üzerinden tam 19 gün geçmesine karşın Kartal şube yönetimi genel merkezle bu konuyu bugüne kadar hâlâ görüşmemişti. Saatler sonra sendikacılar YASAN fabrikasına dönerek patronla görüştüler. YASAN patronu, sendikacılardan, işçilerin geçmiş aylara ait maaş alacakları için yeniden bir hafta süre istedi. Tüm gün fabrika önünde bekleyen işçiler, bu bir haftayı da yine evlerinde bekleyerek geçirecekler. Ruhunu patrona paspas eden, kendine yabancı, işçi kardeşine düşman kesilenlerse, içeride çalışmaya devam edecekler.
YASAN işçileriyle, yaşadığımız sorunlar üzerine sohbet ettik. “Biz yeni kuşak işçilerin sinirleri alınmış. 80’den sonra bizi böyle yetiştirdiler. 80’den önce işçiler birbirine bağlıydı. Bir işyerinde bir sorun olduğunda hiçbir işçi o işçileri yalnız bırakmaz, destek olurdu. Bizim başkanımız Kemal Türkler niye öldürüldü? Şimdi her şey değişti” diyerek önemli bir noktaya değindiler YASAN işçileri. Bugünün ‘80 öncesinden temel farkı şu: sendikalı da olsa, sendikasız da olsa, bugün işçi sınıfı genel olarak örgütsüz ve dağınık bir durumda. 1970’te 15-16 Haziran’ı yaratan, 1977’de 500 bin işçiyle Taksim’i zapt eden işçi sınıfı örgütlüydü. Kemal Türkler ve arkadaşları DİSK’te daha mücadeleci bir sendikal çizgiyi sürdürdükleri için, işçi sınıfı açısından Türk-İş’le DİSK’in bir farkı vardı.
İşçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korkan burjuvazi Kemal Türker’i ve yüzlerce öncü ve devrimci işçiyi katletti. Ardından 12 Eylül faşist cuntasının kanlı eli işçi sınıfının tüm örgütlerini dağıttı. Faşist cunta, devrimcilere ve işçilere, “öyle bir kuşak yaratacağız ki sizin yaptığınız hiçbir şeyi hatırlamayacaklar” diyordu. Burjuvazi 80’den sonra yetişen işçi kuşaklarına tam da faşist cuntanın dediklerini yaptı. Sorgulamayan, eleştirmeyen bireyler yetiştirdi. İnsanları, öne çıkmaktan korkan, hakkını aramak yerine boyun eğen bir sürüye dönüştürdü. 12 Eylül faşizmi sendikacıları işçi sınıfından kopardı. Sendikaların tepesine geçenler işçi sınıfıyla bağlarını tamamen kopardılar. Burjuvazinin denetimine girdiler ve burjuvazinin işçi sınıfı içindeki ajanlarına dönüştüler. Gelinen noktada ise yalnız Türk-İş değil sendika konfederasyonlarının hepsi sendikal bürokrasisinin denetimi altına girmiş durumdadır.
Fabrikalarda ve sendika şubelerinde militan bir mücadele sürdürmeden işçi sınıfı ne burjuvazinin saldırılarını geri püskürtebilir ne de kaşarlanmış sendika bürokratlarını alaşağı edebilir. Bu sorumluluk öncü işçilerin ve işçi sınıfı devrimcilerinin omuzlarındadır. Militan sınıf sendikacılığı bayrağını yükseltmediğimiz sürece ne patronların boyunduruğundan kurtulabilir ne de onların ajanı sendika bürokratlarının işçi sınıfının enerjisini yok etmesinin önüne geçebiliriz.
Yörsan’da Mücadele Sürüyor!
- Grev ve Direnişler Dayanışmayla Büyüyor
- Çayırhan Maden İşçileri: “Biz Çocuklarımızın Geleceği İçin Mücadele Ediyoruz”
- SASA İşçileri Ücret Gaspına Karşı Mücadele Ediyor
- UİD-DER’den Atakaş Çelik İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- Ankara’da Madenciler Özelleştirmeye Karşı Eylemde
- MKB Rondo Grev Yerinde Müzik Dinletisi
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- Direnen İşçiler Kartal Belediyesi’ne Geri Adım Attırdı
- Hak Gasplarına İşçilerin Yanıtı Grev ve Direnişler!
- Sendika Düşmanlığına ve Ücret Gaspına Karşı İşçi Eylemleri
- As Plastik Grevcileriyle Dayanışma Gecesi
- Dayanışmayla Mücadeleyi Büyüten Fernas Madencileri Soma’da Patron Vekilleriyle Görüşecek
- Direnişçi İşçilerle Omuz Omuza!
- Polonez İşçilerinden Boykot Çağrısı
- Ruhumuzu Esir Alan Korkuyu Çıkarıp Atalım
- “Annemle Gurur Duyuyorum”
- Grevdeki MKB Rondo İşçileriyle Söyleşi
- Sınıf Dayanışmasıyla Daha Güçlü Hissediyoruz
- Eker Süt İşçileri Basın Açıklaması Gerçekleştirdi
Son Eklenenler
- İspanya’nın Barcelona kentinde on binlerce emekçinin katılımıyla 23 Kasımda yüksek kira fiyatlarına karşı bir protesto gösterisi düzenlendi. Konut kiralarının düşürülmesi ve daha iyi yaşam koşulları talepleriyle bir araya gelen işçi ve emekçiler,...
- 25 Kasım Kadına Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında 23 ve 25 Kasımda dünyanın dört bir yanında emekçi kadınlar meydanlara çıkarak öfkelerini haykırdı. Kapitalizm altında çifte ezilmişliğe maruz kalan emekçi kadınlar, kadına şiddetin...
- Bizim mahallenin gençlerinin her birine okuyacakları kitaplar almak için Konak’tan Kemeraltı’na girdim. Kitabın adı Küçük Kara Balık, yazarı Samed Behrengi. Kitap her yaştan işçilere ve işçi çocuklarına dereden çaya, çaydan ırmağa, ırmaklardan...
- Yıllar önce çok sevdiğim, dertlerimizi, sevinçlerimizi paylaştığımız ama hayata dair fikirlerimiz ayrı olan bir arkadaşımla aynı dönemde hamile kaldık. Onu hamile olduğu için işten çıkardılar ve buna karşı çok fazla direnemedi. Patron bana da,...
- DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan ile Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı ve DİSK Çukurova Bölge Temsilcisi Kemal Göksoy’un 26 Kasımda sabaha karşı bir ev baskınıyla gözaltına alınmaları üzerine DİSK...
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...