Buradasınız
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
Akhisar’dan işsiz bir genç
İşçi Kardeşlerim,
Örgütlü mücadelenizde ilk kez 15 Şubat Kadıköy mitingi vesilesi ile bulundum. Biz Cumartesi gecesinden, miting için Akhisar’dan yola çıkmıştık. Hepimizin içinde durmak ve bitmek bilmeyen bir heyecan vardı. Yolculuğun ilk saatleri biraz zorlu geçse de, ben bu yolculuğu özgürlüğe açılan bir kapı olarak görmüştüm. İçimde büyük bir huzur oluşmuştu. Sevinç, üzüntü ve heyecanı bir arada yaşıyordum… İşçi kardeşlerimin, örgütlü mücadelemizin savunuculuğunu yapmaya gidiyordum. Uzun bir yolculuğun ardından, UİD-DER’in Aydınlı’daki temsilciliğine varmıştık. Oradaki sıcaklığı hissetmemek mümkün değildi. Kahvaltımızı yapıp, hazırlıklara başlamıştık. Herkes kendine düşen görevleri fazlasıyla yapmaya çalışıyordu. Ve nihayet bizi alana götürecek otobüs gelmişti. Bir arkadaşımız, krizin sebebinin biz işçiler değil, kapitalistler olduğunu anlattı. Mitingin önemini vurguladı. Var gücümüzle haykırmalıydık çünkü krizin bedeli on bin, yüz bin değil, tüm dünyanın milyarlarca işçisine ödetilmeye çalışılıyordu. Otobüslerimizden inip, kortejimizi oluşturup alana yürümeye başlayacağımız noktaya varmıştık nihayet. Ve tabii gelene kadar da şiirler ve şarkılar söylenmişti. Başka temsilciliklerden gelen işçi arkadaşlarımız da gelmişlerdi alana. Kortejimizi disiplinli bir şekilde oluşturmuş, sloganlarımızı atmaya başlamıştık.
Alan gerçekten kalabalıktı. Deyim yerindeyse iğne atsan yere düşmüyordu. İşçi sınıfı, söylenenlerin aksine, uykusundan uyanmaya ve dimdik ayağa kalkmaya başlıyordu. Alanda tüm işçilerin ortak bir talebi vardı: “Krizin Faturası Patronlara!” Biz de sınıf kardeşlerimize kendi sloganlarımızla sesleniyorduk aynı zamanda: “Ücretsiz Eğitim, Sağlık, Konut Ve Ulaşım İstiyoruz”, “Yapılan Zamlar Geri Alınsın”, “İşten Atmalar Durdurulsun”, “İş Saatleri Kısaltılsın, Herkese İş Güvencesi”. Elbette patronlar sınıfı bunları bize vermek istemeyecek, ama biz üretimden gelen gücümüzle, mücadele ede ede alacağız!
Yağan yağmura, iliklerimizi donduran soğuğa rağmen, dimdik ayakta, sloganlarımızı patronlar sınıfının suratına vurmuştuk! Alandan yine disiplinli bir şekilde, sloganlarımızı, marşlarımızı söyleye söyleye ayrıldık. Ben ilk kez UİD-DER’le mitinge katılan Akhisarlı bir genç olarak, mücadelemizin bu kadar güçlü, işçilerin bu kadar duyarlı olduğunu bilmiyordum. Bunu öğrenmemi UİD-DER’e borçluyum. Binlerce işçinin Kadıköy’de bir amaç uğruna toplandığını görünce, ait olduğum yeri sahiplenmem gerektiğini ve ait olduğum sınıfın ne kadar güçlü olduğunu anladım. Yalnız olmadığımı, dünyada milyarca işçinin olduğunu ve hepimizin aynı acılara katlandığımızı ve aynı emelleri taşıdığımızı hissettim. “Ulusalcı değil, enternasyonalistiz!” İşçi sınıfı tüm dünyada örgütlenip, bir araya geldiğinde, dünya, bambaşka bir dünya olacak!
Son Eklenenler
- 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde yüz binlerce emekçi kadın dünya meydanlarına aktı. Dünyanın dört bir yanında derinleşen ekonomik krize, artan işsizliğe ve yoksulluğa, yaygınlaşan emperyalist savaşa ve yükselen faşizme karşı emekçi kadınlar...
- UİD-DER ve Belediye-İş Sendikası İstanbul 2 Nolu Şube, 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle 9 Martta, Avcılar Barış Manço Kültür Merkezinde “8 Mart Yol Gösteriyor: Engeller Mücadeleyle Aşılır!” şiarıyla etkinlik düzenledi. Düzenlenen...
- Elinizde tuttuğunuz broşür, İşçi Dayanışması bülteninde yer alan Emekçi Kadın köşemizde yayınlanan yazılardan bir seçki yapılarak hazırlandı. Gururla söylemeliyiz ki Emekçi Kadın köşemizdeki tüm yazılar işçi ve emekçi kadınlar tarafından yazıldı,...
- 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Gününde İstanbul’dan Diyarbakır’a, Kocaeli’den Antep’e, Hatay’dan İzmir’e Türkiye’nin dört bir yanında binlerce emekçi kadın engellemelere rağmen alanlara çıktı, taleplerini haykırdı. Diyarbakır’da kadınların...
- 8 Mart’ın ortaya çıkışının ve bir gelenek olarak yükselmesinin hikâyesi, emekçi kadınların birlik olup en zorlu engelleri aşmasının hikâyesidir. Gelecek kuşaklara nice deneyimleri, nice hakları miras bırakmasının hikâyesidir. Bu hikâye, bizim devam...
- Bizler 8 Mart’ı yaratan işçi kuşaklarının, emekçi kadınların direncini ve azmini yarınlara aktaracak bugünün işçi kuşaklarıyız. Tüm zorluklara rağmen, azimle mücadele ederek miras bırakılan bu geleneğe sahip çıkmaya devam edeceğiz. Çünkü savaşların...
- 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü, emekçi kadınların çalışma saatlerine, işyerindeki baskı ve tacizlere, düşük ücretlere karşı başlattığı mücadeleden doğdu. 8 Mart ne kadınlara hediye verme günüdür ne de bütün kadınları aynı potaya koyan, hangi sınıftan...
- Bizler farklı hastanelerde, branşlarda ve meslek gurubunda olan sağlık emekçisi kadınlarız. Bir kez daha 8 Mart coşkusu yaşıyoruz. Hastaneler, aile hekimlikleri ve daha nice sağlık kurumu ile evlerimiz arasında mekik dokuyarak geçiyor hayatımız....
- Biz emekçi kadınlar, kadın işçilerin sağlık, güvenlik ve aile yaşamı üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle gece vardiyasının yasaklanmasını talep ediyoruz! Gece vardiyasının kadın işçileri fiziksel ve psikolojik olarak yıpratırken güvenlik riski...
- Bazen insan yaşadıklarını, içinde bulunduğu durumu tam olarak anlamlandıramaz. İşte benim durumum da buydu. Ben metal işkolunda, sendikalı bir fabrikada yıllardır çalışan bir kadın işçiyim. Tüm yaşamım mücadele içinde geçti. Bazen işyerinde verdim...
- Bizler fabrikalarda vardiyalı çalışan metal işçisi kadınlarız. Zorlu ekonomik koşullar altında, mutfakta tencereyi kaynatmaya çalışıyoruz. Bir taraftan evin işlerini sırtımızda taşırken, bir taraftan da çocuklarımızı yetiştirmeye çalışıyoruz. Yeteri...
- Sözde aile içinde birlik beraberliğin korunması gerekçesiyle 2025’i aile yılı ilan ettiler. Ama aile içindeki huzurun bozulmasındaki en büyük nedenin geçim sıkıntısı olduğunu yok saydılar. Bir babanın kiraya, faturalara, çocukların eğitim...
- Bundan 168 yıl önce Amerika’da tekstil işçileri uzun çalışma saatlerine, düşük ücretlere, insanlık dışı çalışma koşullarına karşı mücadele veriyorlardı. Fabrikada çıkan yangında 128 kadın işçi yanarak hayatını kaybetti. 8 Mart işte bu yüzden...