Buradasınız
Yüz Binlerce İşçiyle Beraber İsyanı ve Coşkuyu Yaşadık
Marmara Üniversitesinden UİD-DER’li bir öğrenci
UİD-DER’in Gebze Gençlik Komisyonu olarak düzenlemiş olduğumuz piknikte neler yaşadığımızı bir üniversite öğrencisi olarak sizlerle paylaşmak istiyorum. Öğrenci arkadaşlar, işçi öğrenciler ve işsiz genç arkadaşların katılımıyla gerçekleşen pikniğimizde, gençlik ve yaklaşmakta olan 1 Mayıs üzerine sohbetler ettik, şarkılar söyledik, oyunlar oynadık, birbirimize bir şeyler katmaya çalıştık. 1 Mayıs’la ilgili sohbetlerimizde, “gençler üzerinde neden baskı ve korku var” gibi sorulara yanıt bulmaya çalıştık. Görünen o ki ilk kez katılacak arkadaşların kafasında oluşan soru işaretleri, temelde medyadan ve gazete manşetlerinden kaynaklanmaktaydı. Hâlbuki bunun ne kadar yanlış olduğunu ve 1 Mayıs’ın bir şenlik havasında, dayanışma ve beraberlik içinde geçtiğini anlatmaya çalıştık.
“1 Mayıs mutluluğa giden yoldaki adımlarımızdan biridir. 1 Mayıs hepimizin bir arada omuz omuza durmak zorunda olduğu bir gündür. Acının, derdin, tasanın bir gün yerini gülümsemelere, şen kahkahalara bırakacağı günün provasıdır. Mutluluğumuzu, zamanımızı, hayatımızı, gençliğimizi fabrika köşelerinde çalanlara karşı gösterilecek tepkinin provasıdır. Hayata ilişkin korkularımız, gelecek kaygımız ve geçim derdiyle kara düşüncelere daldığımız günlerin intikamının provasıdır. Cebimize giremeyen paranın, evimize giremeyen bir kap yemeğin, babamızın cebimize harçlık koyamadığı günlerin haykırışıdır. Bir annenin gözyaşlarıdır evladının arkasından. Meslek hastalığına yakalanmış bir yakınımıza vefa borcumuzdur ya da iş cinayetlerine kurban verdiğimiz bir arkadaşımızın soğuk cesedidir ve aklımıza gelebilecek her türlü acı dolu günün güzel günlere kavuşacağı bir gündür… Bir halay da sen çekmelisin, zor günlerinin hatırına bir slogan da sen atmalısın bağıra bağıra ki rahatlayasın. O haykırışlar altında büyümelisin ki, ne kadar büyük bir sınıfın evladı olduğunu görebilesin. Geleceğin dünyasının provasını görmek isteyen arkadaşların katılması gereken bir gün, geleceği şimdiden yaşamak isteyenler katılmalı 1 Mayıs’a. Biz Gebze Gençlik Komisyonu olarak öğrenci ve işçi arkadaşlarımızla beraber alanlardayız, çünkü bizler geçmişi konuşanlardan ziyade gelecekle büyümek isteyenlerdeniz, çünkü bizler yaşanan acıları bir daha yaşamak ve yaşatmak istemiyoruz gelecek kuşaklara. Mutluluğu arayan ve yaşamak isteyen herkesi beraber olmaya ve alanlara çağırıyoruz…”
İşte genç arkadaşlarımızla bunları konuştuk ve 1 Mayıs günü geldiğinde de yüz binlerce işçi ile beraber isyanı ve coşkuyu tıpkı böyle yaşadık.
Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın örgütlü mücadelemiz!
UİD-DER’le Fabrikadan Alanlara
İşçi Sınıfına Yakışan 1 Mayıs
Son Eklenenler
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara Adalet Bakanlığı önünde, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atılan emekçilerin görevlerine iade edilmesi talebiyle basın açıklaması düzenledi.
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...