Buradasınız
Şirinevler’de Stant: İşçilerden UİD-DER’in Kampanyasına Destek
Sefaköy’den bir grup UİD-DER’li
UİD-DER işçilerin birliğini, örgütlülüğünü güçlendiriyor. Mücadele örgütümüz UİD-DER, işçilerin sorunları temelinde çalışmalarını büyüterek sürdürüyor. UİD-DER’li işçiler olarak örgütlediğimiz mücadele kampanyalarıyla yüz binlerce işçiye ulaşıyoruz. İşçilerle sorunlarımızın çözümü konusunda sohbetler ediyoruz. Bir araya geliyoruz. Örgütlenip güçleniyoruz.
İşçilerin can yakıcı sorunlarının çözümü konusunda yeni bir kampanya başlatan UİD-DER, “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya Hayır!” diyor. Kampanyamızı tanıtmak, işçiler olarak bir araya gelmek ve sorunlarımızı çözmek için çeşitli emekçi mahallelerinde stantlar açıyoruz. Son olarak 7 Aralık Pazar günü Şirinevler Meydanı’nda standımızı açtık. Daha stant hazırlıklarını yaparken işçi ve emekçiler bizleri ilgiyle karşıladılar. Daha önceki çalışmalarımızdan bizleri tanıyanlar “UİD-DER’li işçiler hoş geldiniz” dediler. UİD-DER’le yeni tanışan işçiler, mücadeleci işçilerin kurduğu bir işçi örgütü olduğu için mutlu olduklarını, işçilerin sorunlarının gündem olmasının önemli olduğunu ifade ettiler. Standımız boyunca UİD-DER’in tanıtım broşürlerini ve İşçi Dayanışması bültenimizin son sayısını işçilere ulaştırdık. İşçi Dayanışması bültenimize yoğun ilgi gösteren işçiler, bültendeki yazıların, mektupların işçiler tarafından yazıldığına ilişkin sohbetlerimizin ardından kendilerinin de mektuplar göndererek böyle bir işçi gazetesini destekleyeceklerini söylediler.
Bir kadın işçi: “Kaç dakikadır tek tek sizleri izliyorum. Çok dobra konuşuyorsunuz. Çok doğru şeyler söylüyorsunuz” diyerek duygularını aktardı. İlaç fabrikasında çalışan bir işçi, sendikasız olarak çalıştıklarını, bu yüzden patronun tüm dayatmalarını kabul etmek zorunda olduklarını belirtti. Fabrikada işçi arkadaşlarını bir araya getirmeye çalıştığını fakat tek başına başaramadığını aktaran işçi “sizler bu meydanda işçileri sorunları temelinde bir araya getirebiliyorsunuz, helâl olsun size” dedi. UİD-DER’li bir arkadaşımızın sohbet ettiği kadın işçi, “Ben son seçimde oyumu AKP’ye verdim. Şu an işsizim. Arıyorum, tarıyorum iş yok. Bir sonraki seçimde oyumu ne AKP’ye ne CHP’ye ne de MHP’ye vereceğim” dedi. Bir başka işçi, aldığı ücret geçinmesine yetmediği için ek iş yaptığını, böylece günde 15 saat çalıştığını söyledi. Kampanyamızı sonuna kadar desteklediğini ifade eden işçi, “ben neler yapabilirim?” diye sordu. 7 ay önce bir madende kocasını kaybettiğini ağlayarak anlatan bir ablamız, verilen sözlerin aksine ne devletin ne taşeron patronunun kendilerine sahip çıkmadığını aktardı. Yaşanan her iş cinayetinde aynı hisleri tekrar yaşadığını ifade eden ablamız, taşeronun ölüm demek olduğunu söyledi. Biz UİD-DER’li işçilerin etrafına öbek öbek toplanan işçiler sorunları ve çözüm yolları konusunda tartışmalar yaptılar.
Kurulduğu günden bu yana işçi sınıfının içinde arı gibi çalışan UİD-DER, sorunlarının çözümü temelinde işçileri bir araya getiriyor. Her geçen gün daha çok sayıda işçiye mücadelede adres olan işçi örgütümüz UİD-DER, yürüttüğü kampanya ile “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya Hayır!” diye haykırıyor.
Ücretler Yükseltilsin, İş Saatleri Kısaltılsın!
Fazla Mesailer Değil, Ücretler Arttırılsın!
Taşeron Ölüm Demektir, Yasaklansın!
Büyüyor
Son Eklenenler
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...